Atatürk’ün ölümünün üzerinden 84 yıl geçti: Her nesil anlıyor, yaşıyor, yaşatıyor

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün üzerinden 84 yıl geçti. İdealleri, fikirleri, ilkeleri ve hedefleri hâlâ diri ve güçlü. Devrimleri canlı, değişim ve aydınlık heyecanı taze. Tarihçilere Atatürk’ün fikir ve ideallerinin ilk günkü gibi devam etme sırrını sorduk...

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

YENİ BİR KİMLİK İNŞA ETTİ

Prof. Dr. Kemal Arı (Dokuz Eylül Üniversitesi):

“Atatürk sadece siyasi bir devrim yapmadı. Yalnızca rejimi veya yönetim biçimini değiştirmedi. Yeni bir kimlik inşa etti. Toplumsal ölçekli düşünürsek bu bir ulus inşasıydı, bireysel ölçekte düşündüğümüzde de bir yurttaşlık projesiydi. Evrensel anlamda ele alırsak da insanlık tarihinin meydana getirdiği en önemli siyasi rejim Cumhuriyet’ti, Cumhuriyet’in de demokratik olanıydı. Bunu ise ancak yurttaş kimliğini elinde tutabilen birey ve ulus kimliğine erişebilmiş halk yaşatabilirdi. Bugün Atatürkçülük hâlâ güçlü ve diri. Çünkü toplum birtakım olumsuzluklar yaşadıkça Atatürk’ün ve onun düşüncelerinin ne kadar değerli olduğunu görüyor ve daha çok sarılma gereğini duyuyor.”

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

FARKI GELİŞMEYE ENDEKSLİ OLMASI

Prof. Dr. Mustafa Budak (İstanbul Üniversitesi):

“Her şeyden önce Atatürk, Cumhuriyet sonrası reformlarını ‘Türk İnkılabı’ olarak adlandırmıştır. Gaye ise çağdaşlaşmaktır. Bunun için de evrensel değerleri benimsemek esastır. Bu da başarılmıştır. Ayrıca Atatürk’ün inkılapçılık anlayışı statik değil dinamiktir. Sürekli gelişme ve değişmeye endekslidir. Bu yüzden kendisi de hiçbir ‘dogma’ bırakmadığını ifade etmiştir. Bugüne kadar tarihi şahsiyetler içerisinde hem idealleri hem eserleri bakımından onu farklı kılan da sürekli değişme ve gelişmeyi önceleyen anlayışıdır.”

ÇAĞDAŞI BİRÇOK LİDER UNUTULDU

Prof. Dr. Hale Şıvgın (Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi):

“Atatürk’ün fikir ve düşünceleri bugün hâlâ geçerli. Atatürk’ün çağdaşı birçok lider ise kendi ülkelerinde bile unutuldu. Ama Atatürk öyle değil. Gün geçtikçe düşüncelerinin ve siyasi reformlarının ne kadar değerli olduğu daha iyi anlaşılıyor. Bu da Atatürk’ün attığı sağlam temelleri gösteriyor. Atatürk ‘Ben manevi miras olarak hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış bir kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır’ diyor. Atatürk’ü anlayan nesiller de mirasın ruhuna uygun hareket ediyor. O yüzden Atatürk’ün fikirleri hep canlı ve güçlü.” 

MİLLİ BİR DEĞER

Prof. Dr. Temuçin Faik Ertan (Ankara Üniversitesi):

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

“Atatürk, milli bir değerdir. Milli değer de bir toplumu ayakta tutan temel sütunlardan biridir. Atatürk bir milli değer olarak her türlü tartışmanın, ideolojinin ve güncel siyasi tartışmaların üstündedir. Kurucu ve kurtarıcıdır. Toplum olarak Atatürk değerlerinde birleşir, bütünleşiriz, geçmişin de muhasebesini yaparak geleceğe yöneliriz. O yüzden Atatürk heyecanı, sevgisi hiç bitmeden devam eder. Bunun da Atatürk’e değil bu topluma büyük faydası vardır.”

EVRENSELLİĞİ DİRİ TUTUYOR

Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı (9 Eylül Üniversitesi):

“Atatürk’ün görüşlerinin evrenselliği onun fikriyatını diri tutuyor. Kurtuluş Savaşı sürecinde emperyalizme karşı mücadelesi hem o devirde hem de sonrasında birçok millete örnek olmuştu. Ayrıca Atatürk’ün ne yaptığını, ülkeyi nasıl kurduğunu, nereden nereye getirdiğini her yeni nesil okudukça daha iyi anlıyor. Bu yüzden Atatürk’ün düşünceleri, ideolojisi hep diri ve genç kalıyor. Onun mücadelesi ve yaptıkları kendisi için değildi. Halkı içindi ve o halk bunu çok iyi anlıyor ve sahip çıkıyor.”