KAVİSLER DERİNLEŞTİKÇE...
“Basamağın aşınması fiziksel bir olay olmanın ötesinde bilimsel, kültürel ve akademik bir anlam taşıyor. Bu sebeple bizim için çok önemli. Bu merdivenler nasıl ilk yapıldığı gün gibi değilse, öğrencilerimiz hocalarımız ve idari personelimiz de bu binaya adım attıkları ilk günden farklı olarak, fakültenin geniş kültürü, köklü geleneği ve derin bilimsel bilgisi ile şekillenmiş bireyler olarak ayrılıyor ve ülkemizin entelektüel birikimine katkıda bulunuyorlar. Öğrencilerimiz de o basamaklardan geçerken bu aşınmanın ne anlam ifade ettiğinin bilincindeler. Fakülteye ilk 1986 yılında öğrenci olarak girdim. Merdiven o zaman da aşınmıştı. Ancak zaman içinde kavisler derinleşmeye devam etti. Öğrenciyken ben de merdivenlerdeki aşınmanın öneminin farkındaydım, binaya ilk girdiğimde ve o basamakları gördüğümde ‘Demek ki buraya giren çıkan çok’ diye düşünmüştüm.
BİNLERCE ÖĞRENCİ GEÇİYOR
Edebiyat Fakültesi’nde 41 ayrı alanda 15 binden fazla öğrenci lisans, yüksek lisans ve doktora öğrenimi görüyor. 500’e yakın da öğretim üyesi görev yapıyor. Yani bu basamaklar boşuna aşınmıyor. Türk dili ve edebiyatı, tarih, coğrafya, felsefe, dil ve kültür eğitimi veren bu kurum İstanbul’un kalbi olan tarihi yarımadada yer alıyor. Burası şehre ve bütün kültür varlıklarına açılan bir kapı.” Prof. Dr. Kadıoğlu, binanın koruma altında olduğunu ve bir çivi çakılması için bile izin alınması gerektiğini belirterek, “Aşınan merdivenin kaldırılması ya da yenilenmesi gibi bir şey söz konusu değil. Binanın deprem güçlendirme çalışmaları yapılıyor ancak merdivenlerimizin yenilenmesiyle ilgili hiçbir projemiz yok. Basamakların gittiği yere kadar bu halini korumasını ve aşınmaya devam etmesini istiyoruz” diye konuştu.