Barış için "akademi" kuruluyor
Çözüm sürecinde sorumluluğun sadece taraflarda olmadığını düşünen bir grup akademisyen, yazar ve sanatçı barış akademisi kuruyor. Barış akademisinin tanıtım lansmanı 17 Mart Salı günü saat 19:00'da Santralİstanbul'da yapılacak.
Barış akademisinin kurucularından olan akademisyen İdris Kardaş barış akademisini kurma nedenlerini, "barış akademisinin kurulması için ilk girişimde bulunduk. Tanıtım lansmanında isteyen herkes kuruluşta yer alıp sorumluluk alabilecek. Barış sürecine katkı vermek isteyen herkesi davet ettik. Davetliler içinde çok değerli sanatçı, akademisyen, yazar ve gazeteci yer alıyor. Barış akademisiyle barışı toplumsallaştıracağız. Barışı topluma emanet etmek için birçok çalışma yürüteceğiz" sözleriyle aktardı.
Kalıcı barış için herkes göreve
Radikal Gazetesi'nden İdris Emen'in haberine göre, tanıtım lansmanı öncesinde kuruluş misyonu belirtilen barış akademisinin misyonu ise şöyle ifade edildi: ‘’ Türkiye ’de kalıcı barış için üst düzey görüşmeler yapılıyor. Bu çerçevede çözüm sürecinin yol haritası da giderek şekilleniyor. Şekillenen bu yolda taraflar çözümün kalıcı hale gelmesinde, önem ve özen gösteriyor.
Barış Akademisi Kürt sorununda çözümün ve kalıcı barışın inşasında, görev ve sorumluluğun sadece taraflarda olmadığı inancıyla kuruluyor. Barış Akademisi; kalıcı barış, çatışmasızlık, çatışma sonrası normalleşme konularında çalışmalar yaparak toplumun her kesiminin sorumluluk alması gerektiğini düşünüyor. Barış akademisi, Türkiye’nin barış sürecinde sivil toplum, akademi ve siyaset kurumları arasında işbirliğini geliştirmeyi ve kalıcı barışın inşaası için çalışmalar yapmayı amaçlıyor. Bu nedenle Türkiye’nin farklı kesimlerinden akademisyenler, televizyoncular, sinemacılar, sanatçılar, edebiyatçılar, gazeteciler barış akademisi için bir araya geliyor.
Barış için yeni bir dil, yeni bir bakış…
Sadece barış çalışmaları alanında çalışacak olan barış akademisi çözüm sürecinde barışın kalıcı hale gelmesi için taraflar arasında yeni bir dil kurulmasını ve bu dile bağlı olarak yeni bir bakış açısının oluşturulmasının zorunlu olduğunu savunan barış akademisinin görevleri ise şu şekilde belirlendi:
-Dünyada oldukça yaygın olan ‘çatışma çözümü ve barış çalışmaları’ disiplinlerinin Türkiye’de de yaygınlaşmasını sağlamak, barış ve demokrasi çalışmaları yapan uluslararası kuruluşlar ile işbirlikleri geliştirmek,
- Ayrımcılık, nefret suçları, insan hakları gibi konularda medya çalışanlarına bir takım eğitimler sağlamak ve barış muhabirliği, barış gazeteciliği alanında çalışmalar yapmak,
-Kamu yöneticilerinin çözüm süreci ve demokratikleşme alanlarında çalışmalar yapmalarını teşvik etmek,
-Gençlerin müzakere yapma ve çatışma çözümü becerilerini geliştirmek,
-Barışın kazanımlarının toplum tarafından somut bir şekilde anlaşılmasına yönelik çalışmalar, araştırmalar, toplantılar yapmak ve projeler üretmek,
-Türkiye’nin yaşadığı diğer siyasi sorunların müzakere ve diyalog yoluyla çözümüne yönelik toplumsal zemin hazırlamak, çalışmalar ve eğitimler vermek,
-Türkiye’de yaşanan barışın ve demokratikleşme sürecinin dünyadaki diğer örnekleri ile birlikte ele alınmasını sağlamak,
-Çatışma sonrası dönemin siyasal, sosyal , ekonomik ve psikolojik hazırlıklarına zemin oluşturacak çalışmalar yapmak,
-Toplumun çözüm sürecine ve demokratikleşme konularına olan desteğini ve katılımını arttırmak için tüm toplumsal dinamikleri ile farklı kesimleri de içerisine alarak sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlamak."