'EVDEN DIŞARI BİLE ÇIKAMIYORUM'
Artık çok sevdiği mesleğini yapamadığını ve özgürlüğünün elinden alındığını anlatan Söğütözü, "2,5 yıldır hem araç kullanamıyorum hem de hiçbir şey yapamıyorum. Ameliyatın başarılı gerçekleşmediğini tahmin ediyorum. Bu sebeple doktoru ve hastaneyi dava ettim. Gözlerimi kaybetmişim, bu saatten sonra bana 100 trilyon verseler, gözler gittikten sonra ne işe yarar? 81 ili geziyordum, özgür bir insandım. Gözlüklerimle de iyiydim. Bana 'risk yok, 3 günde iyi olacak, 5'inci günde araba kullanacaksın' diyerek, beni kandırmalarına gerek yoktu. Şu an sağ gözüm hiç görmüyor. Sadece ışık var ve detay yok. Sol gözüm ise yanımdan babam geçse tanımayacak derecede. Yüzde 10-15 şeklinde görüyor. Bu işi yaparken 81 ili geziyordum, insanları gezdirmeyi seviyor ve işimi severek yapıyordum. Şimdi gözlerim bu şekilde olduktan sonra evden dışarı bile çıkamıyorum. Yanımda refakatçi olmadan çarşıya bile zor iniyorum” diye konuştu.
KURUL, SORUŞTURMA İZNİ VERMEDİ
Semih Söğütözü'nün başvurusu sonrası Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılırken, Sağlık Bakanlığı Mesleki Sorumluluk Kurulu, operasyonu gerçekleştiren doktor Prof. Dr. N.Ç. hakkında bilirkişi rapor aldı. Raporda, ameliyat sonrası gelişen durumun (görme kaybı) bir cerrahi komplikasyon olduğu ve aynı seansta iki gözün ameliyat edilmesi ile ilişkisi olmadığı sonucuna varılarak, 'şikayete konu olan ameliyatın tıp kurallarına uygun olduğu' tespiti yapıldı. Kurul, Prof. Dr. N.Ç. hakkında tanı, tetkik, takip ve tedavisinde herhangi bir ihmali ya da kusurunun olmadığını belirterek soruşturma izni verilmedi. Semit Söğütözü kurul kararının ardından avukatı aracılığıyla Ankara Bölge İdare Mahkemesi'ne doktor hakkında soruşturma izni verilmesi için itirazda bulundu.