Grizu faciasında yeni bilirkişi raporu
Zonguldak'ta 30 işçinin öldüğü grizu faciasında yeni bir bilirkişi raporu daha hazırlandı.
Olayla ilgili tutuksuzyargılanan 28 sanığı aklayan raporun aksine, bu raporda taşeron firma birinci, Türkiye Taşkömürü Kurumu ikinci derecede kusurlu bulundu. Diğer sanıklar ile ölen madencilerin ise kusurlarının bulunmadığı belirtildi.
Grizu patlaması TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında yerin 540 metre altında meydana geldi. Ocakta galeri açma çalışmalarını sürdüren taşeron firma Yapı-Tek'te çalışan 30 maden işçisi grizu patlaması sonucu öldü. Facia ile ilgili ODTÜ'nün hazırladığı bilirkişi raporu doğrultusunda aralarında dönemin Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner ile Yapı-Tek ortaklarından Halim Köse ve şantiye şefi Kadir İpek'in de bulunduğu 28 kişi hakkında 'Birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Sanıklar tutuksuz yargılanırken Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin isteği üzerine Ankara'da görevli A sınıfı iş güvenliği uzmanlarının hazırladığı önceki bilirkişi raporunda, sanıklara cezai sorumluluk açısından herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği belirtildi. Olayın, yeraltı koşullarının bilinmezliği nedeniyle kaçınılmazlık faktöründen ileri geldiği kaydedildi.
"Önceki rapora katılmıyoruz"
Ölen madencilerin ailelerinin avukatlarının rapora itirazı üzerine mahkeme yeni bir rapor hazırlanmasını istedi. Ankara'da yine iş güvenliği uzmanlarından oluşturulan 5 kişilik yeni heyet, 26 sayfalık raporunu tamamlayarak mahkemeye sundu. Bilirkişi heyeti, raporunda, 28 sanığa cezai sorumluluk açısından herhangi bir kusur izafe edilmeyeceği yönünde hazırlanan önceki rapor ile ölen madencilerin ocağa maskesiz girmeleri nedeniyle kusurlu oldukları yönünde hazırlanan daha önceki rapordaki görüşe katılmanın mümkün olmadığı belirtti.
Patlamada belirlenen eksiklikler
Raporda, alt işveren Yapı-Tek firması ortağı Halim Köse ile TTK Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner'in, önlemlerin alınması, uygulanması ve denetlenmesini sağlamakla görevli oldukları belirtildi. Facianın olduğu maden ocağının '1'inci sınıf gazlı ocak' olarak tanımlandığının belirtildiği raporda şöyle denildi:
"Alt işveren çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliği yönünden eğitim görmediği, iş müfettişlerinin raporlarında saptandığı gibi ana havalandırma hızının yetersiz olduğu, tali havalandırmanın uygun olmadığı, kontrol ve degaj sondajlarının yeterli düzeyde yapılmadığı, alev sızdırmaz ve elektrikli ekipmanların kablo girişlerinin uygun olmadığı, metan gazı yüzde 1.5'i geçmesine rağmen kesicilerin enerji kesmediği, gaz ölçümlerinin Yapı-Tek firmasınca düzenli kayıt altına alınmadığı, işçilere yeterli sayıda ferdi kurtarıcı maske verilmediği, maskenin kullanılması yönünde denetimlerin yapılmadığı saptanmıştır."
Asıl işveren vekili İsmail Güner ve alt işveren şirket ortağı Halim Köse'nin, iş kazası olayında gözetim borcunu tam olarak yerine getirmedikleri belirtilen raporda, "İş yasası ve tüzük maddelerine aykırı hareket eden alt işveren ortağı Halim Köse 1'nci, asıl işveren vekili İsmail Güner 2'nci derece kusurludur" denildi.
Diğer sanık ve ölenlerin kusuru yok
Asıl işveren ile alt işverenin çalışmaları sırasında sistemin doğasından kaynaklanan organizasyon kargaşası bulunduğuna dikkat çekilen raporda, diğer sanıklarla ilgili şöyle denildi:
"Sorumluluk, yetki, iş tanımı anlamında bir belirsizlik ve kargaşa olduğu saptanmıştır. Çalışanların yetkisinin nerede başladığı, nerede bittiği, sorumlulukları, belli olmamaktadır. Sorumluluk ve yetki anlamında uygulamada zorluklar olduğu için diğer sanıklar kusurlu değildir. Vefat edenlerin de olayda kusurları bulunmamaktadır."
Avukat: Rapor eksik
Ölen madencilerin ailelerinin avukatlarından Ünal Demirtaş, yeni raporun da eksik olduğunu söyledi. Demirtaş, özellikle teknik yönden sorumlu olan kişilerle ilgili kusur tespit edilmediğini kaydederek, şöyle dedi:
"Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü olayda teknik yönden sorumlu olan kişiler var. Örneğin Gaz İzleme İstasyonu'ndaki görevliler ocaktaki metan gazı seviyesinin yükseldiğini fark edip gerekli uyarıyı yapsalarda patlama olmayabilirdi. Bunun gibi bir çok ihmal söz konusu. Bu sanıklarla ilgili kusurların kişiselleştirilmesi gerekiyor. Çünkü bu olay zincirleme aksaklıklar sonucu gerçekleşmiştir."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Karabük'te kartpostallık görüntü! Sarıçiçek Yaylası beyaza büründü
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!