Yüzeye çıkan yer altı sularındaki artış tek sebep
Bu tarz göllerde su seviyesindeki değişimlerin tektonizma tarafından kontrol edilebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Aksoy, “Göllerin beslenmeleri belli. Bu beslenmeyi yağışlar ve kaynaklar sağlıyor. Hazar gölündeki en önemli beslenme gölün tabanında faydan kaynaklanan kaynaklardır. Hazar Gölüne gelen suları yüzeyden görebiliyoruz, büyük bir bölümü göle ulaşıyor. Bunu yazın suya girdiğiniz bölüm de soğuk olan yerlerden anlayabiliyoruz. Depremden önce bir öncüler başlıyor. Bu hareketlenmeler ile küçük depremler yaşıyoruz. 24 Ocak’taki 6.8 büyüklüğündeki depremden önce 2019’un Nisan ve Aralık aylarında 5’i aşan depremler oldu.
Bunlar sırasında depremlere bağlı olarak o bölgede ki kayaların çatlaklarında ve gözeneklerinde artış oluyor. Bu da yüzeye daha fazla yer altı suyunun gelmesi demektir. Ama bunun doğrulunu gösterebilmek için ihtiyacımız olan şey bu artış ne zaman olmaya başladı ve hangi oranda oldu. Bunlarda çalışılması gereken konular. Eğer veriler sağlıklı olarak değerlendirilebilirse tektonizmanın etkisi elbette olan ve bilinen bir şey. Hangi oranda olduğunun göl seviyesindeki değişimlerin bilinmesine ihtiyaç var. Bu zamanda akla gelen tek sebep, yüzeye çıkan yer altı sularındaki artış olmalıdır. Çünkü 24 Ocak’ta deprem meydana geldi. Zaten yer altı sularında hemen değişim olmaz. Yüzeyden de çok su gelmediğine göre tek ihtimal yer altı suyunun kaynak olarak göl tabanına ulaşmasının daha geçerli bir tahmin olduğu söylenebilir” diye konuştu.