SON DAKİKA
Bahçeli'nin DEM'le tokalaşması! Dikkat çeken değerlendirme: Çözüm süreci değil son şans
TBMM'deki DEM Parti'li vekillerle tokalaşma görüntüleri hakkında konuşan Devlet Bahçeli, "Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine adım attım. Tokalaşmam bizim Türkiye partisi olmamızdan kaynaklanıyor" açıklamasında bulunmuştu. Bahçeli'nin bu adımıyla ilgili olarak Hande Fırat Hürriyet Gazetesi'ndeki köşesinde "Yeni bir çözüm süreci değil, bir anlamda ‘son şans’ başlıklı bir yazı kaleme aldı...
“Ya siyaset ya terör, ortası yoktur. Türkiye’ye getirilirken ‘Her türlü hizmete hazırım’ diyen teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin. Ama devletin terörle masaya oturmasını hiç kimse, hiçbir şart altına beklemesin, aklından dahi geçirmesin.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bu açıklamaları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde DEM Partililerle tokalaşması siyasetin en sıcak başlığı. Açıklama “Yeni bir süreç mi başlıyor” sorusunu gündeme taşırken, sürecin çoktan başladığını, hatta devletle görüşmelerin yapılmakta olduğunu iddia edenler bile oldu. Peki gerçek ne? Ankara’da ne oluyor, ne konuşuluyor?
- Devlet Bahçeli’nin açıklamalarının AK Parti için de sürpriz olduğunu söyleyeyim. MHP’li üst düzey isimler bu konuda “MHP’nin kendine has gündemi olur” yanıtını verdi.
- Adı çözüm süreci değil. Devlet Bahçeli’nin de ifade ettiği gibi “Ya siyaset ya silah” yani bir nevi terörün bitmesi için verilen son şans.
- Rusya- Ukrayna ve İsrail’in Ortadoğu savaşı bölge ve Kafkasya başta olmak üzere tüm dünyayı tehdit ediyor.
- MHP Türkiye’yi de içeren, mezhepsel ve etniksel ayrımlaştırma üzerinden hesap yapanların farkında.
- MHP’ye göre İsrail’in ve arkasındaki ABD’nin ana hedefi bölgede haritayı değiştirmek. Bu yüzden de “Birileri okyanus ötesinden gelerek bu bölgede oyun kuramaz” ifadesi kullanılıyor.
- “Savaş Suriye sahasına yansıdı” tespiti yapılıyor.
- Silahlı terör örgütünün hiçbir şey elde edemediğine dikkati çeken MHP, sadece PKK’nın değil PKK ve türevlerinin de tasfiyesini istiyor.
- Peki PKK/PYD/YPG silah bırakmazsa? Bu soruya ise “DEM Parti zaten usturupsuz açıklamalar yaparak karşılık verdi. Olmazsa olmuyordur. O zaman başka bir şey tartışılır” yanıtı veriliyor.
- İddia edildiği gibi istihbarat ile İmralı ya da istihbarat ile terör örgütü arasında bir görüşme olmadığı belirtiliyor.
- Üstelik Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’taki operasyonlarının ve MİT’in nokta operasyonlarının sürdüğüne dikkat çekiliyor.
- Tüm bunlara rağmen Ömer Öcalan’ın İmralı ziyaretine izin çıkabilir.
- “PKK silah bıraksın, karşılığında Türkiye YPG/PYD’nin varlığına gerekirse başka bir isimle göz yumsun” teklifi Ankara açısından kabul edilemez. Bu teklif zaten daha önce de Amerikalılar tarafından masaya konulmuş ve Ankara’dan ret yanıtı alınmıştı.
- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’nin ziyaretinin bu son gelişmelerle de ilgisi olmadığını aktaran yetkililer, görüşmelerin ana gündeminin PKK ile mücadele olduğunu belirttiler. Barzani’nin aslında geçen hafta geleceğini, ancak bölgedeki savaş ve hava sahasının kapanması nedeniyle bu haftaya kaldığını da söylediler.
- Ömer Öcalan’a izin verilse, Abdullah Öcalan da silah bırakma çağrısı yapsa Amerika Birleşik Devletleri’nin adeta kuklası haline gelen ve farklı bir yapıya dönen örgüt Öcalan’ı dinler mi?
- ABD, ciddi yatırım yaparak adeta vekalet gücüne dönüştürdüğü terör örgütü PYD/YPG/PKK’nın silah bırakmasını ister mi?
Yukarıdaki sorular bir yandan da hem örgütün yapısındaki değişikliği hem de aslında örgütün artık patronunun kim olduğunu da tartışmaya açıyor. Kısacası hem MHP hem AK Parti hem de devletin kurumları tüm bu gerçeklerin farkında. Ancak bölgedeki tehdit nedeniyle Bahçeli’nin bu hamlesinden olumlu bir durum çıkıp çıkmayacağı da merak ediliyor. MHP Lideri’nin bir süredir bu konuyu incelediğine dikkati çeken kaynaklar, son MYK toplantısında MHP Lideri’nin Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tabloyu da özetlediğine dikkati çektiler. O toplantıda MHP Lideri şu mesajı verdi: “1299’da kurulan Osmanlı Beyliği 16. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu olarak 27 milyon metrekareye hükmediyordu. Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Kurtuluş Savaşı’yla vatan topraklarımız 780 bin metrekaredir. Bu saatten sonra da vatan topraklarımızdan kimseye verecek bir karış toprağımız yoktur.”
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Partililere uzattığı el kadar, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile olan ılımlı diyalogları da dikkati çekti. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki resepsiyonda Davutoğlu’nun açıklamalarını öven Bahçeli “Televizyonlarda çok güzel yorumlarınız oldu, memnun oldum” demişti. İki isim arasındaki diyaloğun yaz aylarında başladığını da sözlerimize ekleyelim. Davutoğlu’nun bu yaz yaptığı bir konuşmada MHP Lideri Devlet Bahçeli ile ilgili yaptığı olumlu açıklamaların ardından, iki ismin ilk olarak telefonda konuştuklarını ve görüş alışverişinde bulunduklarını da söyleyelim.