Dicle Canova anlattı: Özgür Özel'in adaylığı için kulislerde neler konuşuyor?
CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova, Cumhuriyet Halk Partisi'nde bugün genel başkanlık için adaylığını açıklaması beklenen Özgür Özel'e dair son kulis bilgilerini aktardı.
Dicle Canova'nın aktardığı bilgiler şu şekilde;
Kritik bir süreçte yarışa giriyor.
Kemal Kılıçdaroğlu karşısında kaybetme olasılığı bir yana genel başkan seçilse bile kısa sürede yerel seçime partiyi götürecek. Olası bir başarısızlık siyasi ömrünü kısaltır.
Peki neden bu riskleri göze alıyor? Sorusu üzerinden kulislerde çeşitli yorumlar yapılıyor.
1- Uzun zamandır genel başkanlık için kendini hazırladı, bu kurultayı kazanamasa da namzet kendini tescil ettirir
yorumları var.
2-Parti kulislerindeki bir başka yorum veya bakış açısı ise başından beri iletişim halinde olmalarına rağmen Özgür Özel'in siyasi strateji olarak
Bu kurultayda genel başkanlık yolundaki en güçlü rakibinin önünü kesmeye çalıştığı şeklinde.
İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu sonrası genel başkanlık için en güçlü isimlerden biri elbette. Bu nedenle Özel'in İmamoğlu'nu İstanbul'a ve cumhurbaşkanı seçimine odaklayarak kendi genel başkanlık hedefinin önünü açmaya çalıştığı gibi bir bakış açısı bu.
Ancak sürecin başından beri Özel ile İmamoğlu arasında iyi bir diyalog var.
Dolayısıyla adaylığını açıkladıktan sonra bizzat İmamoğlu'ndan da güçlü bir destek duyabilecek miyiz bu merak konusu.
Fakat yine parti kulislerinde İstanbul İl Kongresi'nin İmamoğlu'nun kararlarında belirleyici olacağı görüşleri var.
Kaybedilirse kurultayda da kaybedecek bir isme açıktan destek vermek istemeyeceği veya, eğer İstanbul İl Kongresi'ni kendi destekleyeceği isim kazanırsa İmamoğlu'nun genel başkanlık yarışına girebileceği gibi görüşler var
Buna karşılık İmamoğlu'na yakın halka artık kararının değişmeyeceğini ve değişim iddiasından da geri adım atmadan
Vakti geldiğinde Özgür Özel'e desteğini açıklayacağını ifade ediyor.
İSTANBUL KONGRESİ
Delegenin 6'da biri oradan çıkıyor 196 delegesi var.
Tamamı blok hareket etmez elbette ancak genel başkanlık yarışında İstanbul-Ankara-İzmir önemli.
Hafta sonu İzmir Kongresi dikkatle takip edilecek tüm taraflarca. Genel merkez kazanır deniyor, Ankara için de bu tespit var Elâzığ il kongresi yapıldı mesela orada genel merkez etkili oldu.
Ama İstanbul'da kıran kırana bir mücadele olacak beklentisi yüksek çünkü İstanbul'u değişim isteyenlerin kazanması psikolojik üstünlük anlamına gelecek ve bu diğer illere de etki eder tespiti yapılıyor ama İstanbul’u da kaybederlerse psikolojik yıkım olur deniyor. Bu nedenle en kritik yarış İstanbul’da olacak.
Aslında Kemal Kılıçdaroğlu yerel seçim öncesi teşkilat içinde ayrışma olmaması ve İmamoğlu’nun İBB adaylığı nedeni ile tarafların uzlaşmasını istedi fakat şu ana kadar bu sağlanamadı.
Özgür Çelik ismini İmamoğlu cenahı destekliyor.
Genel merkez cephesinde ise Cemal Canpolat, Mehmetali Yüksel, Selçuk Sarıyar'ın isimleri öne çıkıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir süre sonra uzlaşma sağlanması olasılığı artarsa bu isimlerden biri lehine ağırlığını koyması bekleniyor.
KURULTAY İÇİN ÖZEL'İN ŞANSI VAR MI?
Bugün yanında 25-30 vekil 15'e yakın PM üyesi olacak, Bülent Tezcan, Tekin Bingöl gibi isimlerin de desteği var. İmamoğlu da değişim iddiası ile destekleyecek öyle görünüyor. İddialı bir aday..
Ama farklı tespitler yapılıyor
*Şu an delege açısından ilçe kongrelerinden çıkan tablo il kongrelerine yansırsa ki genelde öyle olur Kemal Kılıçdaroğlu avantajlı.
Ama seçim sonrası genel bir tepki var partide bu kurultayda en az 200 delegenin Kemal Kılıçdaroğlu dışındaki bir isme oy verme potansiyeli taşıdığı tespitlerini beraberinde getiriyor.
*İYİ Parti'nin ittifak çıkışı, kurultay sonucuna bağlı değişebilir, delege yerel seçim başarısı için bu nedenle değişimden yana hareket edebilir gibi beklentiler de var.
*Şu an genel merkez ile kavga görüntüsü vermek istenmediği için açıktan rengini belli etmeyenler olduğu konuşuluyor.
Bu nedenle Kemal Kılıçdaroğlu'nun karşısına çıkacak bir adayın hiç şansı yok denemez genel görünümün aksine delege karar anı geldiğinde süreci analiz eder düşünür ve öyle adım atar diyen bir kesim var ki bunlar daha çok partide bir değişim olması gerektiğini düşünenler
Ancak genel merkeze yakın halka kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeniden genel başkan seçileceğine neredeyse kesin gözüyle bakıyor. Özel en fazla 300-400 oy alabilir tespitlerini yapanlar bile var ama her iki tarafın da yadsımadığı şu ki; yerel seçimde olası bir başarısızlık partide yeniden genel başkanlık tartışmasına neden olacak ve olağanüstü kongreye gidileceği yönünde. Hatta Kemal Kılıçdaroğlu her halükarda bırakacak diyenler de var.
O yüzden aslında tüm hesaplar ve stratejiler kasım ayında yapılacak kurultaydan ziyade sonrasına dönük diyebilirim.
GENEL BAŞKAN KADAR PM DE ÖNEMLİ DEĞİL Mİ?
Evet bu kez her zamankinden daha da önemli diyebilirim, çünkü tüm taraflar PM'de ağırlığa sahip olmak üzerine hareket edecek.
Aday adayları oraya taşınacak birçok kritik karar PM'de alınıyor, kaldı ki tüzük değişikliği ile güçlü genel sekreterlik gelecekse bunu PM seçer yaklaşımı var, o zaman çok daha önemli tabi.
Bu kurultayda her koşulda farklı bir PM yapısının ortaya çıkacağı üzerinde duruluyor.
Sadece değişim talep edenler değil Kemal Kılıçdaroğlu ile yerel seçime gidilsin diyen ama alacağı her karara da onay vermeyecek bir kesim var, onlar da PM'yi hedefliyor.
Yerel seçim sonucuna göre alınacak pozisyonlar açısından PM'de etkili olmak da önemli olacak
ÖZGÜR ÖZEL GRUP BAŞKANLIĞINDAN İSTİFA EDECEK Mİ? SONRASINDA GRUP BAŞKANI KİM OLUR?
NE KONUŞULUYOR?
Bu konu çok tartışılıyor. Genel merkeze yakın kesim etik olarak istifa etmesi gerektiğini düşünüyor, hatta Zoom toplantısı ortaya çıktığında da Kemal Kılıçdaroğlu etik problem var demişti. Kastettiği grup başkanı ve başkanvekilinin orada olmasıydı deniyor.
Zamanında Muharrem İnce'nin grup başkanvekili iken adaylığını açıklayıp istifa ettiği hatırlatılıyor.
Binali Yıldırım örneği bile veriliyor. CHP o dönem İBB başkan adayı olduktan sonra TBMM Başkanlığı'ndan istifa etmesi gerektiğini savunmuş, süreci uzatmakla eleştirmişti, fakat Özel'e yakın kesim de istifa etmemesi gerektiğini düşünüyor hatta Kemal Kılıçdaroğlu seçim yenilgisine rağmen istifa etmiyorsa
Özel neden etsin diyenler var.
Bir süre daha grup başkanı olarak kalacak
Ama grup başkanlığını bırakırsa ki eninde sonunda bu olacak beklentisi var, önünde üç takvim var.
1 Ekim TBMM açılıyor
15 Ekim İl kongreleri bitiyor
Kasım ayının ilk yarısı kurultay yapılması bekleniyor
Bu üç takvimden birinde grup başkanlığını bırakması bekleniyor o durumda da, parti grubunda seçim yapılacak. Kulislerde grup başkanlığı için Oğuz Kaan Salıcı'nın ismi geçiyor. Ama Salıcı için kurultay sonrası Kılıçdaroğlu kazanırsa yeninden genel merkezde güçlü bir pozisyona getirilebilir
yorumu da var, mesela güçlü genel sekreterlik olursa Salıcı olağan aday diye bakılıyor.
Grup başkanlığı için diğer yandan Engin Altay'ı destekleyen bir ekip var parti grubu içinde.
Ama Kılıçdaroğlu’nun kararı önemli olacak elbette.