Çözüm sürecinde yaşananlar nedeniyle sütten ağzımız yandığı için yoğurdu üfleyerek yiyoruz. Öcalan’ın çağrısı ortada. Eğer Kandil bunu da reddederse Öcalan ne diyecek merak ediyorum. Öcalan bu kez “PKK’nın kurucu lideri olarak örgütü lağvediyorum” der mi merak ediyorum.
KONGRE TARİHİ ÖNERMİŞTİ
Öcalan’ın 21 Mart 2015 tarihinde Diyarbakır Meydanı’nda okunan mektubunda Kandil’in baskısıyla bir bölüm çıkarılmıştı. Çıkarılan bölümde Öcalan, “15 Nisan 2015 tarihinde PKK kongresinin toplanması” yönünde çağrı yapıyordu. Tabii PKK ne kongre topladı ne de Öcalan’ın çağrısını dikkate aldılar. 8 Ağustos 2015 tarihinde hendek savaşlarını başlatıp ülkeyi yangın yerine çevirdiler.
11- KONJONKTÜR ALEYHLERİNE DÖNDÜ
Bırakın 10 yıl önceyi, 10 gün öncesine göre uluslararası konjonktür çok değişmiş durumda. Yeni bir Suriye gerçekliği var ve artık rüzgar Türkiye lehine esiyor. - Başarısız olan çözüm süreci askeri vesayetin olduğu, FETÖ yapılanmasının süreçleri sabote ettiği bir dönemdi. Ama o dönem sona erdi. Eski Türkiye değil. - PKK-YPG’nin Suriye’de sırtını dayadığı BAAS rejimi çöktü. Esed kaçtı. İran ve Rusya devre dışı. ABD’nin gücü sınırlandı. Yeni Suriye gerçekliğinde PKK-YPG’ye silah bırakma çağrısı yapan Colani ve çok güçlü bir Erdoğan var. Trump’ın dediği gibi “Suriye’nin anahtarı Türkiye’nin elinde”. - PKK, Türkiye’de eylem yapma kapasitesini kaybetti. Suriye’de ise ayağının altındaki halı çekiliyor. Uluslararası konjonktür Türkiye’nin lehine, PKK’nın aleyhine. Bahçeli’nin çağrısıyla başlayıp Öcalan’ın katkısıyla şekillenen süreç Kandil için tünelden önceki son çıkış olabilir.