hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Dolmabahçe Cami Müezzini'nden Diyanet'e dava

    Dolmabahçe Cami Müezzininden Diyanete dava
    expand

    Taksim Gezi Parkı eylemleri sırasında “camide içki içildi” iddialarının ardından görev yeri değiştirilen Dolmabahçe Bezmiâlem Valide Sultan Camisi Müezzini, Diyanet’e “tenzili rütbe” gerekçesiyle dava açtı. Diyanet, müezzini 'taraf olmakla' suçladı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dolmabahçe Bezmiâlem Valide Sultan Camisi Müezzini Fuat Yıldırım, Başakşehir’e bağlı Kayabaşı köyüne görevlendirilmesiyle ilgili Diyanet’e “tenzili rütbe” gerekçesiyle dava açtı.

    Taraf Gazetesi'nden Aysun Yazıcı'nın haberine göre, İstanbul İdare Mahkemesi’ne açılan davanın dün yapılan ilk duruşmasına müezzin Fuat Yıldırım ile taraf avukatları katıldı. Yıldırım savunmasında, tartışılan olay günüyle ilgili bilgiler verdi.

    İmama Gezi Parkı tayini

    Olayların başladığı 31 Mayıs ve 1 Haziran’da camide olduklarını söyleyen Yıldırım, ilk gün eylemcilerin yoğunlaştığı sırada öğle namazı vaktinin geldiğini, olayları emniyete haber verdiklerini ancak emniyetten bir yardım alamadıklarını söyledi.

    Ambulans gelmiyordu

    Akşam ve yatsı namazı arasında eylemcilerin yoğunlaştıklarını ve kaos ortamı oluştuğunu söyleyen Yıldırım, yine emniyeti aradıklarını ancak emniyetin “Başınızın çaresine bakın” dediğini söyledi. Kaos ortamı içerisinde camiyi terk etmeme kararı aldığını söyleyen Yıldırım, eylemcilere, “Camiye ayakkabılarınızla girmeyin” şeklinde uyarıda bulunduğunu söyledi. Bu sırada, cami önünün kalabalıklaştığını söyleyen Yıldırım, “Provokasyon olasılığı olduğu için giriş kısmına hasır serdik, orada bazı kişilerin tedavileri yapıldı. Eylemcileri hastaneye gönderemedik. Ambulans caminin olduğu yere gelemiyordu"dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'Camide içki'de müezzin ifade verdi

    Yıldırım, ertesi gün yeniden emniyeti arayarak delil olması bakımından, cami içinin emniyetçe görüntülenmesini istediğini ancak emniyetin yine eleman göndermediğini söyledi. Yıldırım, “Kurumda imam yok, Vali, kaymakam, emniyet yok. Bize ‘başının çaresine bakın’ dediler. Benim tek derdim kötü bir olay yaşanmasın, camiye kan bulaşmaması içindi” ifadelerini kullandı.

    Yıldırım’ın avukatı Ali Tizik de, “Görevi ‘toplumu birleştirmek’ olan bir memurun ne yapması gerekiyordu. Cami imamı, müftü, görevliler, kaymakam yok. Diyanet sahip çıkmıyor, sahip çıktığında ise tenzili rütbe yapıyor. Müvekkilim basında haberi çıktığı için suçlanıyor” dedi.

    Daha sonra söz alan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın avukatı, dava konusunun bir yerden bir yere nakil işlemi olduğunu, Diyanet’in yer değiştirmek gibi bir uygulaması bulunduğunu dile getirdi. Avukat, “Bizim görevimiz namaz kıldırmaktır. Oysa bu kişi, bir taraf olmuş ve insanları yönlendirmiş” dedi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.

     


    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow