Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi'nde Gazi ve Şehit Yakınları Atama Töreni'nde konuştu. Hedefinde FETÖ'cüle vardı. FETÖ'den alınanların yakınlarını mağdur olarak görmediğini bir kez daha dile getiren Erdoğan, 'Eğer içlerinde yakın arkadaşlarım varsa onlara da sesleniyorum; sakın mağdur edebiyatı yapmayın dedi. ABD Başkanı Obama ile telefon görüşmesi yaptığını söyleyen Erdoğan, 'Şimdi El Bab’a ilerliyoruz. Ondan sonra Münbiç’e Rakka’ya yöneleceğiz' açıklamasını yaptı.
Konuşmasından satır başları:
FETÖ 15 Temmuz gecesi 246 vatandaşımızı şehit etti. 2194 vatandaşımız yaralandı. Milletimin kanını döktüler. Onlar ölmedi, onlar diri, onlar bizim aramızda. Buna böyle inanacağız. Askerimiz ve polisimiz, güvenlik görevlilerimiz ölürse şehit, kalırsa gazi olacağını bilerek gider. Arif Nihat Asya ne diyor; şehitler tepesi boş değil, toprağını bekliyor. Bizim ülkemizde şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmamıştır, bunu böyle bilesiniz. Üstelik bizim için asker demek sadece üniforma giymiş kişiden ibaret değildir. Bizim milletimize ordu millet derler. Çünkü erkeğiyle, kadınıyla gerektiğinde her türlü mücadeleyi verir. Milletimiz inancı, bayrağı, ülkesi için gerektiğinde ölümün üzerine koşarak gidebileceğini 15 Temmuz'da tüm dünyaya birkez daha gösterdi.
15 Temmuz gecesi sokaklarda organize gruplar yoktu. Darbe gecesi tüm sokaklarda tüm renkleriyle, tüm farklılıklarıyla milletimizin tamamı vardı. 15 Temmuz gecesinin zaferi milletimizindir. Ben o gece böyle bir milletin lideri olmaktan şeref duyuyorum. Şunu ispat ettiler; teknoloji her şey değildir. Sizin tanklarınız, toplarınız olsun ama yetmez. Bu millet gövdesini siper etti. Neticeyi de aldı. Şu külliyenin etrafında 29 şehidimiz, 36 gazimiz var. Özel harekatta 56 şehidimiz var. Polislerimiz aslanlar gibi şehit oldu. Acımasız oraya geldi alçaklar, bombaladılar. 16 yaşında şehit olan gençlerimiz var. Rabbim onlardan razı olsun.
Aramıza ayrılık sokanlara karşı şunu söyleyeceğiz; biz beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türkiye'yiz. Bunu söyleyeceğiz. Tabi şehitlerimizin ailelerini ziyaret ettiğimde öyle hatıralar dinliyorum ki tüylerim diken diken oluyor. Her ziyaretimde milletimin cesaretinin öyle rastgele olmadığını anlıyorum.
Muhalefetin 'ihmal' iddialarına yanıt
2028 kişinin atamasını bugün gerçekleştiriyoruz. Bunlardan 419'u 15 Temmuz gazisi veya yakınıdır. 67'si de 15 Temmuz şehidi yakınıdır. Kendilerine görev yerlerinde başarılar diliyorum. Bugünkü atamayla birlikte son 2 yılda Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yaptığımız atama sayısı 17 bin 74 kişiyi bulmuştur. Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlıklar yanında bizim sunduğumuz imkanların sözü bile edilemez. Bu sadece devlete, milletimin verdiği emanetin hak sahiplerine verilmesidir. Şehitlerimizin bütün yakınları devlete emanettir. Onları korumak, gözetmek bizim görevimizdir. Medyada ve muhalefet partileri içinde hala zaman zaman şehit yakınları ve gazilerin ihmal edildiğinde dair ithamlara cevap vermek üzere şunları söylemek istiyorum; devlet elbette geçmişten beri çalışmalar yapıyor. Biz başbakanlığım döneminde dağınıklık gösterilen bu çalışmaları Aile Bakanlığımızda topladık. Şehitlerimizin mirasçılarına ciddi miktarda nakdi tazminat ödeniyor. Emekliği aylığı bağlanıyor, 30 yıl üzerinden ikramiye veriliyor. Eğitime yardım yapılıyor, çeşitli vergilerde muaf tutuluyor.
Bunları burada ifade etmekten ben hicap duyuyorum. Bu ülkede hiç kimsenin açıkta kalmamasını, sağlık hizmetlerinden mahrum kalmamasını sağlamak hedefimizdir. Eğer 79 milyondan vatandaşlarımdan bir tanesi dahi devlet kapısından geri çevriliyorsa bunun vebali hepimize aittir.
'Bunlar sapık...'
15 Temmuz'u başarsaydılar bu darbeyi de pazarlamaya çalışacaklardı. Şimdi ne diyorlar, 'mağdurlar var', 'benim oğlum birşey yapmadı.' Kusura bakmayın gerçek mağdur olan şehidimin mağdurunu gözetmeyeceğim de, bu zemini hazırlayanlara mı mağdur gözüyle bakacağım? Bunlar bizim haremimize girdiler, haremimize. Anneyi evladından ayırdılar. Pensilvanya'dakinin kendilerine şah damarından daha yakın olduğunu söylediler. Bunlar sapık yahu sapık.
2010'dan itibaren bunlara karşı çıkmaya başladığımda, 17- 25 Aralık kumpasında dik durduğumda yanımda milletim vardı. Meydanlarda şunu söylüyordum; Bunların bankasına para yatırmayın. Bunların dershanelerinden çocuklarınızı çekin alın, okullarından çekin alın. Bakın size ücretsiz takviye dersleri başlatıyoruz, çocuklarınızı oraya verin demiştim. Devletin bankaları var, gelin oraya verin. Yok, bazıları evini, arabasını sattı o bankaya yatırdı. Şimdi toplanınca biz mağduruz. Ne mağduru ya? Sen arabanı, evini satacak oraya yatıracak kadar zekisin. Unutmayın hainlerin de zekisi var. Bunların üzerine çok gittiğimi haksızlık yaptığımı söylüyorlar. Sadece mileltim beni kayıtsız şartsız destekliyor.
Buradan dünyaya sesleniyorum; biz ihanet etmedik. Eğer ihanet etseydik, şahsımı ve ailemi öldürmeye gelenleri askerim yakaladılar. Onları orada öldürürlerdi, ama öldürmediler. Onları aldılar gözaltına, karakola oradan da yargının karşısına çıkardılar. Bu bizim asilliğimizden geliyor. Şimdi sormak lazım, 'bizim 246 şehidimiz var, o hainlerden kaç tane var?'
Şimdi haklı olarak benim vatandaşım ne diyor, idam, idam, idam diyor. Bazı Batılılar bize niye idam diyorsun diyor. Dedik ki egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir. Şu anda dünyanın büyük bir çoğunluğunda idam hala var. Daha geçen gün ABD'de tutuklanmış olan biri infaz edildi, idamı gerçekleştirildi. Siz eğer demokrasi diyorsanız burada konuşamazsınız siz darbeyi savunuyorsunuz ya.
15 Temmuz işgal girişimidir
15 Temmuz'un ülkede bir iç savaş gayesi taşıdığı açıktır. Çünkü bu ülkeyi az çok tanıyan herkes, milletin devleti bu alçaklara teslim etmeyeceğini bilir. İşte biz bunun için 15 Temmuz'u işgal girişimi olarak nitelendiriyoruz.
Kendi aralarındaki konuşmalarda ne diyorlardı, biliyor musunuz? 3-5 bomba atılınca, uçaklar uçmaya başlayınca ortada kimse kalmaz merak etmeyin. Meydana çıkınca kimsenin kalmayacağını zannedenler ortada 100 binleri, milyonları görünce şaşırdılar. Tankları görünce kaçacaklarını sanan insanlar, o tankların altından girip üstünden çıkınca tüm hesapları bozuldu.
Birileri diyor ki bu nasıl darbe. Bu sorunun cevabı basit, korkuyu unutmuş insanlara istediğiniz kadar mermi sıkın netice değişmez.
Mağdur edebiyatı yapmayın
Eğer benim yakın arkadaşlarım içinde de FETÖ'cü varsa, onlara da sesleniyorum; sakın bize mağdur edebiyatı yapmayın. Benim mağdur mazlumlarım var burada. Onun için kimse cezaevlerinde olanlar, şunlar, bunlar... Şimdi itirazlar geliyor hepsi aynı kalıptan çıkmış. Siz kimi aldatıyorsunuz ya?
Bugün benim Mehmedim yaz, kış demeden dağlarda mücadele sürdürüyorsa, biz buradan bir milim yeri kimseye kaptırmayız. Burada şehimizin kanı var. Başka devlet kabul etmiyoruz.
Emniyet teşkilatında çok ciddi bir değişim yapıldı, yeni atamalar yapıldı. Terörle mücadele artık çok farklı bir sürece giriyoruz.
Obama ile görüşme
Şimdi El Bab’a ilerliyoruz. Ondan sonra Münbiç’e Rakka’ya yöneleceğiz.
Dün akşam Sayın Obama ile uzun uzun görüşmemiz oldu. Bu görüşmede bu tür adımları atacağımızı kendisiyle paylaştık. PYD YPG gibi örgütlere ihtiyacımız yok. Gelin sizlerle beraber Rakka’dan DEAŞ’ı atalım dedik. Sincar’da bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Sincar yeni bir Kandil olma yolunda buna müsaade edemeyiz.
Telafer’de ne yazık ki Türkmen kardeşlerimizi ikiye bölündüler. Şimdi orada mezhepler noktasında çatışma var. Bırakın bu mezhep çatışmasını. Mezheplerin üzerinde İslam var. İslam’da birleşin.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İzmir için KRİTİK uyarı: Su seviyesi yüzde 10'ların altına inebilir!
EN SON HABER | Kayıp iş insanının cansız bedeni ormanda bulundu: Ortağı tutuklandı!
Henüz 17 yaşında 70 suçtan kaydı var: Defne Hakim 'Ah' ederek paylaştı!
SON DAKİKA | Abdulkadir Selvi yazdı: Yeni bir 'kara harekatı' yolda mı?
Yapay zeka destekli MR cihazı! İki kat daha fazla hastaya hizmet verecek