Buraya kadar! Hesap vakti geldi: Eylem Tok'a turuncu tulum...

İstanbul Kemerburgazda kullandığı araçla Oğuz Murat Acinin ölümüne neden olan 17 yaşındaki Timur Cihantimur ve kendisini yurtdışına kaçıran annesi Eylem Tok dün ABDde hâkim karşısına çıktı. Tokun davası 27 Hazirana, Cihantimurun davası ise 20 Hazirana ertelendi.İstanbul Kemerburgazda 1 Marttaki kazada Oğuz Murat Acinin ölümüne neden olan 17 yaşındaki Timur Cihantimur ve onu yurtdışına kaçıran annesi Eylem Tok ABDde, kazadan 106 gün sonra yakalanmıştı. Eylem Tokun uzun kaçışta polisin takibinden kurtulmak için 8 ayrı telefon hattı kullandığı ve yemek siparişlerini yabancı isimlerle verdiği belirlendi. Kendilerine sipariş götüren Türk kuryenin anne ve oğlu tanıyarak ihbarda bulunması üzerine polis eve baskın düzenledi. Posta Gazetesinin haberine göre; tutuklanan Tok ve oğlunun üzerinde bulunan 5 bin dolarlık nakit para da polis tutanaklarına geçti. Tok ve oğlunun yakalanmadan önce, yıllığı 46 bin dolar olan British International School of Bostonı gezdikleri öğrenildi. Tok yakalandıktan sonra, Anneyim, katil değil. Annelik iç güdüsüyle çocuğumu korumak istedim dedi. Anne ve oğuldan ilk olarak Eylem Tokun davası, Bostondaki John Joseph Moakley Adliyesinde görüldü. Tokun avukatı Brendan Kelley, Tokun serbest bırakılması gerektiğini savundu. Yargıç, Tokun avukatının ve savcının açıklamalarının ardından Tokun tutukluluk halinin devamına, bir sonraki duruşmanın 27 Haziranda yapılmasına karar verdi. Tokun bir sonraki duruşmaya farklı bir avukatla katılması bekleniyor. Eylem Tokun duruşmada üzerinde, Amerikan filmlerinden aşina olduğumuz turuncu bir kıyafet olduğu görüldü. ABD vatandaşı olduğu için annesiyle aynı duruşmada yargılanmayan Timur Cihantimur ise daha sonra yargıç karşısına çıktı. Avukatları tahliyesini talep etse de duruşma sonucunda hâkim Timur Cihantimurun tutukluluk halinin devamına ve bir sonraki duruşmanın 20 Haziranda yapılmasına karar verdi. Timur Cihantimurun ise duruşma salonunda ayaklarının titrediği tanıdık bir yüz görmek amacıyla da sürekli arkasına baktığı görüldü. Üstünde ise bej renk bir mahkum kıyafeti vardı. ABDde görülen duruşmaya ilişkin Hürriyete konuşan acılı baba Özer Aci, O, 3 günde çıkacağım gibi düşünüyordu. Ben mahkemenin uzayacağını düşünüyorum. Bostona gitmedim ama bizi temsilen arkadaşlarım, oğlumun arkadaşları vardı. Arkadaşım, Eylem Tokun gözlerinin içine bakarak, Katil annesi olmak nasıl bir duygu? diye sordu. Tok, Allahu Ekber cevabını vermiş. Bu ne demek ne anlama geliyor bilemiyorum dedi. Anne Pervin Aci ise Eylem Hanım kitap yazmıştı ya şimdi bir tane daha yazsın. Hapishanede çok güzel kitap yazar Hapishanedeki Anılarım diye. Benim gülüşümü her zaman görsün o, ben onun gülüşünü izledim açıklamasını yaptı. Adalet Bakanlığı İstanbulda ölümlü kazaya karışan oğlunu ABDye kaçıran Eylem Tok ve 17 yaşındaki oğlu Timur Cihantimurun yargı sürecini yakından takip ediyor. İki şüphelinin iade dosyası ve geçici tutuklama evrakı 7 Martta ABDye iletildi. Bu evrakta, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca olayla ilgili yürütülen soruşturmaya yer verildi. Haklarındaki soruşturma nedeniyle Türkiyeye iadeleri talep edildi. İade prosedürüne göre Türkiye, ABDye detaylı dosya da gönderecek. Bu dosyada, ölümlü kazaya ilişkin soruşturmaya konu olan deliller, bilgi ve belgeler yer alacak. Türkiye ile ABD arasında suçluların iadesi anlaşması var. İşlenen suç, adi bir suç kapsamına girdiği için anne Tokun iade edilebileceği belirtiliyor. Şüpheli Timur Cihantimur aynı zamanda ABD vatandaşı olduğu için bu konuda ABD makamları son sözü söyleyecek. Eylem Tok ve oğlu Timur Cihantimur, Türkiyenin haklarında kırmızı bülten çıkarmasının ardından cuma günü Boston Polis Teşkilatı Kaçak Birimi ve Massachusetts Eyalet Polisi Kaçak Yakalama Bölümü tarafından tarafından gözaltına alınmıştı. Savcıların gözaltı talebini gerekçelendirdiği mahkeme belgesinde, Türk basınındaki haberlere göre Eylem Tok çok satan Mihr adlı kitabın tanınmış bir yazarı ve dünya çapında ünlü bir plastik cerrah olan T.Cnin babasıyla evliydi. Bu da kaçma imkânına sahip olduğu ve şüphesiz bir kez daha kaçacağı anlamına geliyor denildi.