hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Tarihe geçen isim kalbi kırık öldü

    Tarihe geçen isim kalbi kırık öldü
    expand

    Mustafa Kemal’i 100 yıl önce Milli Mücadele’nin fitilini ateşlemek üzere Samsun’a götüren efsane Bandırma vapurunun kaptanı İsmail Hakkı Bey’in torunu Nejat Ulugöl, asılsız söylentiler yüzünden dedesinin kalbi kırık öldüğünü anlattı

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türk ulusunu bağımsızlığa kavuşturmayı amaçlayan Mustafa Kemal ve 18 silah arkadaşını Samsun’a ulaştıran Bandırma vapurunun kaptanı İsmail Hakkı Bey (Durusu), Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında aldığı rol ile tarihe geçmişti. Kaptan Durusu’nun 90 yaşındaki torunu Nejat Ulugöl, ulusal kurtuluş mücadelesinin 100’üncü yılında duygularını ve dedesinin hatıralarını Milliyet’ten Gökhan Karakaş'a anlattı.

    Dedesinin söylenenin aksine Karadeniz’i çok iyi bildiğini söyleyen Ulugöl, “Dedem para ödülünü kabul etmedi ve Kasımpaşa’da mütevazi bir yaşam sürdü” dedi.

    ‘Görevimi yaptım’ derdi

    Bandırma vapuru kaptanlığına 1 Mayıs 1919’da atanan dedesi İsmail Hakkı Durusu’nun yola çıkmadan bir gün önce 15 Mayıs’ta Atatürk ile görüştüğünü anlatan Nejat Ulugöl, dedesinin kendisini övmekten hoşlanmayan gerçek bir vatan kahramanı olduğunu söyledi. Ulugöl, “Dedem ve anneannem Fatma hanımın tek çocuğu annem Safiye Durusu. Subay olan babam Fehmi Ulugöl evlendi. 

    3 kardeştik, çocukluğumuz babamın görevleri nedeniyle farklı şehirlerde geçti. Dedem İstanbul’da olduğundan yaz tatillerinde Kasımpaşa’daki evine gittiğimizde hep Bandırma vapurunu sorardık. Çok fazla konuşmak istemez, ‘Ben sadece görevimi yaptım’ demekle yetinirdi. Asla bir kahraman olduğunu düşünmez, övgü dolu sözleri sevmezdi. 1940 yılında vefat edene kadar sakin ve mütevazi yaşadı. Kasımpaşa’da bahçeli bir evi vardı. Meyve ağaçları ve çiçeklerle dolu bahçesinde vakit geçirirdi. Ben, 11 yaşıma kadar tanıdım O’nu. Emekli olduktan sonra kendine çekildi” diye anlattı. Nejat Ulugöl sözlerini şöyle sürdürdü:

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Dedem Türk ulusunun yeniden var olmasına tanık olmanın verdiği gururun kendisine yettiğini söyleyerek hiçbir maddi ödülü kabul etmedi. Hatta Mustafa Kemal Atatürk, genç cumhuriyetin ilk yıllarında Bandırma’nın tüm mürettebatıyla görüştü. Atatürk, dedeme emekli maaşının yetip yetmediğini sorduğunda bile aynı cevabı almıştı. Dedem, verilen görevi başarmanın ve Atatürk gibi bir kurtarıcıyı Samsun’a ulaştırmanın en büyük ödül olduğunu söyleyerek bizi öğütlerdi” diye konuştu.

    ‘Karadeniz’i iyi bilir’

    Kaptan İsmail Hakkı beyin, yaygın düşüncenin aksine Karadeniz’i çok iyi bilen bir kaptan olduğunu söyleyen Ulugöl, “Büyük hata yapılıyor. Dedemin genç, tecrübesiz hatta bu görev için çekingen bir kaptan olduğu söyleniyor. Tam tersine Karadeniz’i çok iyi bildiği için seçilmişti. Fakat bu söylentiler nedeniyle kalbi çok kırıldı. Bandırma’nın pusulasız olduğu söylentilerine de kızardı. Doğru olan, Atatürk bu kadar önemli bir görev için dedem gibi nitelikli bir kaptanı ve Bandırma vapurunu seçmişti. Samsun seferinde İngiliz devriyelerine yakalanmamak için kıyıdan gitmesi de tecrübesini gösteriyor. Bizler de halen bu yalanlarla mücadele ediyor, dedemizin kalbi kırık ölmesine üzülüyoruz” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Ulugöl, 100. yıla denk gelen Samsun’daki törenlere valilik veya diğer yetkililer tarafından davet edilmemelerinin kendisini çok üzdüğünü söyledi.

    Bandırma Vapuru

    Bandırma vapuru, 1878 yılında İskoçya’nın Glasgow kentinde yapılmıştı. Yolcu ve yük gemisi olarak tasarlanan gemi, 1883’te Yunanistan’a satıldı. 1891 yılında kaza sonucu battı ama kısa süre içinde yüzdürüldü. İstanbul’da bir yabancı işletmeciye satılan gemi, Türk bayrağına sahip oldu. Panderma olarak isimlendirilen gemi, İstanbul limanına bağlandı. Marmara Denizi kıyılarında seferler yapan gemi, 1910 yılında Osmanlı Seyrüsefain İdaresi(Osmanlı Denizcilik İşletmesi) tarafından satın alındı ve ismi Bandırma’ya çevrildi. 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ü Samsun’a getirdikten sonra yine hizmete devam eden gemi, 1924 yılında hizmet dışı kaldı. 1925’te Haliç’te hurda olarak parçalandı. 

     

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow