Deniz Seki serbest bırakıldı
Uyuşturucu ticareti yaptığı ve uyuşturucu kullandığı gerekçesiyle 24 Şubat'ta tutuklanan şarkıcı Deniz Seki ilk duruşmada tahliye edildi. Elinde Kuran'la cezaevinden çıkan Seki, defalarca özür diledi ve "Değiştim, yepyeni pırıl pırıl, gerçekten arınmış bir Deniz Seki göreceksiniz" dedi.
Deniz Seki'nin cezaevinden çıkışı (Foto galeri)
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Deniz Seki'nin yanı sıra, tutuklu sanıklar Hakan Çınar, Sinan Yüksel, Mehmet Kaya, Hasan Çelik, Mehmet Rıza Doğru, Tamer Kılıç, İbrahim Kaya, Bahri Cengiz Uyaran, Fikret Bilen, Adem Çakır, Fatih Murat Tahaoğlu, Mehmet Çınar, Abdullah Haner, Miraç Gökhan Kurt ve tutuksuz sanık Mecit Çam katıldı.
8.5 ile 24.5 yıl arasında değişen hapis cezası istemiyle yargılanan şarkıcı Deniz Seki'nin, ilk duruşma sonunda tahliye edilmesine karar verildi.
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada hakkında tahliye kararı verilen Seki, tahliye işlemleri için cezaevi aracıyla Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'ne götürüldü. Seki, araca götürülürken, "Özgürlük kadar değerli bir şey yok. Bakırköy'den çıkınca kendimi daha iyi hissedeceğim. Yaşasın özgürlük" dedi.
Şarkıcı Deniz Seki, saat 22.30 sıralarında Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nden tahliye oldu. Kapıda ailesi, avukatı ve sevenleri tarafından karşılanan Seki, gazetecilerin sorularına derin bir nefes alarak cevap verdi.
"Yaşasın özgürlük diye bir çığlık atmak istiyorum" diyen Seki, "Çok heyecanlıyım. Ailemi ve beni sevenleri çok özledim. Cezaevinde bana çok iyi baktılar. Cezaevi yetkililerine ve koğuşumdakilere çok teşekkür ediyorum. Bütün beni sevenlere teşekkür ederim. Ve burada yatanları bir an önce Allah kurtarsın diyorum. Herkesin yolu buraya düşebilirmiş, bunu gördüm. Herkesin başına her an her şey gelebilir. Değiştim, yepyeni pırıl pırıl, gerçekten arınmış bir Deniz Seki göreceksiniz" dedi.
Deniz Seki, Türk adaletine güvendiğini belirterek, "Her şeyden önce ne yaşadığımı bildiğim için Türk adaletine güvendiğim, inandığım için doğrularımla buradayım. Hiçbir zamen sahtekar olmadım, olmayacağım. Her zaman sahici olmaya devam edeceğim. Bir hata yaptım hayatımda. Hatalar telafi edilmek adına yapılır. Herkesten önce ailemden sonra bütün sevenlerimden özür diliyorum, ama çok güzel projelerle geri döndüm. Şu an çok heyecanlıyım, saçmalıyor olabilirim" diye konuştu.
Tekrar tekrar özür diledi
Üzerindeki tişörtü, hayranlarının doğum günü hediyesi olarak gönderdiğini kaydeden Seki, "Benim artık doğum günüm bugün. 1 temmuzdu, 1 ekim oldu. Adalet yerini bulacak ve yargı sonrası beraat edeceğim" dedi.
Deniz Seki, adalete güveninin sonsuz olduğunu belirterek, "Kafamı dinlemek istiyorum. Türk adaletine güvendiğim, kendime güvendiğim için buradayım. Sahici olmaya devam edeceğim. Hata yaptım. Hatalar telafi edilmek için yapılır. Bütün sevenlerimden ve ailemden özür diliyorum. Çok güzel projelerle geri döneceğim. Anneme sarılmak istiyorum" diye konuştu.
TAHLİYEDEN ÖNCE
Kelepçesini saklamıştı
Adliyeye kelepçeli olarak getirilen Deniz Seki, kelepçesini saklamak için elinde su şişesini taşımıştı. Seki adliyeye sokulurken basın mensuplarına "Adalet yerini bulacak, dua edin" dedi.
Şenlendirici ile ilişkisi
Seki, "Yaşadığım bir ilişkinin toplum tarafından kabul görmemesi beni buraya itti, bu ilşki yüzünde çok üzüldüm, asosyal oldum. Çok utanıyorum ve pişmanım" dedi.
Savunmasına "Hepinizi saygıyla selamlıyorum" diyerek başlayan Seki, mahkemeye 3 sayfalık yazılı dilekçe sundu. Mahkeme Başkanı Seki'ye, hakkında uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurma, temin etme ve kullanma iddisıyla dava açıldığını hatırlattı.
218 gündür bu anı beklediğini söyleyen Seki, "Kesinlikle böyle bişey yoktur. Sadece ve sadece kendime verdiğim zarardı. 7-8 ay adını anmak istemediğim bu maddeyi kullandım. Sanatçıyım, duygusal bir yapıya sahibim. Yaşadığım bir ilişkinin toplum tarafından kabul görmemesi beni buraya itti, asosyalleştirdi. Çok utanıyorum ve pişmanım. Bir daha o maddeyi görmek dahi istemiyorum. Hiç kimseye aracılık etmedim. Yalan söylemiyorum, söylemem de" diyerek ağladı.
"Şu tablonun içine hiç yakışmıyorum"
Savcılık ifadesini kesinlikle kabul etmediğini kaydeden Seki, "Önce serbest bırakılıp sonra tutuklandım. Delil karartma gibi bir şüphem olabilir mi. Her an basın ordusuyla geziyordum. Şu an bile arkadaşlarım karşımda. Evet hata yaptım ve bedelini çok ağır ödedim. Şu tablonun içine hiç yakışmıyorum. Önce ailemden sonra beni seven herkesten özür diliyorum. Ölene kadar bu maddenin karşısında olup ne kadar sosyal proje varsa içinde yer alacağım. Kendime olan kızgınlığım geçene kadar. Telefon görüşmelerinin bir çoğunu kabul etmiyorum. Kafamda bir sürü soru var" diye konuştu.
Seki, "Örneğin Kuruçeşme'de oturduğum halde neden Kilyos jandarma beni aldı anlayamadım. Bu olayda ifade verenler de benim temin etmediğimi söylüyor. Uyuşturucu maddeyi Murat adıyla tanıdığım, Sinan Yüksel'den ve Abdulllah Haner'den alıyordum. Ayrıca kendisin hiç görmediğim Diyar denen bir şahısı arardım. Uyuşturucuyu Haner getirirdi" dedi.
Arkadaşlarına uyuşturucu temin ettiği iddialarına ilişkin olarak ise Seki, "Kimseye zarar vermiş değilim. Arkadaşlarıma temin ettiğim iddiası doğru değil. Ben sadece kendime zarar verdim. Kendime olan kızgınlığımdan dolayı bu maddeyi kullandım. Bu alkol de olabilirdi. Ancak adını anmak istemediğim bu madde oldu. Abdullah Haner bir kaç kez bana uyuşturucu getirirken hasta bir kızı olduğunu onun için bu işi yaptığını, bırakacağını, bana da yakıştırmadığını söyledi" ifadelerini kullandı.
Mecit Çam'ın 7 yıldır kendisine emek vermiş şoförü olduğunu anlatan Seki, "Baba gibiydi. Sanatçı olduğum için özgürlüğüm kısıtlı, bu nedenle bir çok şeyimi o getirir götürürdü. Bazen zarf içinde para, bazen CD, bazen de nota getirirdi. Kendisiyle yüz göz olmamak için bana getirdiği şeyden haberi yoktu. O benim emrimde çalışan şofördü. Hiç bir suçu yok .Tahliyemi ve beraatimi istiyorum" dedi.
Tutuklanma süreci
İstanbul Jandarma Komutanlığı, uyuşturucu madde ticareti yapan "Kedi Murat" kod adlı Hakan Ç.'in başında bulunduğu organize suç örgütü tespit etti. Örgütü ortaya çıkarmak için istihbarat çalışması yapan jandarma, operasyon için Beşiktaş'taki İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nden arama ve el koyma kararı aldı.
13 Şubat günü saat 06.00'da 200 jandarmanın katılımıyla Diyarbakır ve Ankara ile İstanbul'da 18 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan Deniz Seki, Zekeriyaköy Jandarma Karakolu'na götürüldü. Sevgilisi klarnetçi Hüsnü Şenlendirici, Zekeriyaköy Jandarma Karakolu'na gitti ancak Deniz Seki ile görüşemedi.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Bilal Bayraktar tarafından hazırlanan iddianamede, Şarkıcı Deniz Seki’nin TCK’nın 188/3-4 ve 191/1 maddeleri uyarınca cezalandırılması isteniyor.
TCK’da "uyuşturucu ticareti yapmak ve kullanmak için uyuşturucu bulundurmak veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak" suçlarını kapsayan bu maddelere göre Deniz Seki’nin 8,5 yıldan 24,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Seki, Jandarma operasyonu kapsamında gözaltına alınmış ve başkalarına vermek için uyuşturucu madde bulundurmak suçlarından tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edilmişti.
Mahkeme sorgusunun ardından serbest bırakılan Seki hakkında savcılığın itirazı üzerine yakalama emri çıkarılmıştı. Ardından tekrar hakim karşısına çıkarılan Seki, tutuklanarak Bakırköy Cezaevi’ne gönderilmişti.
Seki, mahkeme sorgusunda, mesleğinin sanatçı, aylık gelirinin 20 bin TL olduğunu söylemişti. Hiçbir örgüte üye olmadığını belirten Seki kimse için uyuşturucu madde temin etmediğini de kaydetmişti.
Son dönemlerde yaşadığım sıkıntıların etkisiyle uyuşturucu kullandığını ifade eden Seki, “Şu anda bundan dolayı pişmanım. Bir sanatçı olarak bu durumda olmaktan da büyük üzüntü duyuyorum. Kimseye menfaat karşılığı uyuşturucu temin etmiş değilim. Bir daha uyuşturucu kullanmayacağım" demişti.