Berkin Elvan'ın ailesinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 1 Euro'luk dava
Gezi Parkı eylemleri sırasında gaz fişeği nedeniyle yaşamını yitiren 14 yaşındaki Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan ve babası Sami Elvan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında 1 Euro'luk manevi tazminat davası açtı.
Gezi Parkı eylemleri sırasında 16 Haziran 2013'te Okmeydanı'nda başından biber gazı fişeği ile vurulan ve 269 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın annesi ve babası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında dava açtı. Dava dilekçesi İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde kayıt altına girdi. 1 Euro'luk manevi tazminat istemiyle açılan davanın dilekçesinde, Erdoğan'ın başbakan sıfatıyla verdiği talimatların şiddetin nedeni olduğu belirtilerek, Gezi Parkı eylemleri sırasında binlerce kişinin yaralandığı, yüzlerce kişinin sakat kaldığı ve çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği hatırlatıldı.
Berkin Elvan'ın da 16 Haziran'da Okmeydanı'nda biber gazı fişeği ile vurulmasının anlatıldığı dava dilekçesinde, "Gaz fişeği sebebiyle almış olduğu darbe sonucunda kafatası kırılarak beyin kanaması geçiren Berkin Elvan, 269 gün yoğun bakımda yaşam mücadelesi vermiştir. Berkin Elvan 1999 yılının Ocak ayında dünyaya gelmiştir. Kafasından vurulduğu gün henüz on dört yaşındadır. On beş yaşına girdiğinde yaşam mücadelesi vermektedir. On beş yaşını bitirmeden 11 Mart 2014 tarihinde yaşamını yitirmiştir" denildi.
Yavuz Bingöl'e beş kuruşluk tazminat davası
"Soruşturma sürüyor, dava açılmadı"
Elvan'ın öldürülmesine ilişkin soruşturmanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hala devam ettiğinin hatırlatıldığı dava dilekçesinde, sorumlular hakkında hala bir dava açılmadığı belirtildi.
"Onur kırıcı beyanlarda bulundu"
Siyasi iktidarın, oğulları Berkin Elvan'ın ölümünün ardından propaganda yaptığını iddia eden ailesi, Erdoğan'ı da gerek cumhurbaşkanı gerekse başbakan sıfatı ile oğulları hakkında birçok hakaret, isnat ve onur kırıcı beyanda bulunmakla suçladı. Dava dilekçesinde Erdoğan'ın konuşmalarından örneklere de yer verildi. Dilekçede Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik şu suçlamada bulunuldu: "Binlerce kişiye hitaben yaptığı bu konuşmada müvekkillerin hayatını kaybeden çocukları Berkin için açıkça terörist demiş, gerçeğe aykırı bir şekilde, vurulduğunda yüzünde poşu elinde sapan demir bilye olduğunu müşteki Gülsüm Elvan'ın mezara demir bilye attığını söyleyerek, taraftarlarını Berkin'e, annesine ve Berkin'in cenazesine katılan milyonlara karşı kin ve düşmanlığa tahrik etmiş, evladını kaybetmiş bir anneyi yuhalatmıştır. Berkin'i katledenlerin yargılanmasını talep edenleri hedef göstermiş ve Berkin'in hatırasına da hakaret etmiştir. Masumiyet karinesi ihlal edilmiş, ölmüş bir çocuğa ilgili suç uydurulmuştur. Ülkedeki çocuklar arasında ayrımcılık da yapılmıştır."
Erdoğan'dan Berkin Elvan yorumu
Berkin Elvan'ın babasından Erdoğan'a çağrı
O sözleri sıralandı
Dilekçede Erdoğan'ın şu konuşmalarına da yer verildi:
14 Mart 2014'te Gaziantep mitingi
"Geçenlerde İstanbul'da bir cenaze yaşandı. Maalesef terör örgütlerinin içine aldığı, terör örgütlerinin içinde ne yazık ki yüzü poşulu, eline sapan verilmiş, cebinde demir bilyelerle olan bir çocuk orada maalesef bir biber gazına muhatap oluyor. Polis, orada yüzü poşulu, elinde sapanla, demir bilyeleri savuran o kişinin kaç yaşında olduğunu nereden ayıracak? Ama bu Kılıçdaroğlu her zamanki gibi yalanını söylüyor, 'ekmek almaya giden çocuk' diyor. Dürüst ol, dürüst. Ne ekmek alması ne alakası var? Çok enteresan, annesi 'Evladımın katili başbakan' diyor. Ben evlada sevgiyi, muhabbeti bilirim ama sizin evladınızın mezarına karanfil ve demir bilyeler atışınızı pek anlamadım. O demir bilyeleri niçin atıyordu mezarına? Neyin mesajını veriyorsun? Burak Can'ın elinde sapan yoktu. Burak Can'ın elinde silah yoktu. Sadece evinin önünde olan bu yavruyu orada şehit ediyorlar ve sokaktan toplanan kovan sayısı 42. Bunlar bu teröristlerle el ele iş tutuyorlar ve o yavrumuzu öldürenler işte Kılıçdaroğlu'nun gayrı resmi illegal cellatlarıdır. Bunu böyle biliniz."
23 Mayıs 2014'te Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı
"Dün Berkin Elvan'ı anmak için törenler düzenleyeceklermiş. Bu ülkede her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz İşleri bırakalım törenlere bakalım. Ölmüştür, geçmiştir. Kılıçdaroğlu'na göre ekmek almaya giden birisi, çocuğumuz. Gerçek ortada kayıtlarla her şey ortada. O evladı aldatanlar da ortada. Olayların olduğu yıldönümü bunu gerekçe tuttular."
Berkin Elvan'ın annesini hedef aldı
Berkin'in babasından Erdoğan'a "bilye" yanıtı
21 Ekim 2014'te 2. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu
"İstanbul'da talihsizce ölen çocuk için sahte, yalan ifadelerle ekmek almaya gidiyordu…Halbuki hiç alakası yok. Terör örgütünün maşası olmuş durumdaydı."
04 Kasım 2014'te Bezmialem Vakfı Üniversitesi akademik yıl açılış töreni
"Ekmek almaya gitti' diyorlar, yalan. Ne ekmek almaya gitmesi? Çocukcağızı terörün içine ittiler. Sapanlarla, maskelerle resmi var. Bunların hepsi tespit edilmiş vaziyette. Bunun için kıyametleri koparanlar Diyarbakır'da alçakça, vahşice 3. kattan aşağı atılan Yasin'i görmediler, görmezden geldiler. Niye? Çünkü Yasin Börü, inancını yaşayan bir delikanlıydı."
Anayasanın kişi hak ve hürriyetleri ile anayasal koruma altındaki temel hak ve hürriyetlerini düzenleyen maddelerinin hatırlatıldığı dava dilekçesinde, Medeni Kanunu'nun "kişiliğin korunması"na ilişkin maddeleri ile ilgili yasal mevzuata göndermede bulunuldu. Erdoğan'ın dile getirdiği "hakaret, isnat ve onur kırıcı beyanlar" ile Berkin Elvan'ın ailesinin iç dünyasında çöküntüye sebebiyet verdiği ifade edilen dilekçede, cumhurbaşkanının, "kişinin hatırasına yönelik hakaret", "yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs", "suç uydurma" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlarını işlediği iddia edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ile Anayasadaki çocuklar için pozitif ayrımcılığa ilişkin düzenlemeleri de ihlal etmekle suçlandı.
1 Euro tazminat isteyip, nedenini açıkladılar
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 1 Euro manevi tazminat ödemeye mahkum edilmesi talep edilen dilekçede şu ifadelere yer verildi:
"Tazminat miktarının düşük tutulmasının nedeni, davalının müvekkillere ve çocuklarına yönelik olumsuz tutumu nedeni ile ailenin bunu bir zenginleşme aracı olarak görmeye çalıştığı isnadında bulunabilme olasılığına karşı kendilerini koruma amacıyladır. Bunun yanında duydukları acı ve üzüntünün giderilmesi ve her fırsatta çocuklarının ve kendilerinin onur ve şereflerine yapılan davalı saldırılardan duydukları manevi yıpranmaya karşı, hak arama çabalarının bir sonucu olarak dava açılması yoluna gidilmiştir."
"Polis, 'indiragandi'yi neden indirdi?"
"17-25 Aralık rüşvetle mücadele haftası olsun' pankartına yasak"
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'den yılbaşı mesajı
BBP'liler "Yeniçeriye Noel Baba'yı kovalattı
Milli Gazete'den yılbaşı kutlayanlara, "haramla yoğrulanlar" ifadesi
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Başöğretmenlik 20 yıl şartı nedir? 20 yılı dolduranlar başöğretmen olabilecek mi?
SON DAKİKA! Devlet Bahçeli’nin çağrısı sonrası neler oluyor? “ÖCALAN’I DİRİ DİRİ İMRALI’YA GÖMDÜLER” Dikkat çeken analiz…
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dünyaya Gazze çağrısı: Kalıcı ateşkes sağlanmalı
Hakan Doğukan Taşçı kimdir? ''Fırat Sarı'yı hastaneden tanıyorum'' Hakan Doğukan ifadesinde ne dedi?
Kafede şüpheli çanta paniği