DSHP'de Hulki Cevizoğlu dönemi kısa sürdü

DSHP Genel Başkanı Hulki Cevizoğlu, partideki tüm görevlerinden istifa etti. DSP Genel Başkanı Masum Türker de, "solun toparlanması" için bir parti çatısı altında toplanması gerektiğini bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Hulki Cevizoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, "Ülkenin içinde bulunduğu durumu gözönüne alarak, siyasi hayatımı bundan sonra farklı bir oluşumla sürdüreceğim. 5 Aralık 2009 tarihinde seçildiğim DSHP Genel Başkanlığı görevi dahil, tüm üyelik ve görevlerimden, yönetim anlayışındaki farklılıklar nedeniyle istifa ediyorum. DSHP kurucularından Sayın Rahşan Ecevit'e ve tüm çalışma arkadaşlarıma bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilerim" ifadelerini kullandı.

Cevizoğlu'nun yanı sıra Genel Başkan Yardımcısı İsmail Dükel, Genel Sekreter Özkan Leblebici, Genel Sekreter Yardımcıları Murat Ali Sakal ve Aytaç Tiryaki de istifalarını partiye sundular.

Rahşan Ecevit'in, Ecevit çizgisinden çıkmakla eleştirdiği DSP'den ayrılanlar ile Demokratik Sol Halk Partisi'ni (DSHP) kurmuştu. Genel başkanlığa ise Hulki Cevizoğlu getirilmişti.

DSP liderinden "sol platform" önerisi

Bu arada, DSP Genel Başkanı Masum Türker, "solun toparlanması" için bir parti çatısı altında toplanması gerektiğini bildirdi.

SHP Genel Başkanı Hüseyin Ergün ve eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Türker'i, parti genel merkezinde ziyaret etti.

Türker, görüşme öncesi yaptığı açıklamada, Türkiye'nin "düzlüğe" ancak sol düşüncede insanlar ve sol partiler ile çıkabileceğini söyledi. Bunun için "sol platform" önerisinde bulunan Türker, "Bir parti çatısı altında, zeytin dalı misali, solun toparlanacağı bir çatı platformu oluşturulabilir" dedi.

Yol haritasının belirlenmesinde görüş ayrılıkları olabileceğine işaret eden Türker, ancak bunun çözülebilecek bir konu olduğunu ifade etti.

Platforma katılacak partilerin siyasi kimliklerini muhafaza edebileceklerini belirten Türker, "Muhafaza edilen kimliklerle ortak siyaset yapılarak, bu konuda halkın birleştiği ve parlamentoda da işbirliğini sürdüren bir anlayış yaratılabilir. Türkiye'de yeni örgütlenmelere yeni yapılanmalara her zaman ihtiyaç var. Böyle bir oluşumun içinde DSP'nin 'varım' demesi önemli. DSP, bir önceki seçimde başka bir partinin çatısı altında bulundu. Partimizin sürekliliği açısından ve ikinci bir çatıya gitme şansımız kalmadığı için getirilecek her türlü çözümde biz, çatı görevini çok iyi görürüz. Biz, başka yere gittiğimiz için zamanında, çatıda ev sahibinin nasıl olursa çok iyi olacağından da deneyim sahibiyiz. Ben Türkiye'nin meselelerinin sol düşüncenin önderliğinde çözüleceğine inanıyorum. Çünkü risk alarak siyaset yapma ancak sol hareketle olabilir. Nitekim Başbakan da arada bir sol olmaya özeniyor, onu da izliyoruz" dedi.

SHP Genel Başkanı Hüseyin Ergün de Türkiye'de rejim sıkıntısı olduğunu savunarak hükümetin Türkiye'yi yönetemediğini ileri sürdü. Fikri Sağlar ise Türkiye'nin "kritik bir eşikte" olduğunu, ülkenin bir sol parti ile yönetilmesi gerektiğini söyledi.

"Korkum adalet sistemini de özelleştirecekler"

Türker'in kabulü öncesinde de, Sağlık-Sen Ankara 1 No'lu Şube Başkanı Şenol Şahin ve beraberindekiler, DSP Genel Sekreteri ve Denizli milletvekili Hasan Erçelebi'yi makamında ziyaret etti.

Şahin, sağlık çalışanlarının sorunlarını ve Tam Gün Yasa Tasarısı'na ilişkin görüşlerini anlattı. Hükümetin asıl hedefinin sağlık hizmetlerini özelleştirmek olduğunu savunan Erçelebi, "Korkum, adalet sistemini de özelleştirecekler" dedi.