Gazetecilerin yargılanmasında, "Burası kışla mı" tepkisi
KCK kapsamında 33'ü tutuklu 44 gazetecinin yargılandığı davanın önceki duruşmalarında avukatları, izleyicileri ve sanıkları salondan attıran Mahkeme Başkanı Ali Alçık, bugünkü duruşmayı da sanıksız, avukatsız, izleyicisiz yaptı. Tümü açlık grevinde olan sanıkların, taleplerini dile getirmelerine izin vermeyen, tercüman taleplerini alaycı bir şekilde zapta geçiren Alçık, boş salona iddianame okutacağını açıklayınca, avukatlardan, "Burası kışla mı" tepkisini gördü.
Yazdıkları haberler delil gösterilerek örgüt üyesi olmakla suçlanan KCK basın davasındaki 33'ü tutuklu 44 gazetecinin yargılanmasına İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Silivri Cezaevi'nde kurulan mahkeme salonunda görülen davanın 4. duruşmasına 33'ü tutuklu, 8'i tutuksuz yargılanan gazeteci ve basın çalışanı katıldı. Duruşma başlamadan önce tutuklu yargılanan gazetecilerden Ayşe Oyman, 22 Eylül'den beri sürdürdüğü açlık grevi nedeniyle fenalaşarak salondan ayrıldı.
Duruşmaya, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eşbaşkanı Helene Flautre, Avrupa Parlamentosu görevlisi ve Polonya Milletvekili Jaroslaw Walesa, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekilleri Pervin Buldan ve Mülkiye Birtane, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Birgit ve Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi Turgut Kazan, bazı gazeteciler ve sanık yakınları izleyici olarak katıldı.
Hakim, Turgut Kazan'ı askerlerle yerinden kaldırttı
Duruşma başlarken, avukatların bulunduğu kısımda oturan TGC Başkanı Orhan Birgit, aynı zamanda avukat olan Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyesi Turgut Kazan ve yine avukat olan kızı Aslı Kazan ile Mahkeme Başkanı Ali Alçık arasında tartışma yaşandı. Mahkeme Başkanı Alçık, bu kişilerin yerlerinden kalkarak izleyici bölümüne geçmelerini istedi. Turgut Kazan'ın, "Avukatım. Diğer adliyelerde oturuyoruz" diyerek itirazı üzerine Başkan Alçık, "Lütfen izleyici bölümüne geçin. Sizin yeriniz orası değil. Askerler lütfen yardımcı olalım" dedi.
Başkan Alçık'ın, Turgut Kazan'ın yer değiştirmesi için askerlere talimat vermesine kimi avukatlar tepki gösterirken, Turgut Kazan da, "Kaç asker göndereceksiniz?" diye sordu. Başkan Alçık, "Lütfen olayı sulandırmayın" diye konuştu.
Avukat Kazan ve yanındakilerin yer değiştirmesinin ardından başlayan duruşmada sanıkların kimlik tespiti yapıldı.
Adreslerine: "Kürtçe tercüman istiyorum" yazdırttı
Başkan Alçık'ın isimlerini okuyarak söz verdiği yargılanan gazeteciler, adreslerini Kürtçe ve Hemşince dilinde beyan etti. Yargılanan bazı gazeteciler de adres vermeyerek, Kürtçe tercüman istedi. Bu beyanları adres kabul eden Başkan Alçık, Kürtçe tercüman talebini belirten sözlere karşılık, "Adresinde oturur" ifadelerini kullandı.
Açlık grevlerini davayla ilgisiz gördü
Tutuklu gazetecilerden Kenan Kırkaya söz isteyerek, cezaevlerinde sürdürülen açlık grevi eylemiyle ilgili konuşmak istediğini söyledi. Mahkeme Başkanı Ali Alçık da,"Açlık grevi hakkında burada söz hakkı vermeyeceğim. Bunun davayla ilgisi yok" dedi.
Tutuklu gazeteci Kırkaya'nın, "Aramızda ölüm sınırında olanlar var. Kendimizi ifade edemeyeceksek burada ne işimiz var. Biz anadilde savunma amacıyla eylemdeyiz. Bizi burada dinlemek zorundasınız" ifadeleriyle ısrarını sürdürmesine karşılık Başkan Alçık, bir kez daha söz hakkı vermeyeceğini belirtti. Avukatlardan Gülizar Tuncer ise, "Davanın sanıklarının tamamı açlık grevinde. Söz hakkı vermelisiniz" dedi.
Başkan Alçık ise, konuşmaya devam eden tutuklu gazeteci Kırkaya'ya, "Lütfen konuşmayın daha fazla. Zabıta geçmiyor zaten. Boşuna konuşuyorsunuz. Böyle devam edersen salondan çıkaracağım. İsteyen varsa dışarı çıkabilir" diyerek, jandarma görevlilerinden Kırkaya'yı dışarı çıkarmasını istedi.
Bunun üzerine yargılanan tüm gazeteciler ve basın çalışanları salondan çıktı. Bu sırada izleyiciler de onları alkışladı.
Başkan Alçık, duruşmaya 15 dakika ara verdi.
"Burası kışla mı!"
Aranın ardından başlayan duruşmaya alkışlı protestoda bulundukları gerekçesiyle yargılananların yakınları alınmadı. Yargılananlar da Mahkeme Heyeti'nin kararını protesto ederek duruşmaya girmedi. Avukatlar söz istedi, ancak Mahkeme Başkanı Ali Alçık iddianamenin okunmasına geçileceğini belirterek avukatlara söz vermedi. Avukat Gülizar Tuncer "Sanık yok, izleyici yok, avukat yok, kime iddianame okuyacaksınız? Burası kışla mı" diyerek itiraz etti. Tuncer'e diğer sanık avukatlarının da destek vermesi üzerine duruşmaya ikinci kez 15 dakika ara verildi.
Boş salona iddianame okundu
Duruşmada, sanıkların söz isteyerek "Açlık grevi" konusunda konuşma isteği Mahkeme Heyeti Başkanı Ali Alçık tarafından reddedilince, önce sanıklar, ardından da avukatlar salonu terk etti. Sanık yakınları ise salona alınmayınca, iddianame boş salonda okunmaya başlandı. Toplam 800 sayfadan oluşan iddianamenin 182 sayfası sanıksız ve avukatsız olarak okundu.
Duruşma, 13 Kasım 2012'ye ertelendi.
Gazetecilik faaliyetlerinden dolayı yargılanıyorlar
Yargılanan gazeteciler ve basın çalışanlarından Nurettin Fırat, Ertuş Bozkurt, Mazlum Özdemir, Turabi Kişin, Ramazan Pekgöz, Şehmus Fidan, Hüseyin Deniz, Yüksel Genç, Nevin Erdemir, Semiha Alankuş, Davut Uçar ve Kenan Kırkaya hakkında, "örgüt yöneticisi oldukları" iddiasıyla 15 ile 22,5'ar yıl; Ziya Çiçekçi, Saffet Orman ve Enis Yalçın hakkında ise "örgüt üyesi oldukları" ve "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" ettikleri iddiasıyla 9,5 ile 20'şer yıl arasında hapis cezaları isteniyor. İddianamede gazetecilere yöneltilen bu suçlamalara delil olarak da yaptıkları haberler gösteriliyor.
Ayrıca, savcı, iddianamede gazetecileri, haber takip etmek için gittikleri mitinglere katılmakla suçlayarak, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" ettiklerini ileri sürdü.
Gazetecilik faaliyetlerinin suç olarak sıralandığı iddianameyi esas alan davada; gazeteciler Çağdaş Ulus, Zeyneb Kuray, Sibel Güler, Mehmet Emin Yıldırım, Zuhal Tekiner, İrfan Bilgiç, Ömer Çelik, Haydar Tekin, Ömer Çiftçi, Selahattin Aslan, Dilek Demiral, Nahide Ermiş, Çağdaş Kaplan, Nilgün Yıldız, Çiğdem Aslan, Cihan Ablay, Sadık Topaloğlu, Ayşe Oyman, İsmail Yıldız, Fatma Koçak, Oktay Candemir, Pervin Yerlikaya Babir, Şerafettin Sumeli, Eylem Sürmeli, Sultan Güneş Ünsal, Murat Eroğlu, Ülkem Evrim Kepenek, Hamza Sumeli ve Arzu Demir de "silahlı örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla 7,5 ile 15'er yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
SON DAKİKA HABERİ: İstanbul'da trafik yoğunluğu yüzde 89'a ulaştı
Dikkat! Meteoroloji listeyi açıkladı... 6 ilde turuncu 24 ilde sarı alarm!
Kabus Sona Eriyor: Çalışma Başladı!
SON DAKİKA! Dürzi Lider Canbolat Ankara'da: Cumhurbaşkanı Erdoğan Kabul Etti
Evinde 1050 litre sahte içki ele geçirildi! 'Pes' dedirten savunma: Yılbaşında içecektim