Hep gülen yüzüyle hatırlayacağım
Abla Akbaş, kardeşini morgda görmek istememiş. Baba Salim Akbaş teşhis etmiş cenazeyi. Selin Akbaş bunun nedenini şöyle anlatıyor: "Berkay'ın canlı halini hatırlamak istiyorum. Uzun saçını arkadan bağlamış, yüzü güler halde... Şimdi Ankara'da Berkay'la birlikte yaşadığımız eve dönmeyeceğim. Annemin psikolojisi buna hiç uygun değil. Başka bir yere geçeceğiz. Diyorum ki hayatımda o kadar çok gereksiz şeyleri takmışım ki... Öyle ufacık şeyler için üzülmüşüm ki... Ama bu acıların en büyüğü imiş. Şimdi annemin bana ihtiyacı var. Ben olmasam bitirirdi kendini. Söz verdim ona, iyi olacağım, güçlü duracağım diye. Annemden de benim yanımda güç olmasını istedim." İstanbul için çok heyecanlıydıBerkay'ın Dolmabahçe'deki patlamadan bir gün önce cuma günü, iki ay boyunca hazırlandığı önemli ve zor bir sınava girdiğini anlatan Selin Akbaş, kardeşiyle son günlerini şöyle anlattı:
İki ayrı taksiye binmişler
"İstanbul'a 8 sınıf arkadaşıyla birlikte, ailesi olmadan ilk kez gidecek ve iki gün kalacaklardı. Daha önce de 3 kez planlamış ve ertelemişlerdi. Bu kez gidebileceği için çok heyecanlıydı. Benden İstanbul'da gidebilecekleri yerlerin listesini istedi" dedi. Berkay sınavdan çıkıp eve gelerek valizini hazırlamış. Odasında ders çalışan ablası ve annesini öperek vedalaşmış. Abla Akbaş, "İçime sinmedi, son bir kez daha göreyim dedim. İçime doğmuş. Odamdan çıktım, kapıya koştum. Berkay'a 'Bak ben geldim, benimle de vedalaş' dedim. Bir alt kata inmişti. Çıktı, öptü beni, sarıldı. Cumartesi günü de telefonla konuştuk. Aslında telefon görüşmesinde bana Anadolu yakasında kalacağını söylemişti. Demek ki arada fikir değiştirdiler." Berkay ile arkadaşları iki ayrı taksiye binmişti. Berkay'ın içinde olduğu taksi Vodafone Arena'nın yanından geçerken bomba patladı. Diğer taksideki arkadaşlarından biri anneyi arayarak haber verdi. Bu arada aile telefonla Berkay'a ulaşmaya çalışıyordu. Selin Akbaş, "Arkadaşı Berkay'ın ağır yaralı olduğunu söyledi. Hastaneleri aratarak bulmaya çalıştık. O gece korkunçtu. Bir türlü bulamadık nerede olduğunu. Ulaşamadıkça içten içe durumu anladık. Ama kabul etmek istemedik. Berkay nerede olsa bize 'iyiyim' diye haber verirdi mutlaka" dedi.