IŞİD davasında sanıklar savunma yaptı

Terör örgütü IŞİD'in Türkiye'deki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 10'u tutuklu 96 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü. Salonun yetersizliği nedeniyle izleyici koltuğuna oturan tutuksuz sanık, bir kadın gazetecinin yanına oturmasına "Caiz değil. Kalk buradan" diye seslenerek tepki gösterdi. Savunmaların alınmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı yarın saat 10.00'a erteledi.
İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada aralarında Halis Bayancuk, Asaad Khelifalkhadr ve Muhammed Mustafa Halli'nin de bulunduğu 9'u tutuklu toplam 35 sanık hazır bulundu.
10 müştekinin de hazır bulunduğu duruşmayı CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker de izledi.
Öte yandan duruşmada Arapça bilen bir tercüman da hazır bulundu.
Duruşma saat 13.40'da başladı. Duruşma salonundaki yer darlığı nedeniyle tutuksuz sanıklar izleyicilerin oturduğu bölümde oturtuldu. Gazeteciler duruşmayı ayakta izledi.
"Caiz değil. Kalk buradan"
Bu sırada izleyicilere ayrılan bölümde oturan bir tutuksuz sanık ise bir kadın gazetecinin yanına oturmasına tepki göstererek "Caiz değil. Kalk buradan" dedi. Kadın gazeteci de bunun üzerine ayağa kalktı ve salonun yetersizliğini nedeniyle diğer meslektajları gibi duruşmayı ayakta izledi.
IŞİD kritik bölgeyi ele geçirdi
İddianame özetlenerek okundu
Mahkeme Başkanı Ahmet Civelek, duruşmaya katılan müştekilere hitaben, "Sanıkların savunmasını alacağız. İsterseniz gidebilirsiniz, isterseniz duruşmayı izleyebilirsiniz" dedi.
Bunun üzerine duruşmayı izleyen 10 müştekiden 6'sı salondan ayrıldı. Mahkeme Başkanı Ahmet Civelek, mahkemelerinde görülen davayla, 30 sanıklı başka bir dosyanın da birleştiğini açıkladı.
Sanıklar ve avukatları iddianamelerin okunmamasını, iddiameyi okuduklarını söyledi. Ancak yabancı uyruklu sanıklar Asaad Khelifalkhadr ve Muhammed Mustafa Halli iddianamenin kendilerine tebliğ edilmediğini, suçlamaların ne olduğunu bilmediklerini tercüman aracılığıyla belirtti.
AK Partili vekil Cemil Yaman'dan "İslam'ın şartı 5 değil, 7'dir" açıklaması
Mahkeme Başkanı Civelek de evrakların çeviri için gönderildiğini ve kendilerine tebliğ edileceğini söyledi. Daha sonra üye hakim iddianameleri özetleyerek sanıklara okudu.
Halis Bayuncuk savunmasını yaptı
Kimlik tespitinin ardından sanıkların savunmalarına geçildi.
İlk ifade veren ise Silivri 9 No'lu Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan 'Ebu Hanzala' kod adlı Halis Bayancuk oldu.
İddianamede birbiri ile savaşan iki örgütten birinin lideri, diğerinin de üyesi olarak gösterildiğini söyleyen Bayancuk, "Her iki davanın ayrılmasını istiyorum. Haftalık olarak dersler veririm . Bunlar gizli de değildir, içeriklerine de bakılabilir" ifadelerini kullandı.
İngiltere: "Kürt güçleri, rejim ve Rusya hakkında rahatsız eden kanıtlar gördük"
"Polisin benimle ne derdi var bilmiyorum" diyen Bayancuk, mahkemeye Wikileaks belgesi sunarak, "Polis bize operasyon yaptıktan sonra bu belgeyi Amerikalı bir yetkili kriptolu yazmış. Belgede, polisin Türkiye'de operasyon yaptığını, gözaltına alınanların hiçbirinin El- Kaide üyesi olmadığını, bir yıl sonra hepsinin serbest kalacağını yazmış. Polis elinde delil yoksa bile örgüte yamamayıp içeriye alabiliyor" diye konuştu.
"Kıyamet günü şikayetçi olacağım"
Suruç Saldırısı'nın ardından HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın yaptığı açıklamaları da eleştiren Bayancuk, "Suruç patlaması olduktan sonra bizim dergimiz adından bahsetti. İki gün sonra da bize operasyon yapıldı. Oy kullanmıyorum. Demokrasiyi benimsemiyorum. Müslümanım ve şeriat istiyorum. İnancımızın paralelik göstermesi bizim o örgütün üyesi olduğumuz anlamına gelmiyor. Benim hiçbir örgütle bağım olmadı. Sırf kendilerine aykırı gördüklerinden, var olan radikal örgütlere beni yamayıp içeri attılar. Hakkımı onlara helal etmiyorum. Kıyamet günü şikayetçi olacağım" dedi.
Davutoğlu, taziyeye giden HDP'li vekile sert çıktı
Diğer sanıkların savunması
Tutuklu sanık Cemil Arslan, ticaretle uğraştığını ve rehberlik yaptığını belirterek, "Terör örgütüne adam taşıdığım iddia ediliyor. Kim bu adamlar? Bu kişileri tanımam. Zaten onlar da beni tanımadıklarını söylemişler Emniyet'te. Ticari ilişkim ve rehber olmam dolayısıyla pek çok insana yardım ettim. Ama kimseye IŞİD'e gitmesi için yardım etmedim. Rehber olduğum için çok sayıda bilet alırım. Bilet almak terör suçuysa, ona diyecek bir şeyim yok. İddianamedeki sanıkları tanımam. Sicilim temizdir. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Tutuklu sanık Erdal Yaşar ise evinde bulunan bir not defterinde toplanan paraların yazılmış olduğunun sorulması üzerine, "Bu defter, Kur'an öğrenen çocukların ailelerinin yaptığı yardımların paralarını gösteriyordu" dedi. Yaşar, evinde IŞİD bayrağı bulunduğuna ilişkin soru üzerine, "DEAŞ bayrağı denen şey, Peygamber mührüdür. DEAŞ o amblemi kullanıyor ama ben sadece Peygamber mührü olduğu için evimde bulunduruyordum" diye konuştu.
Tutuksuz sanık Adil Beyazyıldız ise "Psikolojik hastalıkları Kur'an okuyarak tedavi ediyorum. Psikoterapistim. 1996'dan bu yana İslam'ı yaşayan bir Müslümanım. Bana psikolojik rahatsızlık yaşayan değişik gruplardan, Hıristiyan olanlardan, hatta PKK'lılardan bile gelen olmuştur. Herhangi bir örgütle bağlantım yoktur. Herhangi bir örgütün görüşünü de benimsemiyorum. İnternette videolarım olduğu için gün içinde 100 kişi arar. Herhangi bir kişiye örgüte gitmesi için telkinde bulunmuş değilim. IŞİD üyesi değilim. Bütün sakallıları 'IŞİD'çi' diye gösteriyor basın" şeklinde konuştu.
Beyazyıldız, sık seyahat ettiğini söyleyerek, hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.
Savunmaların alınmasına ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı yarın sabah saat 10.00'a erteledi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Yaşanan felaketi gözyaşları içinde anlattı: 30 yıllık emeğim mahvoldu
Otomobil sahipleri dikkat! Avukat hatayı buldu, o cezalar iptal ediliyor
Mattia Ahmet Minguzzi'nin mezarını tahrip eden şüpheli tutuklandı
Aramalar sürüyor: Cumali nerede? Ekipler seferber oldu...
Şehit olmadan 1 gün önce kardeşine yazmış: Son isteği yerine getirildi