İmralı'dan kaçış

Gece Yarısı Ekspresi filminin gerçek hayattaki kahramanı Billy Hayes, 29 Ekim'de New York'ta Türk Bayrağını göndere çekecek. Hayes, 1975 yılında İmralı Adasından kaçmıştı.Gece Yarısı Ekspresi filminin gerçek hayattaki kahramanı Billy Hayes, 29 Ekim'de New York'ta Türk Bayrağını göndere çekecek. Hayes, 1975 yılında İmralı Adasından kaçmıştı. Cnnturk.com için hazırlayan: Serdar Korucu Hayes Selanikte Kaçışım çok kolay oldu. Planımızı aynen uygulayıp özgürlüğüme kavuştum dedi. Billy Hayesin kaçtığı Marmaradaki İmralı Adası ve gece gizlendiği kulübe görülüyor. Amerikalı gece bir kum motorunun sandalıyla denize açıldı. Medyaya yansıyan ilk haritaya göre Hayesin kaçış yolu gerçektekinden farklıydı: Genç adam önce Mudanya açıklarında karaya çıktı, oradan süratli bir motorla karşıya geçip, Trakya oradan Yunanistana kaçtı ve Selanikte Yunan makamlarına teslim oldu Hayesin İmralı Cezaevinden kaçmasında parmağı olan sanılan sevgilisi Janet Leenin onu Selanikteki Amerikan Konsolosluğunda karşıladığı ileri sürülmüştü. Billy Hayesin babası, İmralı Adasından kaçan oğlunun aynı hafta içinde Amerikaya dönmesinin beklendiğini söylüyordu. Dönemin haberlerinde Hayesin 5 yıl önce Yeşilköy Havaalanında, yurt dışına iki kiloya yakın esrar kaçırmak isterken yakalandığı ve yargılanması sonucu 30 yıl hapis cezasına çarptırıldığını hatırlatılıyordu. Gazeteler haberi İmralı Adasından büyük firar olarak duyururken manşetlerde ise ASALAnın Avusturya eylemi vardı. Gazeteler İmralı Adasından kaçışın zorluğunun altını çiziyordu: İmralı yarı açık cezaevinden kaçmak çok güç bir işti. Cezaevi bir ada üzerine kurulu ve emniyet tedbirleri altında tutuluyordu. Geceleri projektörler yanıyor çevreyi tarıyordu. Denizsen ise gelinemezdi. Adadan kaçış ancak Amerikalı Hayesin gerçekleştirdiği şekilde olabilirdi. O da büyük bir cesaret ve kurnazlık işiydi. Hayes bu iskeleye yanaşan bir kum motoruyla hayalini gerçekleştirdi. Hayes hürriyetine üç yıl kala ölümü göze alarak kaçış planını gerçekleştirdi. Atletik yapılı kaçak, her gün yanaşan balıkçı ve kum motorlarını gözlüyordu. O gece de arkadaşları koğuşlara girerken bir barakanın ardına saklandı. Gece karanlığında gözcülerden gizlenerek adeta sürünürcesine iskeleye bağlı motora bindikten bir buçuk saat sonra dalgalarla boğuştu ve sahile vardı. Köylüler kayalara çarpa çarpa parçalanan filikayı buldular. Yakınlarının bildirdiklerine göre Hayes Salı gecesi New York eyaletinin North Babylon kentinde oturan ailesine telefon etmiş, cezaevinden kaçtığını bildirmiştir. Ancak Hayesin nereden telefon ettiği saptanamamıştır. Cezaevine ait bir sandalla 20 gün önce İmralıdan kaçan ve 17 mil güneydeki Gemlik körfezine çıkmaya muvaffak olan 28 yaşındaki Amerikalı öğrencinin halen Yunanistanda olduğu bildirilmiştir Türkiyeye turist olarak gelmiş olan Hayesin iki Fransızla arkadaşlık kurduğu, onlardan 300 dolarlık esrar satın aldığı için 30 yıla mahkum olduğu ifade ediliyordu. Billy Hayes New Yorka vardığındaysa İmralıdaki arkadaşlarına selam yolluyordu. Türkiyedeki cezaevinden kaçışının ayrıntılarını açıklamayacağını söyleyen Hayes, İmralıda çok eziyet çektim diyordu. Billy Hayes yaklaşık bir ay sonra ise kaçışının ayrıntılarını anlatma kararı veriyordu: İmralıda salça kazanına gizlenerek havanın kararmasını bekledim. Saat 22:00de yüzerek kum motorunun arkasındaki kayığa bindim. Altı saat kürek çekerek Bandırma civarında bir küçük köy geldim. Otobüsle Bursa ve İstanbula, oradan da otobüsle Şeker Bayramında Edirneye gittim. Meriç nehrini yüzerek Yunanistana geçtim. Annesi demir parmaklıkların ardından kaçıp gelen oğlunun elini sıkıca tutuyor, yüzüne sürüyor, öpüyor, kokluyor. Onun bir esrar kaçakçısı mahkumu olduğunu unutmuş bile. Her zaman bekledim onu diyor Dottle, Onu hiçbir zaman bırakmayacağım. Tekrar ayrılmayacağım ondan. Anne Hayese göre Billy suçsuz. Dönemin Hürriyet gazetesi muhabiri Doğan Uluça konuşan Billy Hayes, eğer iade edilmesine karar verirse Amerikadan kaçacağını, yine de yakalanır, Türkiyeye getirilirse tekrar kaçacağını söylüyordu. Türk hapishaneleri çok rahat ama kuru fasulye yemekten bıktım diyen Hayes o zamanlar Gece Yarısı Ekspresinin konu alacağı kitabı için ilk açıklamasını yapıyordu: Bir yayınevi hatıratıma büyük para teklif etti