Can Yücel'in mezarına saldıranlara beraat
Şair Can Yücel'in Datça'daki anıt mezarına saldırıp, balyozla parçaladıkları iddiasıyla 4 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan iki kişi, beraat etti.
Şair Can Yücel'in Datça Belediye Mezarlığı'ndaki anıt mezarı 19 Ağustos 2011'de, balyozla parçalanmıştı. Saldırının ardından polis, Ş.K'yı gözaltına aldı. Ş.K., ifadesinde, olay günü babası İdris Keleş ve kuzeni Erdi Temel'in mezarları yanındaki Can Yücel'in anıt mezarında içki içilmesine sinirlenip, bu nedenle kırmaya gittiğini anlatmıştı. Ş.K, ifadesinde saldırıyı amcası T.K ile birlikte yaptıklarını anlattı. Bunun üzerine T.K. da gözaltına alındı.
Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan amca-yeğen hakkında "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" suçlamasıyla dava açıldı. Serbest kalmasının ardından askere giden Ş.K., talimatla alınan ifadesinde, polisteki ifadesini baskı altında verdiğini ileri sürdü.
Datça Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen karar duruşmasına tutuksuz sanıklar T.K. ve Ş.K. katılmadı. Savunma ve müdahil avukatları son beyanlarında bulundu. Sanık T.K'nin avukatı Çetin Sargın, Can Yücel'in mezarına yapılan saldırının ardından polisin dosyayı kapatmak üzere kötü bir senaryo yazarak, müvekkilinden suçlu yaratma yoluna gittiğini ileri sürdü. Avukat Sargın, şunları söyledi:
"Telefon kayıtları ve keşif sonuçlarından mezarlığın yoldan görülmediği anlaşılmaktadır. Sanık Ş.K., olaydan bir hafta sonra baskı altında suçu amcasının işlediğini söylemiştir. Daha sonra mahkemedeki özgür iradesi ile verdiği ifadesinde amcasına iftira attığını beyan etmiştir. Mahkemelerde, 'Atatürk'ü ben öldürdüm' şeklinde baskı altında ifade veren kişilere de rastlanılmıştır. Müvekkilimin beraatını talep ediyordum."
Müdahil avukatı Cihat Uzar ise, sanıklardan Ş.K'nin baskı altında ifade verdiğine dair hiçbir kanıt bulunmadığını belirterek, "Sanık, özgür iradesi ile ifade vermiştir. Olay birden fazla kişi tarafından gerçekleştirilmiştir. Datça'ya bir haftalığına gelen 'Muhammet' isimli bir kişinin, ifadesinde, mezarı kırmak için gittiğini söyleyen sanık Ş.K.'ye aracını vermesi, hayatın doğal akışına aykırıdır. Kanaatimizce, araçtan mezarlığın görülmemesi çok önemli değildir. Olayı birden fazla kişinin gerçekleştirdiği gözönüne alındığında, 'Muhammet' isimli kişinin bile aynı araçta olduğunu düşünüyoruz. Sanıkların cezalandırılmalarını talep ediyoruz" diye konuştu.
Avukatların savunmalarının ardından mahkeme, huzurdaki ifadelerinde suçlamaları kabul etmeyen sanıklar Ş.K. ve amcası T.K'nin kanıt yetersizliğinden beraatine karar verdi.
Duruşma çıkışında müdahil avukatı Cihat Uzar, temyize gideceklerini belirterek, kararın temyizden dönmesini umut ettiklerini söyledi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!
Bu Kaçıncı? Fenomenin 'Estetik' Ölümü Sonrası Aynı Soru Gündemde: Her Estetik Güvenli Mi?