Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO'yu Suriye'ye çağırdı
Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO'yu hedef aldı, Suriye'ye çağırdı; "Ey NATO neredesin? Bu kadar mücadele veriyoruz, Türkiye NATO üyesi değil mi, neredesin? Afganistan'da çağırdın geldik, Somali'de çağırdın geldik, Balkanlar'da çağırdın geldik. Şimdi de ben çağırıyorum hadi bakalım Suriye'ye gel, niye gelmiyorsun?" dedi. Erdoğan konuşması sırasında bozkurt işareti yaparak birlik mesajı verdi.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin Mersin'deki kongresine katıldı. Kongrenin yapıldığı salona girmeden önce dışarıda toplanan kalabalığa hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin'e yönelik "Zeytin Dalı Harekatı" değinerek şunları söyledi: "Şu an itibarıyla yaklaşık 850 kilometrekare bizim kontrolümüz altında. Hedef, 2 bin kilometrekareyi kontrolümüz altına almak. Gerisi gün ola harman ola. Ona da devam edeceğiz. Onun da hesabını ayrıca yapıyoruz. Niye? Bizim derdimiz topraklar değil, bizim derdimiz oradaki teröristlerin temizlenmesi. Nerede terörist varsa biz oradayız."
FETÖ'yü hedef aldı
Erdoğan, buradaki konuşmasında daha önce dile getirdiği "Sefer görev emri"ni bir kez daha hatırlattı. Erdoğan, "Reis bizi Afrin'e götür" sloganları üzerine "Sefer görev emri geldiği zaman önce ben sonra hep beraber gideceğiz. Çünkü biz şehadete inanıyoruz" dedi.
TSK'dan Zeytin Dalı Harekatı açıklaması
'Afrin'e doğru ilerliyoruz'
Erdoğan, "Afrin'deki ilerleyişimiz devam ediyor. Teröristlerden 3195'i bu sabah itibarıyla etkisiz hale getirilmişti. Herhalde şimdi çok daha ilerlemiş vaziyette. Ve Afrin'e doğru ilerliyoruz. Burada bir terör koridoru oluşturmak istediler" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Afrin'e girdik, giriyoruz
Afrin'de TSK ve ÖSO iki köyü daha temizledi
Toplananlara hitabında FETÖ'yü de hedef alan Erdoğan, "Birisi kaçmış gitmiş Pensilvanya'ya, öbürü gitmiş Almanya'ya, öbürü Hollanda, öbürü şurada, öbürü burada... Nereye giderseniz gidin, siz kaçacaksınız, biz kovalayacağız" dedi.
'Bozkurt işareti yaptı'
Erdoğan, konuşmasında terörle mücadele konusunda kararlı olduklarını belirtip, "Tek millet, tek bayrak , tek devlet, tek vatan" dediği sırada önce "bozkurt" işareti yaptı. Ardından da 'rabia' işareti yaptı. Erdoğan, Afrin harekatıyla ilgili olarak, "İlerleyişimiz devam ediyor, sınırımızda terör koridoruna müsaade etmeyeceğiz, güvenlik güçlerimiz gereğini yapıyor" ifadelerini kullandı.
Kogrede konuştu
Erdoğan daha sonra kongre salonuna geçti. Konuşmasının başında partililerinden 2019 seçimi için "çalmadık kapı bırakmama" çağrısı yapan Erdoğan'ın kongredeki konuşması satırbaşlarıyla şöyle:
'Odalarına girilmezdi, doğru dürüst tuvaletleri yoktu'
"Ülkemizin diğer 80 vilayetiyle birlikte Mersin'i de kalkındırmak için çok büyük yatırımlar yaptık. Sadece kamu kuruluşları eliyle Mersin'e yaptığımız yatırım tutarı 27 katrilyon. Eğitimde 4 bin 500'e yakın yeni derslik, 5 bin 500'ün üzerinde yatak kapasiteli yüksek öğretim yurtları kazandırdık. Sporda şehrimizi 25 bin kişilik stadyumun da aralarında olduğu 27 tesisle donattık. Sağlıkta 13'ü hastane olmak üzere şehir genelinde 35 tesisi hizmete açtık. Hatırlayın geçen yıl açılışını yaptığım 1300 yataklı Mersin Şehir Hastanesi ülkemizin en modern tesislerinden biridir. Nereden nereye... Odalarına girilmezdi, doğru dürüst tuvaletleri yoktu. O hastaneler gitti, bizim bu şehir hastanesi geldi. Bunlarla kalmıyoruz, tüm ilçelerimize yeni sağlık tesisleri kazandırmanın hazırlıkları içindeyiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Merkez kuşatıldı, her an girebiliriz
'Er veya geç anlayacaklar'
Er veya geç dünyanın 5'ten büyük olduğunu bugün anlamayanlar anlayacaklar, hiç endişeniz olmasın.
Mersin'in 279 kilometre bölünmüş yolu vardı, üzerine bir o kadar daha bölünmüş yol ekledik. Halen 18 bölünmüş yol projesi de sürüyor. 5 katrilyon liranın üzerinde bütçesi olan dev bir proje şu anda hayatta. Tamamlanan kısımlarını etap etap hizmete alıyoruz. Tamamı 2021 yılında hizmete girmiş olacak.
'Ayrılmadık ayrı koymayın'
(Mersin yanında' tezahüratları üzerine) Ben de sizin yanınızdayım, ayrılmadık, ayrı koymayın yahu.
Antalya ile Mersin arasında hızlı ve güvenli bir ulaşım sağlayacak bu projenin hem turizm hem ticaret bakımından şehrimize ayrı bir dinamik getireceğine inanıyorum. Mersin'i kuzeyden Ankara ve İstanbul'da, doğudan Adana, Osmaniye, Gaziantep hattına bağlayacak hızlı tren hattı etap etap inşa ediliyor. Konya'ya kadar olan bölümünün 3.5 milyar lira, Gaziantep'e kadar olan bölümünün de 4 milyar liraya yakın olan maliyeti, bu projenin tamamlanmasıyla Mersin'in önünde yepyeni bir dönem açacaktır. Bu yatırımların hepsi Mersin'e, Mersinliye geliyor. Niğde, Kayseri'ye giden tren yolunun elektrik ve sinyalizasyonunu yenileyerek burayı da ticari taşımacılıkta önemli bir hatta dönüştürüyoruz.
Afrin'deki Meryemeyn Köyü bombalandı
Hizmetleri anlattı
Çukurova bölgesel havalimanını yap-işlet-devret modeliyle inşa etmek istemiştik ama olmadı. Şimdi kamu eliyle yapıyoruz. Alt yapıyla ilgili işler hızla devam ediyor, üst yapıyla ilgili ihale de önümüzdeki haftalar da yapılmak suretiyle hızla devam edip seçime kadar yetiştirmenin gayreti içindeyiz.
Alaköprü Barajı, Kıbrıs'a su sağlamanın yanında burada da 84 bin hektara yakın arazimizi de sulayacak. Şu ana kadar 12 bin dekarı sulamaya açıldı, kalanıyla ilgili çalışmalar sürüyor.
'Reis bizi Afrin'e götür' diyenlere yanıt
(Reis bizi Afrin'e götür tezahüratları' üzerine) Biraz sabır. İhtiyaç olduğu anda önce ben yola çıkacağım. Size de çağrıyı yapacağım. 15 Temmuz'da bunu yaptık mı? Sizlere çağrıyı yaptım, dökülün sokaklara dedim. Sizler meydanlara döküldünüz F-16'lar, tanklar, toplar hepsi hikaye... Bu FETÖ denilen haine ve onun takımına Türkiye'yi mezar ettiniz. Şu anda da inşallah böyle bir durum olduğunda önce şahsım yola çıkacak, ondan sonra size de 'Beraber yürüyeceğiz bu yolda' dedik; beraber yürüyeceğiz.
'Ah Bay Kemal ah... Sen hesap uzmanı olarak kalmışsın'
Çiftçilerimize 15 yılda ödenen para yaklaşık 15 katrilyon. Tüm bu hizmetleri tabii Bay Kemal duymuyor. Kulağı var ama duymuyor. 'Çiftçileri aç bıraktınız' diyor. Eline diline dursun. Hesap ortada, rakamlar ortada. Bu topraklar neyle sulanıyor, bu çiftçiye bu paralar nereden ödeniyor? Ah Bay Kemal ah... Sen hesap uzmanı olarak kalmışsın, daha ileri gidememişsin. Zaten hastaneleri çökerttin. SSK hastanelerinin senin döneminde ne hale geldiğini rahmetli Savaş Ay çok iyi anlatıyordu.
Mersin'deki kurtuluş mücadelesine değindi
Mersin 1. Dünya Savaşı'nda işgale uğramış bir şehir olarak özgürlüğün kıymetini çok iyi bilir. 1918 yılında Mersin limanına yanaşan düşman filikasının oradaki görevlilere uzattığı zarfın içindeki notta 'Şehre asker çıkartılacağı ama idareye karışılmayacağız, işgalin geçici olduğu' yazıyordu. Kısa bir süre sonra ilk gelen işgalciler yerlerini başka işgalcilere bırakarak çekilirken, Mersin halkı istiklal için çoktan örgütlenmeye başlamıştı. Mersin'in hemen her ilçesinde kurulan Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri vasıtasıyla düşmana yönelik mukavemet hızlandırıldı.1921 anlaşmasına kadar şehrin her yerinde çok önemli mücadeleler verildi. 3 Ocak 1922'de bir Türk alayı şehre girdiğinde Mersinliler çoktan işi bitirmişti. Bu vesileyle bir kez daha 97. kurtuluş yıl dönümünüzü tebrik ediyorum. Dün bu toprakları düşmana dar eden Mersinliler yine ülkemizin istiklali ve istikbali için en önde mücadele ediyorlar. Terörle mücadele için ülkemiz içinde ve dışında görev yapan kahramanlarımız arasında yer alan Mersinli kardeşlerimizin kahramanlığını takdirle takip ediyoruz. Görünen o ki Mersin'in anaları evlatlarını sadece balla değil, bayrak, vatan, ezan sevgisiyle de yoğuruyor. Mersin'in anneleri sadece evlat değil aynı zamanda birer aslan parçası da doğuruyor.
'Afrin'e girdik, giriyoruz'
Şu an itibarıyla etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 213 oldu. Mehmetçiğimiz Afrin'e ilerliyor. İnşallah Afrin'e girdik, giriyoruz. Bu kahramanlarımız daha önce bölücü terör örgütü mensuplarına gizlendikleri dağları dar etmişlerdi. Bu kahramanlarımız hendek eylemlerinde teröristleri kazdıkları çukurlara gömmüşlerdi. Bu kahramanlarımız Fırat Kalkanı Harekatı'nda Cerablus'tan El Bab ve Rai'ye kadar olan bölgeyi DEAŞ'lılara mezar etmişti. Şu anda 140 bin kişi oraya geri döndü. Burada da 2 bin kilometrekarelik bir alan var. Bu süreç bitince inşallah orada yaşayan kardeşlerimiz topraklarına geri dönecekler.
'Askerimizle iftihar ediyoruz'
Kahraman evlatlarımız şimdi de Afrin bölgesindeki Zeytin Dalı Harekatı'nda yine destan yazıyorlar. Şu ana kadar 900 kilometrekareye varan alan teröristlerden temizlendi. Güvenlik güçlerimiz arkasında kim olursa olsun, hangi silahla teçhiz edilirse edilsin, bayrağı ve ezanı söz konusu edildiğinde karşısına çıkanı nasıl yok ettiğini ortaya koydu. Askerimizle iftihar ediyoruz. Rabbim tüm güvenlik güçlerimizi, tüm evlatlarımızı korusun, esirgesin, yardımcısı olsun.
'Tek amacımız terör örgütünü Suriye topraklarından söküp atmak'
Bizim Suriye'de tek bir amacımız var. O da, sınırlarımız boyunca terör örgütünü Suriye topraklarından söküp atmak. Böylece kendi güvenliğimizi temin etmek yanında yıllardır mağdur ve mazlum durumda olan Suriyeli kardeşlerimizin de yurtlarına dönebilmesini sağlamaktır. Türkiye tarihinde sömürge ayıbı olmayan, işgal lekesi bulunmayan tek ülkedir. Bana isim verdirtmesinler. Biz bu işgal güçlerini çok iyi biliriz, çok iyi tanırız. Biz sadece hem kendimiz hem de dostlarımız için güveli ve müreffeh bir gelecek istiyoruz. Terör örgütünün ve onu destekleyenlerin neyi amaçladığını da çok iyi biliyoruz. Onun için üzerine gidiyoruz ve gideceğiz. Ama kimse bize yanlış bakmasın, eğer bize yanlış bakarlarsa o zaman iki parmağımız bunların iki gözünde olur. Bunu da iyi bilecekler. Bu PYD denilenler zannettiler ki, 'En doğudan başlayıp en doğuya kadar ilerleyelim. Türkiye sadece izler'. Geç o işi. O senin dediğin eskide kaldı, bugün başka bir Türkiye var.
'Vicdanımızı, ahlakımızı rafa kaldırsak Afrin'i ele geçirmek 3 günlük işti'
Tek bir masum bile maddi, manevi zarar görmesin diye kendi askerlerimizin hayatını riske atarken, teröristler çocukları, kadınları, sivilleri katletmekten çekinmiyor. Hep söylüyorum, bir kez daha tekrarlıyorum; eğer biz teröristler ve Suriye'de yaptıklarını gördüğümüz kimi ülkeler gibi, vicdanımızı, ahlakımızı rafa kaldırsak Afrin'i ele geçirmek 3 günlük işti. Ama biz çok hassasız. Suriye'de Humus'un, Halep'in, Şam'ın, kenar mahallelerinin, Dera'nın, Hama'nın, İdlib'in nasıl yerle yeksan edildiğini gayet iyi biliyoruz. Acımasız yaptılar. Varil bombalarını nasıl indirdiklerini biliyoruz. Irak'ta Bağdat'ın, Felluce'nin ve daha nice şehirlerin nasıl hoyratça enkaza çevrildiğini çok iyi biliyoruz. Daha da ötesi bu şehirlerdeki yıkımın ve can kayıplarının öyle sadece çatışmayla açıklanamayacağının, bunun ötesinde kasıtlar olduğunun çok iyi farkındayız. Ama biz onlar gibi olmadık olmayacağız. Biz hem dinimiz, hem de kültürümüz gereği yıkmanın, yok etmenin peşine düşmedik, düşemeyiz.
Millet olarak tarihimiz boyunca hep kuruluşun, dirilişin, yaşatmanın peşinde koştuk. Bugün de aynısını yapıyoruz. Cerablus'u, El Rai'yi, El Bab'ı nasıl temizledikten sonra eğitimden sağlığa tüm alt yapı hizmetiyle ayağa kaldırmışsak Afrin'i de aynısı yapacağız. Ardından teröristlerden arındırdıktan sonra Münbiç, Ayn el Arab, Tel Abyad, Rasulayn, Kamışlı buraları da teröristlerden temizleyeceğiz. Çünkü biz işgale değil, bizden el aman isteyen kardeşlerimizi terör örgütlerinden kurtarmaya ve kendilerine aydınlık bir gelecek kurmalarına yardımcı olmaya gidiyoruz. Amacımıza ulaştığımızda da asla oralarda kalmayacak sınırlarımızın güvenliğini sağlama alarak kendi topraklarımıza döneceğiz.
NATO'yu eleştirdi; Suriye'de yardıma çağırdı
Dünyada gerçekten insan hakları peşinde olan, terörizme karşı samimi duruş sergileyen hangi kuruluş varsa, yürüttüğü mücadelede Türkiye'nin yanında olmak zorundadır. Buradan sesleniyorum, ey NATO neredesin? Bu kadar mücadele veriyoruz, Türkiye NATO üyesi değil mi, neredesin? Afganistan'da hemen NATO üyesi ülkeleri oraya davet ettin, peki Suriye'de? Suriye'de NATO üyesi olan ülkeler aslıda kudretleri yetse kalkacaklar açık net karşımıza dikilecekler. Fakat Türkiye'nin dik durduğunu görünce buna cüret edemiyorlar. Bizim isteğimiz şuydu: Afganistan'da çağırdın geldik, Somali'de çağırdın geldik, Balkanlar'da çağırdın geldik. Şimdi de ben çağırıyorum hadi bakalım Suriye'ye gel, niye gelmiyorsun? 911 kilometre sınırları olan Türkiye şu anda tehdit altında neden gelmiyorsun? Adil davranın adil... Sadece kuru kelamlar bizi doyurmuyor, bunlara da inanmıyoruz artık. Samimi olun, dürüst olun, üzerinize düşeni yerine getirin.
PYD ve YPG'ye desteklerini eleştirdi
Bu konuda çok dertliyiz. Lafa geldi mi insan hakları konusunda mangalda kül bırakmayanlar, bölücü örgütün ihlalleri karşısında dut yemiş bülbüle dönüyorlar. Lafa geldiğinde çatışma bölgelerindeki kadınların, çocukların, sivillerin hakları diye ortalığı inletenler, Suriye'de, Irak'ta gözleri görmez, kulakları duymaz hale geliyorlar. Çünkü bunların hiçbirinin derdi, ağızlarından dökülen kelimeler, kavramlar, değerler değildir. Bunların tek derdi parıltılı ambalajlar içinde kendi çıkarlarını korumak, her şeyi bu uğurda kullanmaktır. Bunların tek derdi coğrafyamızın petrolü, gazı, yer altı ve yer üstü kaynaklarıdır. Bunun için teröristleri dahi kullanmaktan çekinmemişlerdir. Türkiye'yi yıllardır DEAŞ'a karşı yeterince iyi mücadele etmemekle suçlayanlar, tüm çabamıza rağmen kendi ülkelerinden bu örgüte giden on binlerce kişiye hiçbir engel çıkarmamışlardır. Kendi ülkelerinin pasaportuyla ülkemize gelip buradan başka yerlere gidenlerin hesabını bizden sormaya kalkanlar şimdi PYD ve YPG'ye katılmak için gelenler konusunda da aynısını yapıyorlar. Suriye'den kalkan tabutların üzerindeki o paçavralar, terörle mücadele konusundaki riyakarlığın canlı birer ispatıdır.
Teröre destek veren ülkelere uyarı: 'En büyük zararı siz görürsünüz'
Her ne kadar en tepelerindeki yöneticiler bizimle konuştuklarında aksini söylüyor olsa da diğer her seviyede alenen ve resmen terör örgütünün yanında yer alan devletler vra. Bu vahim durum dünyamızı hiçbir ülkenin terör örgütüyle ilişkilerinden dolayı sorgulanamayacağı, yaptırıma tabi tutulamayacağı bir tehlikeye doğru sürüklüyor. Hiç kimsenin şüphesi olmasın bu felaketten en büyük zararı, şu anda terör örgütleriyle al takke ver külah ilişkisi içinde olanlar görecektir. Çünkü bölgemizdeki devletler başta olmak üzere siyasi ve ekonomik güçsüz ülkelerin başları zaten yeterince derttedir, diğerleri ise bu konuda hem talimsiz, hem hazırlıksızdır. En küçük bir hadisenin dahi çok büyük kaosa yol açtığı bu ülkelerin terörün gerçek yüzüyle muhatap olduklarında düşecekleri durumu düşünmek dahi istemiyoruz."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı
22 Kasım 2024 cuma namazı vakti saat kaçta? Diyanet İstanbul, Ankara, İzmir cuma saati, öğle ezanı vakti
Ağaca çarpan otomobil ikiye bölündü, sürücü olay yerinde can verdi
'Turuncu' uyarı verilmişti: Sağanak yağış olumsuz etkiledi... İşyerleri sular altında!
SON DAKİKA... 18 gün sonra cansız bedeni bulunmuştu! Rojin Kabaiş'in babası: Otopsi raporunda 'suda boğulma' yok!