Bakan Ersoy Şanlıurfa'da konuştu: Bu dönem 'Türk arkeolojisinin altın çağı' olacak
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy Şanlıurfa'da Dünya Neolitik Kongresi'nde konuştu. Bakan Ersoy: 'Türk arkeolojisinin altın çağı' olacak
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy Şanlıurfa'da Dünya Neolitik Kongresi'nde konuştu.
İşte Bakan Ersoy'un konuşmasından satır başları;
Bu eşsiz tarihi koruma ve gelecek nesillere aktarma gayreti içindeler. Anadolu'nun insanlık tarihine yaptığı bu benzersiz katkının bir parçası olarak, burada bulunan herkes, geçmişle geleceği birleştiren bir köprünün inşasında temel taşı görevini üstleniyor. 1960'lı yıllarda rahmetli hocamız Prof. Dr. Halet Çambel'in, çay önü kazıları ile başlayan Neolotik Dönem araştırmaları, 1990'lı yıllar sonrasında Güneydoğu Anadolu'da Fırat ve Diş labzalarında gerçekleştirilen çalışmalarla desteklenmiştir. Bu çalışmalar, Anadolu'nun dünya genelinde Neolotik Dönem'in ilk ortaya çıktığı çekirdek bölgelerden biri olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu kapsamda, Neolotik Dönem'in çekirdeği olarak kabul ettiğimiz Göbekli Tepe çevresinde bulunan Karahan Tepe, Sayburt, Çakmaktepe ve Sefertepe'de yürütülen çalışmalarla, Anadolu'da Neolotik Dönemi çok daha iyi anlamayı ve yorumlamayı başarmış bulunuyoruz. Düzenlenen bu kongre ile Anadolu Neolotik Dönemi ile ilgili bugüne kadar edindiğimiz bilgileri, dünya çapında elde edilen yeni bilgiler ile de harmanlamış olacağız. Bakanlık olarak, ülkemizde yürütülen arkeolojik faaliyetlerde elde edilen bilgileri, bilim camiası ile paylaşılması adına yapılacak tüm çalışmaları desteklemekten gurur duyduğumuzu özellikle ifade etmek isterim. Bu yıl Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen Uluslararası Kazı, Araştırma ve Arkeometri Sempozyumunun 44.sünü gerçekleştirdik.
NEOLOTİK OLUŞUMLARA İLİŞKİN TARTIŞMALARI BİR ARAYA GETİRECEK
Hitit kazıları özelinde de, Hititlerin izinde yeni bilgiler ve perspektifler sempozyumunu Ankara Üniversitesi ve Hitit Üniversitesi'nin katkıları ile başarıyla düzenledik. Arkeolojik kazı politikamızın sonuçlarını dünyaya duyurmak adına, benzer tüm organizasyonları bakanlık olarak desteklemeye hazır olduğumuzu buradan özellikle duyurmak isterim. Değerli konuklar, Bakanlığımızın himayesinde gerçekleştirilen Dünya Neolotik Kongresi'nde 63 ülke ve 486 uluslararası kurumu temsilen, Neolotik konusunda uzman yaklaşık 1000 kişiden oluşan katılımcıların 45 farklı oturum kapsamında 687 sözlü sunum ve 62 poster sunumu ile kongreye katkı sağlamaları planlanmaktadır. Bu kongre ayrıca dünyanın çeşitli yerlerinde, farklı zaman dilimlerinde, farklı kültürel ve sosyoekonomik yörüngeleri takip ederek gerçekleşen çeşitli Neolotik oluşumlara ilişkin tartışmaları da bir araya getirecektir. Kongre kapsamında farklı bölgelerdeki Neolotik yaşam biçimleri, dönüşüm süreçleri, nedenleri, sonuçları, toplumsal örgütlenme modelleri, doğal çevre ortamı, beslenme özellikleri ve geliştirdikleri teknolojileri ile birlikte bütüncül bir yaklaşımla ele alınacaktır. Bu buluşma söz konusu başlıkların küresel ölçekte tartışılmasını sağlayacak ilk bilimsel toplantı olması bakımından da büyük öneme sahip olacaktır. Türkiye'nin zengin kültürel ve tarihi mirasını koruma ve geleceğe taşıma amacıyla başlatılan Geleceğe Miras Projesi, ülkemizin farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış kadim topraklarında bu medeniyetlerin izlerini korumayı ve tanıtmayı giderek daha önemli hale getirmiştir. 2018 yılında başlatılan 12 aylık kazı programı ile temel atılan proje bu programın başarısının ardında kültür turizmi geliştirme vizyonunu daha da derinleştirerek hayata geçirmiştir. Geleceğe Miras Projesi Türkiye'nin arkeolojik zenginliklerini bilimsel bir bakış açısıyla ortaya çıkararak geçmişin kültürel mirasını günümüzde yaşatmak ve gelecek nesillere aktarma vizyonu ile yürütülmektedir.
TÜRK ARKEOLOJİSİNİN ALTIN ÇAĞI
Geleceği Miras Projesi, Türkiye'yi dünya genelinde bir kültürel cazibe merkezi haline getirmeyi hedeflemektedir. Bu projeyle, son 60 yılda Türkiye'de arkeoloji alanında yapılan çalışmalara eşdeğer bir başarıyı önümüzdeki 4 yıl içinde gerçekleştirmeyi planlıyor ve bu dönemin Türk arkeolojisinin altın çağı olarak anılmasını amaçlıyoruz. Ülkemizde Osmanlı İmparatorluğu genelinde başlayan arkeolojik çalışmalar, Türkiye Cumhuriyeti'nin yetiştirdiği bilim insanları ile altın dönemini yaşamıştır. Bugün Türk arkeolojisinin altın çağını yaşatan hocalarımızın, öğrencilerinin Anadolu'nun dört bir yanında yaptıkları arkeolojik çalışmalar ile yeni bir altın çağı başlatıyor olmaları hepimiz için bir gurur kaynağıdır. Şu anda ülkemiz genelinde toplamda 750 arkeolojik kazı ve araştırma yürütülmektedir. Bu çalışmalar geçmişi bize aydınlatan önemli veriler sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda gelecek nesillere bırakacağımız değerli bir mirasın temellerini de atıyor. Bakanlığımız yavaşlatılan Geleceği Miras Projesi kapsamında 224 kazı alanımız projeye dahil edilmiştir. Bu proje arkeolojik alanlarımızın korunması ve geliştirmesi amacıyla özel olarak tasarlanmıştır ve bu alanda yürütülen çalışmalara önemli katkılar sağlamaktadır. 2024 yılının başından bu yana kazı çalışmalarına toplam 3.4 milyar lira finansman sağlanmış olup yıl sonuna kadar kazı alanlarında yürütülen kazı, çevre düzenleme, restorasyon gibi tüm faaliyetler için toplamda 6 milyarlık bir bütçe ayrılmıştır. Bu bütçe çalışmalarımızın hız kazanmasını ve kalıcı eserlerin korunarak geleceğe aktarılmasını da sağlamaktadır.