Bacanak ve baldız katilinden şaşırtan savunma: Civcivlere yem vermek için gitmiştim
Antalya'nın Manavgat ilçesinde geçen ağustos ayında baldızı ve bacanağını öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Süleyman Deler duruşmadaki ifadesinde, "Civcivlere yem vermek için gitmiştim. Bir an için kendimi kaybettim. Ne yaptığımı hatırlamıyorum. Yalnızca havaya, sağlarına ve sollarına doğru 4 el ateş ettim" dedi.
Manavgat'ın Karacalar Mahallesi Yeniköy mevkiinde geçen yıl ağustos ayında, önceden kendisini 'kaçak içki üretiyor' ve 'kaçak su kullanıyor' diye şikâyet ettiklerini iddia ettiği bacanağı emekli öğretmen Dursun Ayaz'ı (67) ve baldızı Emine Ayaz'ı (55) tüfekle öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Süleyman Deler'in yargılanmasına başlandı. Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Süleyman Deler, Dursun ve Emine Ayaz'ın çocukları Erman, Hasan Hüseyin ve Meryem Ayaz ile Emine Ayaz'ın kardeşi Mehmet Ergin ve tarafların avukatları katıldı.
Yargılama başladı
Cinayetle ilgili iddianamede sanık Süleyman Deler'in olaydan birkaç gün önce öldürülen Dursun ve Meryem Ayaz'ın evlerinin önüne tüfekle gelerek, sinkaflı sözlerle küfür ettiği ve Meryem Ayaz'a tüfeği doğrulttuğu, bu sırada orada bulunan sanığın eşi P. ile kayınbiraderi M.E.'nin müdahale etmesiyle tüfeği havaya doğru ateşlediği anlatıldı. Olay günü sanığın evden silahını alıp çıktığı, kendi bahçelerinde çalışmakta olan Dursun ve Emine Ayaz çiftinin yanına gidip, yakın mesafeden başlarına ateş ederek bacanak ve baldızını öldürdüğü ve evlerine doğru tüfekle ateş ettiği belirtilen iddianamede, sanığın 'kasten öldürmek, kasten öldürmeye teşebbüs, silahlı tehdit ve hakaret' suçlarından cezalandırılması talep edildi.
"Ne yaptığımı hatırlamıyorum"
Duruşmada savunma yapan Süleyman Deler, yatalak olduğunu iddia ederek, "Olay günü bahçeye civcivlere yem vermek için gitmiştim. Baldızımın da elinde hortumla ağaçları suladığını gördüm. O sırada bacanağım Dursun'u evinin setinden gördüm. Yalnızca vücudunun üst tarafını görüyordum. Bir an için kendimi kaybettim. Ne yaptığımı hatırlamıyorum. Yalnızca havaya, sağlarına ve sollarına doğru 4 el ateş ettim" dedi. Jandarmaya ve savcılığa ifade verirken, kendinde olmadığını öne süren sanık, mahkemede yaptığı savunmaların geçerli olduğunu belirtti.
"Beni gördü ve pencereye doğru iki el ateş etti"
Duruşmada tanıklık yapan öldürülen çiftin gelini M.A., daha önceden ASAT görevlilerinin su sayaçlarını okumaya geldiğini, bu sırada sanığın kendisinin şikâyet edildiğini düşünerek evlerine gelip kendilerini tehdit ettiğini ve öldürmeye teşebbüs ettiğini öne sürdü. M.A., "Olay günü eşimle kahvaltı yapacaktık. Hazırlık yapıyordum. Annemle kayınpederim bahçedeydi. Dışarıdan silah sesleri geldiğini duyunca paniğe kapıldım. Eşimi aradım, bana 'Kapıyı kilitle, dışarı çıkma' dedi. Pencereden sanığın evine doğru baktığımda beni gördü ve pencereye doğru iki el ateş etti. Mutfağa kaçtım, mutfak penceresine de ateş etti" diye konuştu.
"Olay yerine vardığımızda zaten olan olmuştu"
Duruşmada ifade veren sanık Süleyman Deler'in eşi P., eşinin önceden kaçak içkiden dolayı hapse girdiğini ve bundan eniştesi ve ablasını sorumlu tuttuğunu, ancak bu olayın zamanla unutulduğunu, son yıllarda ablasıyla aralarında problem olmadığını ancak eşinin, eniştesinin kaçak su kullandığı gerekçesiyle kendilerini şikâyet ettiğini düşündüğünü anlattı. Olay günü eşinin sabah evden çıktığını söyleyen P., "Bahçeye köpeklere bakmaya gittiğini düşündüm. Ancak eşimin ablam ve eniştemin olduğu tarafa doğru gittiğini görünce onlara 'kaçın' diye bağırdım. Ben bağırınca içeride olan oğlum da sese çıktı. Olay yerine vardığımızda zaten olan olmuştu" dedi.
"Ölüm tehlikelerinin olduğunu söylemişler ama herhangi bir önlem alınmamış"
Duruşmada şikâyetçilerin vekili avukat Mehmet Çetin, sanığın kendisini engelli gibi göstermeye çalıştığını ancak soruşturma aşamasındaki ifadelerinde evden koşarak çıktığını söylediğini belirtti. Mehmet Çetin, olayda güvenlik görevlilerinin de ihmali olduğunu öne sürerek, "Daha önceki olaydan sonra müştekiler ve öldürülen Dursun ve Emine Ayaz çifti ısrarla şikâyetçi olmuş, ölüm tehlikelerinin olduğunu söylemişler ama herhangi bir önlem alınmamıştır. Uzaklaştırma kararı verilmiş olsaydı belki de bu olay olmayacaktı" diye konuştu.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, diğer tanıkların dinlenmesi ve delillerin toplanması için duruşmayı erteledi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Dikkat! Meteoroloji il il uyardı: Lapa lapa kar geliyor! Don, tipi, buzlanma...
KENDİ ELLERİYLE YAPTI! Yatağa bağımlı 47 yıllık eşi için binanın dışına asansör
Yolda yatan köpeği ezdi: 10 saatlik kamera incelemeleri sonucu yakalandı!
HABER || İzmir'de 3 polisi yaralamışlardı! Adliyeye sevk edildiler
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı