hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ'dan tampon bölge mesajı

    HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağdan tampon bölge mesajı
    expand

    HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, terör örgütü IŞİD'e karşı oluşturulan koalisyonun, gerçek mücadeleyi yürütenleri desteklemeyi öngörmediğini belirterek, "Tampon bölge planı, bölge halkları tarafından IŞİD saldırılarına karşı mücadele eden halklar tarafından asla ve asla kabul edilmeyecektir" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kobani'de PYD temsilcileriyle görüşen Yüksekdağ, HDP milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü ve Levent Tüzel ile HDK bileşeni partilerin temsilcilerinin de aralarında bulunduğu heyetle düzenledikleri basın toplantısında izlenimlerini anlattı. Yüksekdağ, Kobani'ye destek için gidenlerin Suruç'ta saldırıyla karşılaştıklarını belirterek, 2 gün boyunca Kobani'de, "vahşet çetesine karşı görkemli bir direniş" yaşandığını gördüğünü söyledi. Kobani'de Kürt halkının merkezinde durduğu cephenin çıplak bedenleriyle direndiklerini, karşılarındaki IŞİD'in ise tanklarla savaştığını aktaran Yüksekdağ, şunları ifade etti:

    "Kobani yalnızlaştırılmaya çalışılıyor. Halkların eşitliği, kardeşliği üzerine kurulmaya çalışılan düzen boğulmaya çalışılıyor. IŞİD'e karşı oluşturulan koalisyon, gerçek mücadeleyi yürütenleri desteklemeyi öngörmüyor. IŞİD hedeflerinin, Amerika ve uluslararası güçler tarafından vurulduğu ifade ediliyor. Ama bunların hiçbirisi çetelerin Kobani'deki kuşatmasını kıran, IŞID'i kovalayan bir müdahale anlamına gelmiyor. Esas mücadele edenleri desteklemeyip, havadan, dışarıdan müdahale ediyor gibi görünüp Kobani ve Rojava halkı için oluşturulan bu kapanı sıkıştırmaya çalışanlar var."

    Tampon bölge planı...

    Figen Yüksekdağ, tampon bölge oluşturmanın IŞİD'e karşı değil, Kürtlere, halklara karşı mücadele planı olduğunu savunarak, "Tampon bölge planı, bölge halkları tarafından IŞİD saldırılarına karşı mücadele eden halka tarafından asla ve asla kabul edilmeyecektir" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kobani'nin düşmesi durumunda bütün bölge halklarının barış ve çözüm umudunun yara alacağını dile getiren Yüksekdağ, Kobani'de görüştükleri YPG ve PYD yetkililerinin, bütün saldırılara ve eşitsiz koşullarda sürdürülen savaşa rağmen Kobani'nin düşmeyeceği, savunma hattının birleşik yürütülmesini ilettiklerini belirtti. Yüksekdağ, "Türkiye ve Rojava arasında kurulacak halklar köprüsü, bütün Ortadoğu'nun kaderini belirleyecektir. 'Çağrımızı Türkiye halklarına iletin' dediler. Bizler de Türkiye haklarına sesleniyoruz. İşte tam da bu köprüyü kurmanın zamanıdır. Halklarımızın birleşik mücadele köprüsünü kurmak için bundan daha iyi bir zaman olamaz" diye konuştu.

    Yeniden düzenleme ve IŞİD'e karşı mücadele adı verilen bu dönemde, Rojava'nın siyasi gücü ve iradesinin uluslararası toplum tarafından tanınmasının zorunluluk olduğunu savunan Yüksekdağ, "Koalisyonda onlarca ülke bir araya geldi. Ama bunlar Rojava ve Kobani'deki bir günlük mücadeleyi bile verebilmiş değil" ifadelerini kullandı. Figen Yüksekdağ, Rojava ve Kobani'ye uygulanan ambargonun kaldırılması gerektiği ifade etti.

    Kürkçü'nün açıklamaları

    HDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de Rojava ve Kobani'ye manevi destek arzusuyla tutuşan insanların akın akın bölgeye gittiğini, bunun sadece Kürt halklarıyla sınırlı kalmayan Alevileri, Hristiyanları, Lazları, Arapları, Çerkezleri kuşatan bir direniş olduğunu söyledi. Kürkçü, Kobani'deki görüştükleri kişilerin, dünya kamuoyunun kendilerine destek vermelerini istediklerini belirterek, şöyle devam etti:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Kobani direnişinin somut bir talebi var. Kobani'nin doğusu ve batısı arasında, Türkiye toprağında geçiş koridoru talep ediliyor. Bu koridor işlemezse Kobani kendi elindeki ağır silahları, IŞİD kuşatmasının doğusundan kendi batısına aktaramadığı takdirde bu direnişin kısa zamanda kuşatmayı püskürtmesi ihtimali zayıftır. Sadece imanla buna karşı konamaz. Açıkça ve net olarak Türkiye'nin bu sınırları IŞİD kullanımına kapatması, Kobani direnişinin kullanımına açması bir zorunluluk olarak ortaya çıkıyor."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow