Can Gürkan'ın tahliye talebi mahkemeyi karıştırdı

Soma Davası'nın bugünkü duruşmasında Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ın tahliyesi istendi. Bu talebe madenci yakınları büyük tepki gösterdi. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Soma davası, tutuklu ve tutuksuz 19 sanığa yeni avukatlar bulunması ve onların da dosyayı incelemeleri için 18 Ağustos tarihine ertelendi.

Haberin Devamı

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasının ikinci oturumuna, tutuklu sanıklar Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, genel müdür Ramazan Doğru, işletme müdürü Akın Çelik, teknik müdür İsmail Adalı, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık ve Mehmet Ali Günay Çelik, 37 tutuksuz sanıktan 33'ü ile mağdur aileleri ve sanıkların avukatları katıldı.

Sanıklar, müştekiler ve avukatlarının kimlik tespitinin yapılmasıyla başlayan oturumda mahkeme başkanı Aytaç Ballı, sanık avukatlarından 5'inin mahkeme heyetine tüm müdafiliklerden istifasını, bazılarının ise çıkar çatışması yaşanması nedeniyle birden fazla sanığın savunmasını yürütemeyeceklerinden bazı müvekkillerinin müdafiliğinden çekilme taleplerini ilettiklerini bildirdi. Müdafilik yapan 5 avukatın istifası ve menfaat çatışmasından çekilmeler dolayısıyla avukatsız kalan tutuklu sanıklar Hilmi Kazık ve Yasin Kurnaz ile tutuksuz sanıklar Ergün Yılmaz, Harun Güneş, Serdar Günay, Soner Günay, Serhat Dinç, Coşkun Derici, Mehmet Uçkun ve Uğur Karabulut, yeni avukat tayin edebilmeleri için makul süre verilmesini talep etti.

Sanıkların taleplerine ve tutuklu sanıkların durumuna ilişkin mütalaası sorulan cumhuriyet savcısı Koray Keskin, süre talebinin kabulü ile tutuklu sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesinin devam etmesi ve üzerilerine atılı suçun katalog suçlar arasında yer alması nedeniyle tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.

"Neden tutukluyum bilmiyorum"

Mahkeme başkanının talepleri olup olmadığını sorduğu tutuklu sanıklardan Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, bilirkişi raporunda ve savcılık iddianamesinde, "ocakta yangın olduğunun bilinmesine rağmen gereken önlemleri almadığı" suçlamasının tarafına yöneltildiğini, ancak kendine ocakta yangın olduğu bildirimi yapıldığına ilişkin yazılı bir delil ve tanık beyanı bulunmadığına işaret etti.

Bu nedenle tutukluğunun neden devam ettiğini bilmediğini ifade eden Gürkan, tahliyesini, eğer tutukluluk halinin devamına karar verilecekse de kuvvetli suç şüphesinin gerekçesinin detaylarıyla açıklanmasını ve buna ilişkin ek savunma yapma talebinde bulundu.

"Tutukluluk kararı vicdanımı sızlatıyor"

Gürkan'ın avukatlarından Kadir Çekin de bilirkişi raporunda illiyet bağı kurulmadan, müvekkili Can Gürkan'a, sırf yönetim kurulu başkanı olduğu için kusur atfedildiğini ileri sürerek, bunu haklı çıkarır tek bir Yargıtay kararı bulunmadığını söyledi.

TBMM Araştırma Komisyonu'nun raporunda "kazanın önceden öngörülemeyen gaz drenajı sonucu meydana geldiği" tespiti bulunduğunu ama buna itibar edilemeyerek müvekkilinin tutukluluk halinin devam ettirildiğini dile getiren Çekin, "Bu rapora niye itibar edilmediğinin gerekçesi açıklanmalı. Kamuoyu baskısıyla kolaya gidilip, sanıkların tutukluluklarının devamı isteniyor" dedi.

Çekin, illiyet bağı kurulmadan müvekkilinin sorumlu tutulup tutukluluğunun devam ettirilmesinin hukukla bağdaşmadığını ifade ederek, "Müvekkilim hakkında bu şekilde verilen tutukluluk kararı karşısında bir hukukçu olarak vicdanım sızlıyor" ifadesini kullandı.

Avukat Çekin'in bu ifadesi, salondaki madenci yakınlarının tepkisini çekti.

Mahkeme başkanı Balcı, uzun süre salonu sükunete davet etti. Madenci ailelerinin nispeten yatışmasının ardından savunmasına devam eden Çekin, müvekkili Can Gürkan'ın bihakkın tahliyesini ya da adli kontrol
şartıyla salıverilmesini talep etti.

Can Gürkan'ın avukatlarından Abdurrahman Gök de TBMM Araştırma Komisyonu ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığının raporlarına göre olayda kusur değil en fazla taksir durumunun söz konusu olduğunu savundu.

Suçluların tespiti ve cezalandırılmasını kendilerinin de istediğini vurgulayan Gök, ancak mevcut raporlar doğrultusunda, tüm sanıkların tutuksuz yargılanması gerektiğini ileri sürdü.

Salon ayağa kalktı

Yapılan tahliye talepleri ve kullanılan ifadelere, duruşma salonundaki madenci ailelerinin tamamına yakını ayağa kalkıp bağırarak tepki gösterdi.

Mahkeme başkanı Balcı, tepkiler devam ederken taleplere ilişkin heyet olarak karar almak üzere oturuma ara verdi.

Verilen arada, bir madenci yakını salon dışına çıkartılan sanıklara tepki göstererek, sanık için ayrılan bölüme geçmeye çalıştı. Madenci yakını, diğer izleyiciler ve görevliler tarafından sakinleştirildi.

Bir madenci yakını da salon dışında baygınlık geçirdi.

Duruşmaya 18 Ağustos'ta devam edilecek

Mahkeme heyeti, yarım saatlik aranın ardından istifa ve çekilme nedeniyle avukatı bulunmayan sanıkların kendilerine yeni avukat tayin etmeleri için süre talebinin kabul edilerek, duruşmaya 18 Ağustos'a kadar ara verilmesine karar verildi.

Tutuklu sanıkların, bilirkişi raporları, soruşturma aşamasında alınan tanık ifadelerine dayanarak üzerilerine atılı suça ilişkin kuvvetli şüphe bulunması, katalog suçlar arasında yer alması ve tutukluluk kararının ölçülü olması nedeniyle mevcut hallerinin devamına karar veren mahkeme heyeti, ayrıca askerde olması nedeniyle ifadesi alınamayan Erdem Canbaz'ın bir sonraki oturuma zorla getirilmesine hükmetti.