Aytaç Yalman'dan "Hayata Dönüş" ifadesi

Eski Jandarma Genel Komutanı Emekli Orgeneral Aytaç Yalman, "Hayata Dönüş Operasyonu" davası kapsamında Bodrum'da tanık olarak ifade verdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bayrampaşa Cezaevi'ndeki "Hayata Dönüş Operasyonu" sırasında görev sınırlarını aşarak 12 kişinin ölümüne sebep oldukları, 29 kişiyi öldürmeye teşebbüs ettikleri öne sürülen dönemin 39 jandarma görevlisinin yargılandığı dava kapsamında Yalman'ın da ifadesine başvuruldu.

Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce yürütülen davada tanık olarak dinlenilmesine karar verilen Yalman, Bodrum'daki evinden sabah saatlerinde Bodrum 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne geldi.

Adliye bahçesinde bekleyen gazetecilerin görüntü almaması için Yalman, ön giriş yerine başka bir kapıdan girdi.

Yaklaşık 6 saat süren ifade işlemleri sırasında adliye etrafında polis ve jandarma ekipleri yoğun güvenlik önlemi aldı.

Jandarma ekipleri, bir sivil jandarma otosunu adliyenin alt girişinden içeriye sokmaya çalıştığı sırada duvara sürttü.

Sürtünme sonucu araçta hasar oluştu. Polis ekipleri ise gazetecileri adliyenin alt girişinden uzaklaştırarak görüntü alınmasına engel olmaya çalıştı.

İfadenin ardından Yalman, yine adliyenin bir başka bölümünden gazetecilere görünmeden ayrıldı.

"Muhtemelen tanık olacak"

Adliye bahçesinde açıklama yapan müdahil ailelerin avukatı Ömer Kavili, Yalman'ın 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde talimatla ifadesinin alındığını söyledi.

Davayı "Hayata Dönüş Operasyonu" adıyla kamuoyunu kandırarak ilan ettiklerini savunan Kavili, şöyle konuştu: "Şimdiye kadar devlet adresini bir türlü mahkemeye bildiremedi. Yıllardan sonra bildirdiğinde tanık Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'ni beğenmeyip gelmedi. Ceza yargılamasının niteliği gereği hüküm kuracak yargıcın meslek ilkeleri açısından tanıkları bizzat dinlemesi zorunluğu bulunmasına rağmen tanığın talimatla dinlenmesini karar vermiş ve burada bir başka hata daha yapılmış. Bu mahkeme asliye ceza mahkemesidir. İstanbul'da görev yapan mahkeme ise ağır ceza mahkemesidir. Burada talimatla ifade alması gereken mahkeme İstanbul'daki mahkemenin eşiti olmak durumundadır."

Duruşma gününün kendilerinden gizlendiğini, basın mensuplarının duruşma salonuna alınmadığını ifade eden Kavili, "Duruşma tesadüfen öğrenilmiştir. Bu suretle duruşmaya geldik. Geldiğimizde duruşma salonunda tanık hazırdı, salonda dinleyici koltuklarında sadece güvenlik görevlileri vardı. Kapı özellikle kapatılmış, adliyenin etrafında olağanüstü tedbirler alınmış, hatta basın mensubu arkadaşlar bile içeriye alınmamıştır. Yani duruşmalar alenidir diye yazıyor, Meclis böyle bir kanun çıkarıyor ancak aşağıda uygulayıcılar böyle uyguluyor" diye konuştu.

Kavili, "Şimdilik tanık ancak sonunda sanık olması kuvvetle muhtemel. Tanık, bizim değerlendirmemize göre suçun asli failidir. Yani azmettirenidir" dedi.

Yalman'ın, hukuk kurallarına göre suç işleme niyeti olmayan devlet memurlarını suç işlemeye azmettirdiğini iddia eden Kavili, "Planlı yapması, örgütlemesi bakımından örgütlü suçun sanığı olması gerekir. Hakkında örgütlü suç işlemekten dolayı acilen savcıların soruşturma başlatması gerekir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı makamının devreye girmesini bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

Yalman'ın ifadelerinin davanın seyrini değiştireceğini belirten Kavili, "Bu dava soruşturmanın genişletilmesini sağlayacak birçok bilgi içermektedir. Eğer cumhuriyetin savcıları yetkili ve tarafsız bir soruşturma yürütecek olursa o zaman birçok suç örgütünün ortaya çıkarılacağını önümüzdeki günlerde bekleyebiliriz" diye konuştu.

Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi 15 Mayıs'ta yapılan duruşmada, dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman ve dönemin Üsküdar Cumhuriyet Savcısı Kemal Canbaz'ın da aralarında bulunduğu 9 kişinin talimatla ifadelerinin alınmasına karar vermişti.