HSYK ile ilgili teklif geri çekilmeyecek

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluyla (HSYK) ilgili düzenlemeyi geri çekmelerinin söz konusu olmadığını bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, cuma namazı çıkışında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, "HSYK paketinin askıya alınabileceği söyleniyor. Doğru mu?" sorusu üzerine Erdoğan, AB'nin HSYK ile ilgili düzenlemenin geri çekilmesi gibi bir teklifinin olmadığını söyledi.

AB'nin talepleri ve tavsiyeleri doğrultusunda bazı düzenlemeler yapıldığını, bazı konuların komisyonda geri çekildiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Ama HSYK'yı geri çekmek gibi bir şey söz konusu değil. Tabii burada şöyle bir gerçek var, onu iyi vurgulayalım, o da şudur, arzu ederdik ki HSYK ile ilgili bu düzenleme bir anayasal düzenleme olsun. Bu anayasal düzenlemeyle ilgili olarak muhalefete gerekli çağrımızı yaptık. Hatta Adalet Bakanım ile Grup Başkanvekili arkadaşım randevu aldılar, gittiler kendilerini ziyaret ettiler. Bu ziyaret esnasında kendileriyle nelerin yapılması gerektiğini, yapılmaması gerektiğini bunları konuştular. Maalesef onlardan anayasal değişiklikle ilgili olumlu bir netice gelmedi. Olumlu bir netice gelmeyince bu defa biz yasal düzenlemeyla ilgili çalışmalarımıza devam ettik.

Komisyonlarda arzu edilmeyen maalesef fiili bazı durumlar meydana geldi. Bütün bu fiili durumlara rağmen komisyondan bu düzenleme, bu çalışmalar geçti. Şimdi Genel Kuruldayız. Genel Kurulda da gördüğünüz gibi dün arzu edilmeyen bazı durumlar meydana geldi. Fakat orada da çalışmalar kararlılıkla devam ediyor. Şimdi ne olabilir deyince, arkadaşlarımızla yaptığımız değerlendirmede en azından Adalet Akademisi ile ilgili 22 maddelik konuyu Genel Kuruldan geçirmekte kararlıyız. Bunun dışında belki bir 2-3 madde daha geçebilir.

Bu 2-3 maddenin dışında kalan kısmını şimdilik kenara çekip donduracağız. Ama ileride herhangi bir gereklilik olursa tekrar Genel Kurulda bu süreci devam ettirebiliriz. Şu anda sadece ağırlıklı olarak Adalet Akademisi ile ilgili 22 maddelik kısmı tamamlayacağız, belki 1-2 madde daha buna ilave olur. Ondan sonra bu süreci şimdilik kapatalım istiyoruz."


TBMM Genel Kurulu'ndaki kavga

"TBMM'deki dünkü manzarayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Başbakan Erdoğan, "Bu noktaya hiç gelmemiş olsa ama Genel Kurul'un kürsüsünden bir partinin genel başkanına, bu ülkenin başbakanına, ailesine bu denli hakaretlerin yapılması herhalde bir tahrik unsurudur" dedi.

Sebebin neticeleri doğurduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Onun için de herkesin bu tahrik unsurlarından kaçması gerekir. Eğer bu tür tahrik unsurlarından kaçınmadan biz Parlamento içinde bu tür müzakereleri yapacak olursak, gelecekte de buna benzer şeyler çok yaşanır. Nitekim bütçe müzakerelerinde de kendi adeta savunmamızı yapıyoruz, her türlü eleştirilere karşı hepsini sükunetle dinliyoruz. Ondan sonra biz orada çıkıp kendi hakkımızı kullanacağız ve hakkımızı kullanırken, bütün iddialara cevap verirken bakıyorsunuz ki ana muhalefetin masasında, durmadan oradan hakaretler, bağırmalar, çağırmalar, masalara vurmalar. Bunlar önce bir defa Meclis oturumlarındaki adabı, edebi öğrenmeleri lazım. Bunlar hala bu adabı, edebi öğrenmediler. Adeta sipariş üzere buraya getirilmiş olan tipler. Bu tahriklerle maalesef hep bu tür şeyleri yaşıyoruz. Temenni ederim ki bundan sonra bu tahrikler olmaz, bu tahriklerin neticesinde de bu durumlarla karşı karşıya kalmayız. Hoş bir durum değil, arzu etmezdik ama maalesef böyle bir durum oldu."

"Önce onlar benden özür dilesin"

Bir gazetecinin "Dünkü yaşanan o olaydan sonra yaklaşık 80 CHP'li ortak basın toplantısı düzenleyerek, şahsınızdan özür beklediklerini açıkladılar" sözü üzerine Erdoğan, "Böyle bir düşüncem yok, böyle bir şey de beklemiyorum çünkü şahsıma, aileme bu denli hakaret edenler önce onlar benden özür dilesin" dedi.

Başbakan Erdoğan, "bedelli askerlikle" ilgili bir soru üzerine de, "Günümüzde, şu anda yani bizim gündemimizde böyle bir konu yok" karşılığını verdi.