Dilek Doğan Davası öncesinde polis müdahalesi
Sarıyer'de polisin silahından çıkan kurşunla ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Dilek Doğan'ın öldürülmesiyle ilgili davanın ilk duruşması bugün görülmeye başlandı. Sanık polis ifadesinde, ''Galoş giy dediği için kimseyi vurmam'' diyerek söze başladı. İfadesine, Dilek Doğan'ın abisi Mehmet Doğan'ın elini kendi silahına attığını, o sırada silahından bir patlama sesi geldiğini söyleyerek devam etti. Duruşma öncesinde Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı çevresinde geniş güvenlik önlemi alan polis, toplanmak isteyen bir gruba müdahale etti.
Sarıyer'de 18 Ekim'de polisin silahından çıkan kurşunla ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Dilek Doğan'ın öldürülmesiyle ilgili dava gergin başladı. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı çevresinde geniş güvenlik önlemi alan polis, toplanmak isteyen bir gruba müdahale etti.
Davanın görüldüğü Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen bir grup, duruşmayı izlemek için adliye binasına girmek istedi. Sadece ailenin alınacağının söyleyen polis, grubun önüne barikat kurarark adliye binasına girmesini engelledi. Bunun üzerine grupla polis arasında arbede yaşandı. İçeri girmek isteyen grup polis barikatını aşmaya çalıştı. Polis ise biber gazı ve boyalı mermi atarak grubu dağıtmaya çalıştı. Üzerlerine TOMA'dan tazyikli su sıkılan gruptan bazıları da gözaltına alındı. Şu ana kadar gözaltına alınanların sayısının 22 olduğu belirtildi.
Dilek Doğan'ın ailesi hakkında soruşturma
Dilek Doğanın annesi: "Kızımı neden öldürdün diye soracağım"
Koridorda da olaylar vardı
Dava başlamadan önce İstanbul 12. Ağır Ceza Mahmekesi'nin bulunduğu koridor da karıştı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde polis memuru Y.M'nin yargılandığı duruşma öncesi sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı koridorda, özel güvenlik görevlileriyle davaya katılmak isteyen avukatlar ve izleyiciler arasında tartışmalar yaşandı.
İstanbul 12.Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya Dilek Doğan'ın annesi Aysel Doğan, babası Metin Doğan ve ağabeyi Mehmet Doğan ile bazı avukatlar alındı. Ancak bazı avukatlar ve izleyicilerin duruşma salonuna alınmaması üzerine koridorda tartışmalar yaşandı. Gerginlik duruşma salonunda da devam etti. Avukat Ömer Kavili içeri girerek mahkeme başkanına, "Davaya katılmak isteyen meslektaşlarımız polis tarafından tartaklanıyor, içeri alınmıyor, sizin bir talimatiniz mı var?" diye sordu. Diğer avukatların da buna tepki göstermesi üzerine başkan salonun boşaltılmasını istedi. Buna rağmen avukatlar dışarı çıkmadı. Daha sonra Mahkeme Başkanı avukatların alınmaması yönünde talimatı olmadığını belirterek mübaşire avukatların alınması için talimat verdi. Bu sırada bir avukat duruşmanın büyük salona alınmasını talep etti. Heyet bu talebi kabul etti. Ancak büyük salonun bulunduğu koridorda da tartışmalar devam etti. CHP milletvekili Ali Haydar Hakverdi bariyerin önüne gelerek içeri girmek istedi. Ancak güvenlik "Kimliğinizi görebilir miyim?" dedi. Milletvekili Haydar da kimlik göstermeyeceğini söylemesi üzerine tartışma çıktı.Tartışmalar sırasında izleyiciler koridordaki barikatı zorladı.
Sanık polis ifade verdi: ''Patlamaya neden olan kişi Mehmet Doğan'dır''
Sanık polis Y.M., gece yapılacak operasyon için erken saatlerde özel harekat ekibiyle hazır bulunduklarını, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürlüğü'nde operasyonla ilgili kendilerine brifing verildiğini anlattı. Burada arama yapacakları kişinin bilgisinin verildiğini anlatan Y.M. kendilerine verilen adrese intikal ettiklerini, bahçe duvarından ikamete giriş yaptıklarını söyledi. Üç kişinin bahçede alkol aldıklarını ve adının Mehmet Doğan olduğunu öğrendiği kişinin adresi doğruladığını ifade eden Y.M. "Arama kararımız olduğunu, içeride başka kişiler olup olmadığını sordum. Mehmet Doğan, annesi ve babasının olduğunu, annesinin şeker hastası olduğunu belirterek 'Telaşlanır, korkar, önce ben girip arama yapılacağını söylesem olur mu?' dedi. Bizim de annemiz var, insani duygularla onun bu isteğini onayladım. Evin kapısını zorlamadan içeri girdik. İçeri girdiğimizde koridorun başında annesi ve babası bekliyordu. Ön kontrol için ekipten arkadaşları içeri aldım. O sırada bir bayan daha gördük. Öncesinde Mehmet Doğan bize içeride sadece anne ve babasının olduğunu söylediği için temkinli yaklaştım. Mehmet Doğan, kızkardeşi olduğunu söyleyince ismini sordum. Adının Dilek olduğunu kimliğini sordum. Kimliğini alarak kontrol için GBT'deki arkadaşlara verdim" diye konuştu.
Bunun üzerine şikayetçi Mehmet Doğan, "Yalan söyleme, öyle demedim" diye bağırdı. Mahkeme Başkanı Nimet Demir de sakin olması için Doğan'ı uyardı.
"Arama yapılırken aileyi salona aldım"
Dilek Doğan'ın "Galoş giyin, pis herifler" dediğini belirten Y.M. "Kendisine operasyonel ekibinin galoş giyemeyeceğini ancak arama ekibinin giyeceğini söyledim. Daha sonra Dilek Doğan ile aramızda bir diyalog olmadı. Ancak Mehmet Doğan, sürekli hakaretlerine devam ediyordu. Ben de ona, 'Annem hasta dedin, istediğin gibi girdik. Niye böyle yapıyorsun? Arama yapıp çekip gideceğiz' dedim. Genel aramadan sonra özel harekat ekibini dışarı aldım. Arama ekipleri içeri girdi. Bu sırada Mehmet Doğan, sözlü hakaretlerine devam ediyordu. Aileyi salona aldım" dedi.
"Patlama sesinin kendi silahımdan geldiğini bile anlamadım"
Arama devam ettiği sırada Mehmet Doğan'ın salondan çıktığını gördüğünü söyleyen Y.M. arama ekipleri çalışırken bellerinin açıldığını, silahlarının açıkta kaldığını, bu nedenle güvenliği sağlamak için Doğan'ı içeri doğru ittirdiğini anlattı. Silahını ittirmek için göğsüne yasladığını gösteren Y.M., " Mehmet Doğan'ı ve arkasında bulunan annesiyle babasını geriye doğru ittiriyordum. Dilek Doğan, solumdaydı. Mehmet Doğan, silahıma ellerini atmaya başladı. Ben de silahımı kaptırmamak için geri hamle yaptım. O sırada patlama sesi geldi. Patlama sesinin kendi silahımdan geldiğini bile anlamadım" dedi. Sanığın bu sözlerine duruşma salonundakiler tepki gösterdi.
Aileye başsağlığı diledi
Dilek Doğan yere düşünce eğilip baktığını yaralanmış olduğunu görünce, hemen ambulansa haber vermelerini söylediğini belirterek Y.M. "Ben tetiğe basmadım, öyle bir pozisyonum da yoktu. Annesi bağırdığında ona da söyledim. Benim de ailem var. Üzgünüm. Ailesine başsağlığı diliyorum" dedi.
Y.M. , Dilek Doğan'ı hastaneye götürme çabalarına ailenin engel olduğunu da ileri sürdü.
"Emeklilik planları yaparken başıma bu geldi"
İfadesinin ardından sanığın çapraz sorgusuna geçildi. Doğan ailesinin avukatları, "Evde güvenli ortamı sağladıktan sonra neden silahın emniyetini kapatmadın" diye sordu. Sanık ise bu soruya, "Özel harekatçılar silahlı ya da bombalı saldırıların olma ihtimali olan yerlere gideriz. Nereden ne zaman ne geleceğini bilemeyiz. Bunun için de her zaman tetikte bekleriz" dedi. Doğan ailesinin avukatlarından biri ise sanığa, "Daha önce birini vurdunuz mu?" diye sordu. Sanık Y.M, "26 yıllık polisim. Emekliliğime az kaldı. Emeklilik planları yaparken başıma bu geldi" dedi. Avukatın sorusunu tekrarlaması üzerine ise sanık, " Şimdiye kadar kimseyi vurmadım, öldürmedim. Hakkımda açılmış bir tek bir adli ve idari dava yok. 'Galoş giy' dedi diye silahımı çekip kimseyi vurmam. İnsanlığa sığmaz. Bizim de annemiz var" dedi. Bunun üzerine ise izleyici sıralarından biri, "Senin de kızların varmış" diye bağırdı.
"Patlamaya neden olan kişi Mehmet Doğan'dır"
Avukatların, Mehmet Doğan'ın kelepçelenmesini sormaları üzerine de sanık Y.M., "Dilek Doğan'a ambulans çağrılmasını söyledim. Daha sonra Mehmet Doğan'ın gözaltına alınmasını söyledim. Çünkü patlamaya neden olan kişi Mehmet Doğan'dır" dedi. Sanığın savunmasının ardından Doğan ailesine söz verildi.
Tutuklama talebi reddedildi
Sarıyer'de 18 Ekim'de gerçekleştirilen terör operasyonu sırasında polisin silahından çıkan kurşunla ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Dilek Doğan'ın öldürülmesiyle ilgili davada, aile avukatlarının sanık polis Y.M.'nin tutuklanması yönündeki talebi reddedildi.
Duruşmanın öğleden sonra yapılan oturumunda Doğan ailesinin avukatları konuştu. Avukatlar, sanık polis Y.M.'nin tutuklanması talebinde bulundu. Avukatlar ayrıca sanık ve tanıkların olay yerinde hazır olduğu bir keşif yapılmasını da talep etti. Daha sonra duruşma savcısı mütalaasını açıkladı. Bu sırada duruşma salonunda bir kişi yüksek sesle bağırarak "Dilek'in Berkin'in hesabını vereceksiniz" şeklinde sloganlar atınca ortalık karıştı.
Mahkeme başkanı slogan atan kişinin çıkarılması talimatını vererek duruşmaya da 5 dakika ara verdi. Avukatlar ve bazı milletvekilleri araya girerek slogan atan kişinin çıkarılmasına engel oldu. Daha sonra tekrar salona gelen heyet ara kararını açıkladı. Heyet, verdiği kararda sanık polis Y.M.'nin tutuklanması yönündeki talebi reddetti. Mahkeme heyeti ayrıca avukatların olay yerinde yapılmasını istedikleri keşif talebini de reddetti. Kararda olay sırasında ve sonrasındaki telsiz konuşmalarının dökümünü emniyetten isteyen heyet, duruşmayı 20 Nisan'a erteledi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Karabük'te kartpostallık görüntü! Sarıçiçek Yaylası beyaza büründü
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!