"DİN, TÜRKİYE'DE HEM POZİTİF HEM DE NEGATİF BAĞIŞ SEBEBİ"
Daha önce Cerrahpaşa ve Çapa'da ortak yaptıkları bir çalışmaya değinen Doç. Dr. Gürses, dini inancın kadavra bağışını nasıl etkilediğini şöyle anlattı:"Çalışmada şöyle bir sonuç çıktı. Bağış yapan kişilerle görüştük 'Kendinizi neden bağışladınız?' diye. Orada din ile ilgili enteresan bir şey var. Bir grup bağışçı tamamen dini gerekçelerle bağışlıyor. Bu konu ile ilgili en bilinen örnek Maide Suresi'nin 32. ayeti 'Kim de bir can kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.' Bunu bize cevap olarak yazan bağışçı da var. Tam tersi İslami uygulamaları kabul etmeyenler de var. O yüzden din Türkiye'de hem pozitif hem de negatif bağış sebebi.Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'na e-devlet üzerinden başvurduk. 'Ben vefat ettikten sonra kendi bedenimi, kadavra olarak kullanılması için bağışlamak istiyorum. Bununla ilgili herhangi bir dini engel var mı?' diye. Verilen cevap şu şekildeydi: 'Kadavra olarak kişinin bedenini bağışlamasında dinen bir engel yoktur, sadece kişinin bedenine saygı gösterilmesi kapsamında, gasil, namaz ve defin işlemlerinin sırasıyla yapılması lazım.' Orada herhangi bir süre belirtilmedi. Hemen yapılıp defnedilmesi gerekmiyor. O yüzden gasil ve namazdan sonra kadavra olarak kullanılıp daha sonra defin işleminin yapılabileceğini yorumladık. Soranlara da bu şekilde bilgi verdik."
"BEDEN BÜTÜNLÜĞÜ BOZULMAYACAK ŞEKİLDE YAPILIYOR"
Doç. Dr. İlke Ali Gürses, tıp eğitim sırasında kadavranın nasıl kullanıldığına ilişkin endişesi olan veya yeterli bilgisi bulunmayanlara şu bilgileri aktardı:"Burada yaptığımız işlem, vücudun içindeki organları, damarları, sinirleri, kasları, kemikleri inceliyoruz ve bunların birbirleriyle ilişkilerini değerlendiriyoruz. Hem öğrencilere hem de uzmanlık sonrasında eğitim alanlara bu yapıların, cerrahi uygulamalarda ya da bazı tıbbi işlemlerde neden önemli olduğunu vurgulamaya çalışıyoruz. Bunu yapabilmemiz için de vücudu kesip açmamız lazım aslında. Diseksiyon dediğimiz, kelime olarak kesip, açıp, bakmak anlamına gelen bir işlem yapılıyor. Bu, rastgele yapılan bir işlem değil. Belli kurallara, düzene ve vücuda saygı gösterilerek, bu işi bilen tecrübeli insanlar tarafından sadece eğitim ve araştırma amacıyla yapılan bir işlem. Türkiye'deki uygulama gereği, beden bütünlüğü bozulmayacak şekilde yapılıyor ki defin işlemlerinde hem aileyi hem de yakınları mağdur olmasın diye."Vatandaşlara, kadavra bağışıyla ilgili merak ettikleri bir konu veya şüphe varsa araştırmalarını tavsiye eden Gürses, "Eğer ulaşabiliyorlarsa, yaşadıkları şehirlerdeki tıp fakültesinde anatomi bölümlerine ulaşmaya, buralardaki kişilerden bilgi almaya çalışsınlar. Birebir, yaşadıkları şehirlerdeki hocalarla iletişime geçmeleri daha sağlıklı olacaktır." dedi.Kadavralar eğitimde kullanıldıktan sonra bağışçılarının yakınlarının da katılımıyla defin işleminin yapıldığını anlatan Doç. Dr. Gürses, bağış işleminin gerçekleşmesi açısından kişinin verdiği kararı ailenin de desteklemesinin önemli olduğunu vurguladı.Kadavra bağışı için bir tıp fakültesinin anatomi ana bilim dalına bizzat gidilerek ıslak imzalı başvuru yapılması gerektiğini belirten Gürses, bu işlemin yasal bağlayıcılığı bulunmadığını, bağışla ilgili son kararın aileye ait olduğunu sözlerine ekledi.