Berhem Salih: "Temennimiz sürecin barışla neticelenmesi"

Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Genel Sekreter 1. Yardımcısı Dr. Berhem Salih, "Türkiye'deki çözüm süreci çok hassas bir dönemdir. Ümit ediyoruz ki barışla neticelenir ve sekteye uğramaz" dedi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) eski Başbakanı ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Genel Sekreter 1. Yardımcısı Dr. Salih, çözüm sürecini değerlendirdiği açıklamalarında, Türkiye'de barışın hayata geçirilebilmesi için her türlü çatışmadan kaçınılması gerektiğini belirtti. Salih, "Türk ve Kürt halkının bu süreçten beklentileri var. Kürt sorunun çözümü bölgenin ilerlemesini sağlar. Siyasi parti liderlerinin, uygun şekilde hareket ederek, bu fırsatı kaçırmayacaklarını ümit ediyorum. Sürecin barışla neticelenmesi en büyük temenimizdir" diye konuştu.

Bölgedeki gelişmelere de değinen Salih, Ortadoğu'nun istikrara kavuşmasının birinci faktörünün Kürtler olduğunu savundu. Geçen 20.yüzyılın Kürtler'in ötekileştirildiği, her türlü acıya maruz bırakıldığı bir yüzyıl olduğunu ifade eden Salih, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ama şimdi Kürtler, önemli bir konuma sahipler. Ortadoğu'da istikrarın sağlanmasının birinci faktörü Kürtlerdir. Bir zamanlar Saddam Hüseyin'in gitmesi konuşulurken, Türkiye'den buna karşı sesler yükseliyordu. Saddam'ın gitmesi, Irak'ın bölünmesine ve istikrarsızlığa yol açar deniliyordu. Ancak bugün Kürdistan bölgesi, istikrar örneğidir. Türkiye ve diğer komşularımızla çok iyi dostane ilişkilerimiz var."

Berhem Salih, Suriye'deki iç savaşın sona ermesi için uluslararası güçlere ve bölge ülkelerine büyük bir sorumluluk düştüğünü vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Suriye'deki savaş, mezhepsel ve bölgesel bir savaşa doğru gidiyor. Ben yaşananları, Afganistan'ın durumuna benzetiyorum. Bazı devletler, Afganistan'da Sovyet işgaline son vermek için şiddeti besleyen gruplara destek vermişti. Suriye'de Bin Ladin'e benzeyen kişilerin ortaya çıkmasından endişe ediyoruz. Suriye, komşu ülkelerinin ve uluslararası güçlerin sorumluluğudur. Şiddet içeren örgütlerin varlığına engel olunmalıdır. İç savaşın sona erdirilmesi için siyasi çözüm yolları aranmalıdır."