Bafa Gölü'nde şimdi de Ilgın tehlikesi

Kirlenme ve balık ölümleriyle sık gündeme gelen Bafa Gölü'nde su kenarındaki Ilgınların gölde eko sistemi tehdit eder boyutta yayıldığının tespit edildiği belirtildi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Aydın ile Muğla il sınırları arasında kalan Bafa Gölü'nde yeni bir tehlike baş gösterdi.

Büyük Menderes nehrinin getirdiği endüstriyel atıklar ve çevresindeki zeytinyağı fabrikalarının atık sularıyla kirlenen Bafa Gölü etrafında hızla yayılan ılgınların büyük bir sorun haline geldiği tespit edildi.

Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Bilim danışmanı Eğirdir Su Ürünleri Öğretim Üyesi Yrd. Doç.Dr. Erol Kesici, bir ağaççık türü olan ılgınların Bafa Gölü kıyısında geçen yıllara oranla aşırı artış göstererek adeta baskın ve istilacı bir tür haline geldiğini tespit ettiklerini söyledi.

Ilgınlar konusunda acil önlem alınması gerektiğini kaydeden Kesici, şöyle dedi:

"Mayıs ayında Bafa Gölü kıyısındaki araştırmalarımızda, ılgınların Kapıkırı, Gölyaka, Serçin'in sığ su ve bataklık alanlarında aşırı oranda büyüyerek bir nevi kıyıda 'ılgın ormanı' görünümü aldığını gördük. Ağaçsı görünüm alan ılgınlar, rüzgarların ve akıntıların etkisiyle de gelen çöp, alg gibi atıkları tutmaları ve taban toprağında oluşan kokuşma nedeniyle, istenmeyen kirlilik ve kokulara da neden oluyor."

"Ilgın, Bafa'nın doğal bitki türü değildir"

Tuzlu sulara dayanıklı, günde 750 litre su tüketebilen, çok derinlere inen kökleriyle yer altı sularının akışlarını tıkayarak engelleyen Ilgınların diğer bitki türlerini tehdit ettiğini ifade eden Yrd. Doç.Dr. Kesici, şöyle konuştu:

"Yapraklarının dökülmesiyle topraktaki yüzey tuz oranını artırmaları, güneş ışınlarını engelleyerek örtü oluşturmaları ve uzun kökleriyle aşırı su tüketmeleri nedeniyle işgal ettikleri alanlardaki düğünçiçeği, çobandeğneği, tavşan otu, deniz börülcesi gibi doğal bitki türleriyle rekabete girerek onların yaşama şansını engellemektedirler.

Bu nedenlerle de istila ettiği bölgedeki doğal tür çeşitliliğinin azalmasına neden olmaktadırlar. Yapılan araştırmalarda ılgınların ağır bakır, demir, manganez, çinko ve diğer metallerle kirlenmiş toprak ortamda hızlı bir şekilde büyüme gelişme gösterdikleri belirtilmektedir. Bu nedenlerle de ılgınların bulunduğu ortamlarda hayvanların otlatılmasına izin verilmemelidir. Ilgınların Bafa'nın doğal bir bitki türü değildir. Zaman geçirmeden Bafa Gölü ve çevresinde aşırı oranda artış gösteren Ilgın bitkisiyle ilgili araştırmalar yapılması gerekmektedir."

"Göl sineklerine de neden olduğu söyleniyor"

EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü de, özellikle yaz aylarında göl yüzeyini kaplayan algler ve atılan çöplerin, ılgın köklerinde birikmeler yaparak pis kokuların yanı sıra sineklerin oluşmasına yol açtığını söyledi.

Sürücü, şöyle dedi:

"Bafa Gölü kıyısında oturan vatandaşların ve turistik işletmelerin kabusu haline gelen ışık sineklerinin (göl sinekleri), yaz aylarında yoğun olarak üremelerinin nedeninin Ilgınlar olduğunu yöre insanları da söylemektedir. Doğasıyla, tarihiyle, kuşlarıyla, balıklarıyla, coğrafi konumu ve antik özellikleriyle Türkiye'nin en güzel göllerinin başında gelen Bafa Gölü'nün sorunları için, kurum ve kuruluşların, üniversitelerin, yöre insanlarının, turizmcilerin, balıkçıların ve sivil toplum örgütlerinin işbirliği halinde çalışmaları ve duyarlılık göstermeleri gölün geleceği açısından olumlu olacaktır."