DEAŞ’ın Fransızları anlattı
Hürriyet'ten Musa Kesler'in haberine göre, Suriye’de ABD’nin desteklediği terör örgütü YPG’nin ana unsur olduğu SDG, terör örgütü DEAŞ ile mücadelede sona yaklaşırken yabancı kökenli DEAŞ’lılar da ülkelerine dönmenin yolunu arıyor. Hürriyet, ocak ayı başında Bursa’da yakalanan Fransa vatandaşı DEAŞ mensuplarının ifadelerine ulaştı.
Hürriyet, Fransa tarafından uluslararası düzeyde aranırken Bursa’da yakalanan DEAŞ mensubu kadınların verdiği ifadelere ulaştı. İfadelerde Kırmızı Bülten ile aranan H.D.Z’nin ve Mavi Bülten ile aranan M.B’nin hem Suriye’ye giriş rotaları ve yöntemleri hem de Türkiye’ye geçtikten sonra yaptıkları var. Arapça, İspanyolca, İngilizce, Fransızca bilen 30 yaşındaki H.D.Z, ifadesinde şunları anlattı:
“Evin tek kızıyım. Eskiden tam bir trend takılırdım. Sonra kafayı dine taktım. 2008’te başörtüsü taktıktan sonra Fransa’da zulüm başladı. Irkçılık vardı. 2010’da havalimanında bakım onarım şefliği yapan Fas kökenli eşim ile evlendim. Paris’e taşındım. 2 çocuğum oldu. Arap Baharı patlayınca eşim hayır yapmak istedi, gönüllü yardım yapan derneklere katıldı.”
“2014’ün 12. ayında eşim, ben ve iki çocuğumuz pikapla Fransa’dan İtalya’ya, İtalya’dan gemiyle Yunanistan, Yunanistan’dan karayoluyla Türkiye üzerinden, Gaziantep’ten Suriye’ye girdik. Yardım amaçlı olduğu için girişte sorun yaşamadık. Sınırı geçince gerilla tipli insanlar bizi aldılar. ‘Burada kurallar farklı’ diyerek eşim ile beni ayırdılar. Özbek, Hollandalı ve Faslı 5 kadın ile birlikte Rakka’da bilmediğimiz bir eve götürüldük. 3 ay sonra eşim beni almaya geldi. ‘Fransa’ya dönelim’ dedim. ‘Dönersek bizi öldürürler’ dedi. Nisan 2016’da kocamın Şam’da öldüğünü duydum. DEAŞ bana 450 dolar şehadet pirimi ödedi.”
‘APTALLAŞTIRMA SÜRECİ’
Üniversiteyi İngiltere’de okuduğunu ve Fransa’da da iletişim masterı yaptığını anlatan F.T. ise İstanbul’a gezmeye geldiklerini, eşinin DEAŞ kontrolündeki bölgelerle ilgili izlettiği videolardan etkilendiğini belirterek şunları anlattı: “Eşime çok güveniyordum. ‘Suriye’ye gidelim’ dedi. Urfa’ya geldiğimizde eşim birileriyle telefonda görüştü. Bize o kadar güzel bir hayat sözü verdiler ki, hatta para bile vaat ettiler. Bir minibüs geldi bizi aldı. Sınırı yürüyerek geçtik. Bizi bir eve götürdüler. Evde kadınlara peçe verdiler. O evde bizi aptallaştırma süreci başladı. Dışarıyla tüm bağlarımızı kopardılar. Sonra tam bir kaos başladı. İdlib’te kocamın öldürüldüğünü duydum. Kimin öldürdüğünü bilmiyorum.”
Kocasının ölümünden sonra İdlib’de bir yıl kaldığını belirten F.T sonrasını şöyle anlattı: “Rusya’nın müdahale edeceğini duyduk. Kaçmaya karar verdim. Kaçakçılar bizi grup grup Türkiye sınırına kadar getirdi. Kurban Bayramı’nda Türkiye’ye geçtim. H.D.Z’nin verdiği numarayı aradım, Bursa’ya gelmemi söyledi. Onun yönlendirmesiyle beni almaya gelen bir taksiye bindim, Bursa’ya geldim. Taksi parası 800 dolar içindedir. Taksici beni Gemlik’te bir yere getirdi.”
İNTERNETTE YAZIŞIRKEN KARAR VERDİM
Fas kökenli Fransız M.B. (31) şunları söyledi: “2014’te Faceboo’ta E.E.H. ile tanıştım. Rakka hastanelerinde çalıştığını söyledi. 2014’te Brüksel’den İstanbul’a, oradan yine uçakla Urfa’ya geçtim. Suriye’de beni siyah bayrakları olan bir araç aldı. Türkiye’den çok sayıda kadının olduğu bir villaya götürdüler. E.E.H. eşiyle birlikte geldi, beni o evden aldı. ” Fransa’da özel güvenlik olarak çalışan biriyle Rakka’da evlendiğini anlatan M.B. şöyle devam etti: “Oğlum doğduktan sonra eşimle DEAŞ’tan kaçmak istedik. Fransız olmamız nedeniyle bizden çok para istediler. Eşim benden önce Afrin üzerinden geçmek için İdlib’den ayrıldı. Öldüğünü sanıyorum. Sınırı kaçakçının ayarladığı bir öncü genç ile 8 saat kadar yürüdükten sonra yaya olarak geçtim. Bursa’ya geldim.”
KAMYONLA TAHLİYE
Suriye’nin doğusundaki Deyrizor vilayetinde terör örgütü DEAŞ’ın elinde kalan tek belde olan Baguz’da Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) saldırıları sürerken, teslim olmayı kabul eden DEAŞ’lılar ve ailelerinin tahliyesi de devam ediyor. Fransız AFP ajansı dün en az 10 kamyonluk konvoy ile Baguz’dan çıkan bu insanları görüntüledi. Görüntülerde kamyon kasalarının arkasında oturan DEAŞ’lılar yer aldı. AFP’ye göre Baguz’da henüz teslim olmamış az sayıda silahlı DEAŞ’lı yarım kilometrekarelik bir alanda bekliyor. BM’ye göre beldede halen 200 kadar aile bulunuyor.