IŞİD protestosu nedeniyle yargılanan üniversitelilerin duruşması ertelendi
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü'nde 9 Ekim 2014'te IŞİD'e karşı düzenledikleri protesto nedeniyle "kanuna aykırı eylem düzenlemek" suçlamasıyla 6 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan 5'i akademisyen 23 kişinin duruşması ertelendi.
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü'nde 9 Ekim 2014'te "IŞİD'e Karşı Kardeşlik" adı altında "kanuna aykırı eylem düzenledikleri" iddiasıyla 5'i akademisyen 23 kişinin altışar yıla kadar hapis talebiyle yargılanmasına devam edildi. Ankara 35. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşma, izleyicilerin fazlalığı dolayısıyla Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. Duruşmaya sanıklardan 16'sı ve avukatları ile müşteki Sevim Bayar katıldı.
IŞİD'i protesto edenlere polisten sert müdahale
Haklarındaki suçlamaları reddeden sanıklardan bazıları, gözaltındayken kötü muameleye maruz kaldıklarını kaydetti. Akademisyen sanıklar Aysun Gezen, Abdulcelil Kaya, İlkay Kara, Onur Can Taştan ve Nail Dertli, eyleme katılmadıklarını, yatıştırmak üzere olay yerine gittiklerini, ardından da gözaltına alındıklarını belirtti. Aysun Gezen, "Eğitim Bilimleri Fakültesi Dekanı, o sırada 'kampüs dekanı'ydı. Durumu kontrol edip, bilgi vermemi istedi. Diğer Eğitim Sen üyesi öğretim üyeleriyle olay yerine gittik. Daha sonra, öğretim görevlisi Nail Dertli'nin gözaltına alınmasını engellemek isterken, ben gözaltına alındım" diye konuştu.
Nail Dertli de "Polisle öğrenciler arasında diyalog için olay yerine giden heyetteydim ancak eyleme katılmadım. Olay yerine de kampüs dekanının talebiyle gittik" dedi.
Suriye'den atılan roketler Kilis'teki okulu vurdu
Sanıklardan İslam Ali Meşeli de eyleme katılmadığını belirterek, "Aileme nasıl bir fakültede okuduğumu göstermek için olayların fotoğrafını çekmek isterken gözaltına alındım" şeklinde konuştu.
Şikayetçi Bayar ise Hukuk Fakültesi önündeki kaldırımda yürürken, eylemciler ve polislerin arasında kaldığını, bu sırada atılan taşın yüzüne geldiğini anlattı. Bayar, "Yüzümdeki kemikler kırıldı. Ameliyata girerken yüzde 50 görme riskim vardı" ifadesini kullandı. Taşı kimin attığını görmediğini dile getiren Bayar, şikayetçi olduğunu ve davaya müdahil olmak istediğini söyledi.
Sultanahmet'te canlı bomba saldırısı
Sanık avukatları, davanın yaralama suçundan değil, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet" ve "mala zarar vermek" suçlarından açıldığına işaret etti. Ayrıca, müvekkillerinin gözaltına alındıkları noktayla Bayar'ın yaralandığı noktanın uzak olduğunu öne süren avukatlar, Bayar'ın müdahillik talebinin reddedilmesini istedi.
Akademisyen sanıkların avukatlarından Oya Aydın da müvekkillerinden bazılarının gözaltına alınmaları nedeniyle daha sonra kamu denetçisine başvurduklarını ifade ederek, "Ombudsman, söz konusu toplantının şiddet içerecek hiçbir unsur barındırmadığını, kamu düzenini bozmadığını ve polisin, daha açıklama yapılmadan bu kişilere müdahalede bulunarak, düşünceyi açıklama ve toplanma özgürlüğünü ihlal ettiğini belirtmiştir" dedi.
Suruç'ta canlı bombalı saldırısı
Hakim Can Aysan, Bayar'ın müdahilliğini kabul etti ve tedavi gördüğü hastaneden sağlık raporlarının istenmesine karar verdi.
Akademisyen sanıkların görevlerinin ve o tarihte olaylarla ilgili görevlendirilip görevlendirilmediklerinin Ankara Üniversitesi Rektörlüğünden sorulmasını kararlaştıran Aysan, diğer sanıkların savunmalarının alınması ve eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Ankara'da canlı bomba saldırısı: 102 kişi öldü
CHP ve HDP'liler ile Baskın Oran'dan destek
Bazı akademisyenlerin de izlediği duruşma öncesinde Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı. Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, davanın, bilim insanlarının, kampüs içinde darbedilerek gözaltına alınmasıyla ilgili olduğunu dile getirdi. Karaca, "Üyelerimize isnat edilen suçlar sadece onlara değil, demokratik üniversite ve bilimsel özgürlüğe de yöneltilmiştir" dedi.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar ve Prof. Dr. Baskın Oran'ın da aralarında bulunduğu kişiler de açıklamaya destek verdi.
Davutoğlu'ndan Ankara saldırısı açıklaması: "Hem DEAŞ hem PKK"
İddianame
İddianamede, sanıkların, "IŞİD tarafından Kobani'ye (Ayn-el Arap) yapılan saldırıları protesto etmek" amacıyla, "IŞİD'e Karşı Kardeşlik" adı altında "kanuna aykırı eylem düzenlemek" için 9 Ekim 2014'te Cebeci Kampüsü önünde toplandıkları belirtiliyor. Eylemcilerin, Cemal Gürsel Caddesi'ni trafiğe kapattıkları ve polisin uyarısına rağmen dağılmadıklarının kaydedildiği iddianamede, sanıkların, kampüste de cebir kullanarak eylemlerine devam etmeleri üzerine Ankara Üniversitesi Rektörlüğünün yazılı talebi doğrultusunda eylemi sonlandırmak için polisin müdahalede bulunduğu bildiriliyor. İddianamede sanıkların, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet" ve "mala zarar vermek" suçlarından onar aydan altışar yıla kadar hapsi isteniyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Haluk Levent korkuttu: Göğüs ağrısı şikayetiyle hastaneye kaldırıldı
KABİNE TOPLANTISI BAŞLADI! 23 Aralık 2024 Kabine Toplantısı kararları neler? Gözler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'da!
MEB 50 uzman yardımcısı alımı başvuruları ne zaman başlayacak, şartları neler? MEB PERSONEL ALIMI BAŞVURU EKRANI!
TOKİ 250 bin konut başvurusu ne zaman, nasıl yapılır, şartları neler? TOKİ 250 BİN KONUT BAŞVURUSU 2025 E-DEVLET EKRANI!
İlk Kez Konuştu: Umut'a Görüntüleri Sordum, Bana Dedi Ki...