hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Bahçeli'den 28 Şubat için "çabuk adalet" çağrısı

    Bahçeliden 28 Şubat için çabuk adalet çağrısı
    expand

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında 28 Şubat soruşturmasını değerlendirdi, "Adalet müessesesi herkesi tatmin edecek çabukluk ve etkinlikle yürümelidir" dedi. Bahçeli, "AKP zihniyeti meseleyi kaşıyarak siyasi rant elde etmeyi düşünüyorsa, dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olacaktır" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bahçeli, 28 Şubat soruşturması kapsamındaki arama ve tutuklamalara değindi.

    Bahçeli, şunları söyledi:

    "Bu kapsamda öncelikle diyeceğimiz; başlayan yargı süreçlerinin eksiksiz, hızlı ve tam olarak sürdürülmesi, herhangi bir gecikmeye meydan vermeden adaletin bir an önce tecelli etmesidir. Muhakkak ki, milli iradeyi felç etmeyi bırakınız fiiliyatta gerçekleştirmeyi, aklından bile geçiren kim varsa hukuk harekete geçmeli ve bunların yakasından tutmalıdır.

    Bu nedenle, en son olarak başlayan 28 Şubat'la ilgili soruşturmanın objektif ve adil bir şekilde sürdürülmesi ve arkasından da sonuca erdirilmesi büyük bir önem taşımaktadır. İkazla belirtmek isterim ki, darbecileri hukuk karşısına çıkarırken, bu süreçten nemalanma ve siyasi kaygı gözetme kurnazlığı haksızlığın ve kuralsızlığın yerleşmesine ve güçlenmesine neden olabilecektir."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Türkiye bu yükten artık kurtulmalıdır"

    12 Eylül, 28 Şubat ve her türlü darbe girişiminin hukuki anlamda neticeye kavuşturulması gerektiğini belirten Bahçeli, "Türkiye bu yükten artık kurtulmalıdır. Zira sürekli darbeyi konuşmaktan, darbeci isimlerini telaffuz etmekten ve geçmişe saplanıp kalmaktan aziz milletimiz bunalmış ve yorulmuştur. AKP zihniyeti meseleyi kaşıyarak kendisine siyasal rant elde edeceğini düşünüyorsa, bilsin ki dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olacaktır. Diğer taraftan hala muamma olan ve 22 Temmuz 2007 seçimlerinden önce vuku bulmuş 27 Nisan bildirisi ve sonrasında ki gelişmeler hala aydınlanmış değildir. Kaldı ki bu internet muhtırası AKP'yi sıçratmış ve seçimlerden açık ara galibiyetle çıkmasına neden olmuştur" dedi.

    Dolmabahçe görüşmesi

    Başbakan Erdoğan'ın 4 Mayıs 2007 tarihinde dönemin Genelkurmay Başkanı ile  Dolmabahçe'deki görüşmesine de değinen Bahçeli,  "Darbelerden hesap sorulurken, 27 Nisan'ın pas geçilmesi bize göre tesadüf değildir. Bu işin içinde bir bit yeniği ve açığa çıkarılması gereken taraflar vardır. İster istemez aklımıza; 27 Nisan'ın, AKP'nin mağdur kisvesine bürünebilmesi için yapılan bir tezgâh olduğu hususu gelmektedir. Bu nedenle her şey netleştirilmeli ve şüpheler giderilmelidir" diye konuştu.

    Bahçeli, şöyle devam etti:

    "Gizemini hala koruyan bir görüşme yapmıştır. Bu görüşme şaibelidir. Bu görüşme soru işaretleriyle doludur. Başbakan Erdoğan eğer ne konuşulduğunu açıklamazsa, internetten yayınlanan bildirinin danışıklı dövüş bir ilişki içinde tanzim edildiği kanaatine ulaşmamız kaçınılmaz olacaktır. Tekraren sormak isterim ki, Dolmabahçe'de hangi vaatler verilmiş, hangi sözler karşılıklı olarak iletilmiştir? Genelkurmay Başkanlığının sitesinden yayımlanan 27 Nisan bildirisi, AKP'nin siyaseten ivme kazanması için planlı, sistemli ve sinsi bir hamle midir?

    Bunlar reddediliyorsa, 12 Eylül'e kadar uzanan AKP zihniyeti, neden kendisine karşı yapılan bu demokrasi dışı müdahaleye sessiz durmayı tercih etmiştir? Üstelik internet bildirisinin failine toleranslı davranılarak ve iltifat gösterilerek son model zırhlı otomobilin tahsis edilmesini Başbakan nasıl açıklayacak ve neyi bahane olarak ileri sürecektir? Darbelerden hesap sorulurken, 27 Nisan'ın pas geçilmesi bize göre tesadüf değildir. Bu işin içinde bir bit yeniği ve açığa çıkarılması gereken taraflar vardır.

    İster istemez aklımıza; 27 Nisan'ın, AKP'nin mağdur kisvesine bürünebilmesi için yapılan bir tezgâh olduğu hususu gelmektedir. Bu nedenle her şey netleştirilmeli ve şüpheler giderilmelidir. Başbakan Erdoğan'ın, siyasi yasağının kaldırılmasına kadar geçen 116 günlük karanlık süreç gibi, Dolmabahçe görüşmesi de belirsizliğe mahkûm edilmemelidir."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow