Araçların yüzde 40'ı ilk muayeneden kusurlu çıktı

TÜVTURK Araç Muayene İstasyonları Genel Müdürü Naci Başerdem, 2009 yılında 5 milyon 100 bin adet aracın muayenesini yaptıklarını ve bu araçların yüzde 40'ının birinci muayenelerinde başarılı olamadığını bildirdi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Başerdem, İstanbul'da araç parkının yaşının, motosikletler ve traktörler hariç 12 olduğunu ifade ederek, Anadolu'da bu rakamın, motosiklet ve traktör hariç 17'lere çıktığını, İstanbul'a göre 4-5 yaş fark olduğunu belirtti.

"2009 yılında 5 milyon 100 bin araç muayenesi yapıldı. Bu araçların yüzde 40'ı birinci muayenelerinde başarılı olamadı. Bu araçların toplam adedi 2 milyon 60 bin. Bunların bir kısmı emniyetsiz bir kısmı da ağır kusurluydu. Muayene tekrarları ücretli yeniden muayeneler ile birlikte istasyonlarda yapılan toplam muayene adedi 7 milyon 250 bin adet" diyen Başerdem, 2009 yılının Aralık ayında İstanbul Samandıra'da yeni bir araç muayene istasyonu açtıklarını, böylece İstanbul'daki araç muayene istasyon sayısını 13'e çıkardıklarını anlattı.

Başerdem, Samandıra'da açılan yeni istasyonla birlikte, Anadolu Yakası'nda 6, Avrupa Yakası'nda ise 7 istasyonları olduğunu, 2010 yılında ise 6 yeni istasyon daha açacaklarını bildirdi.

Naci Başerdem, "Ocak ayında 2 istasyonumuz daha açılacak. Bir tanesi Gerede'de bir tanesi de Gebze'de. Gebze'deki 6 kanallı bir istasyon, Gerede'deki ise 2 kanallı bir istasyon olacak. Bu istasyonların inşaatları bitti, son kontrolleri yapılıyor. Yine 2010 yılının ilk yarısında Bursa Gemlik'te bir 6 kanallı istasyonumuz açılacak. İzmir'de çalışmalarını sürdürüyoruz, 2010 yılında orada da açılacak. Kırıkkale'de, Ankara'da bir istasyon daha açacağız. 2010 yılında yeni açacağımız 6 tane yeni istasyonla bu sayıyı 196'ya çıkartacağız. Bu açtığımız ve açacağımız istasyonları bir kapasite eksikliğinden açmadık. İstanbul'da şu anda 12 istasyonun kapasitesi 2 milyon 300 bin adet araç muayene etmeye müsait mevcut eleman sayısı ile. Ama ne kadar fazla lokasyonda bulunursanız insanlara rahatlık sağlamış oluyorsunuz. O yüzden açıyoruz" dedi.

Kendilerine "Şehir merkezinde neden istasyon açmıyorsunuz?" diye talep geldiğini belirten Başerdem, şehir merkezlerinde araç muayene istasyonlarına ruhsat verilmediğini ve istasyonların konut dışı alanlarda olması gerektiğini belirtti. Başerdem, geçen yıl aralık ayında açtıkları Samandıra'daki 5 kanallı araç istasyonunun kendilerine anahtar teslim 5 milyon liraya mal olduğunu dile getirerek, araç istasyon maaliyetlerinin değiştiğini, alt yapı ve inşaatına bağlı olarak fiyatının oluştuğunu kaydetti.

Veriler anlık izleniyor

6 kanallı bir araç muayene istasyonun kendilerine maliyetinin her şey dahil 3 milyon 500 bin dolar civarında olduğunu vurgulayan Başerdem, bu rakamın 500 bin dolarının ekipmandan, yaklaşık 500-700 bin dolarının altyapı ve arsa hazırlık giderlerinden, geri kalanının da inşaat giderlerinden oluştuğunu söyledi.

Başerdem, Ulaştırma Bakanlığı ile aralarında güzel bir iş birliği ve diyalogları olduğunu vurgulayarak, kendilerinin özel sektör mantığı ile uygulama yaptıklarını ve biraz kamuya yaklaştıklarını, bu iş birliği sayesinde regülasyonu getiren Kamu'nun da özel sektöre yaklaştığını ifade etti.

Araç muayenesi yaparken girdikleri bütün dataların merkeze aktarıldığını ve bu dataları sadece kendilerinin değil, Ulaştırma Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'nın da izleyebildiğini, Maliye Bakanlığı ile anlık sorgulama yapılabildiğini anlatan Başerdem, "İstasyonda açtığımız data kayıt bizim merkezden işlem yapıyor ve aynı anda Ulaştırma Bakanlığı'nda da görülüyor. Şimdi çok iyi işbirlikleri yapabilecek durumdayız sigorta sektörüyle, Maliye Bakanlığı ile. Elimizde çok kaliteli data ve bilgi birikimi var. Ulaştırma Bakanlığı bu bilgilerin gerçek sahibi. Onların izin verdiği ölçüde bu dataları paylaşacaktır. Bunun paylaşım esaslarını Ulaştırma Bakanlığı belirleyecektir. Onlardan izinsiz bu bilgileri üçüncü kişilere veremiyoruz" diye konuştu.

Başerdem, TÜVTURK olarak, alt işletici kadrolarıyla birlikte Türkiye genelinde 3 bin 100 adet çalışanları olduğunu kaydetti.

Sahte araç muayeneleri

Son günlerde, sahte araç muayenesi yapanlara yönelik operasyonlara da değinen Başerdem, bu konuda 2009 yılının son 3-4 ayında, gerek jandarmanın gerek de emniyet müdürlüğünün ilgili birimlerinin çok güzel bir çalışma gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Naci Başerdem, araç muayene damgaları ve Sticker'lerin (etiket) sahtesinin de Çin'de yaptırıldığını belirterek, ancak aslolanın elektronik denetim olduğunun unutulduğunu kaydetti.

Kendilerinin de halkı bilinçlendirmeye yönelik çaba sarf ettiklerine değinen Başerdem, muayene istasyonuna gelmemiş bir aracın, her ne kadar belgeleri tamamlansa da, elektronik kaydı yapılamayacağından muayenesinin yapılmamış olduğunu belirtti.

Başerdem, bu tür bir durumda araç sahiplerinin sırf muayenesi yapılmadığı için ceza ödemekle kalmayacaklarını, sahteciliğe karıştıkları için de ciddi koğuşturmaya uğrayacaklarını vurguladı. Artık emniyet güçlerinin elektronik denetim yaptığına işaret eden Başerdem, artık "Ruhsatını ver, damga vur, geç" döneminin kapandığını, ellerindeki el bilgisayarına plaka girişi yapmak suretiyle ile o aracın muayenesinin olup olmadığının görüldüğünü anlattı.

Başerdem, bir aracın TÜVTURK'te muayenesinin yapılıp yapılmadığın herkesin görebileceğini belirterek, gerek www.tuvturk.com.tr internet sitesine girerek, gerekse 0212 444 80 08 numaralı çağrı merkezini arayarak, araç bilgi sorgulamalarına ulaşılabileceğini ifade etti.

"Ayrık otları temizliyoruz"

Son dönemdeki bu tür operasyonların süreceğini ancak insanlarda bilinçlenmenin artmasıyla araç muayenesinde bu tür olayların her geçen gün azalacağını dile getiren Başerdem, "Artık araç muayenelerinde korkacak bir şey yok. Aracınızda bir şey yoksa aracınız muayeneden kalmıyor. Aracınız gerekli güvenlik donanımlarına sahipse, kullanan veya trafikteki diğer sürücülere bir tehdit oluşturmuyorsa, muayeneden başarılı geçer. Muayeneye gelmeden araç muayenesi yapılmaz. Araç mutlaka ruhsatı ile birlikte istasyona gelecek. İstasyon dışında bir muayene söz konusu değil. Bu arada kendi içimizde de gerekli tedbirleri alıyoruz" şeklinde konuştu.

Demokrasi projesi

Başerdem, yaptıkları çalışmalarla bir yılda şikayetlerin azalmasını sağladıklarını, bu yılda hedeflerinin "Teşekkürlerin" artmasını sağlamak olduğunu kaydetti.

Naci Başerdem, "Bizim proje aslında Türkiye'nin en büyük demokrasi projelerinden birisidir. Her yerde eşit uygulama yapıyoruz. Yani Hakkari'de muayene prosedürleri neyse Batı'da da aynı. Yani, 'Oranın koşulları farklı, ona biraz esnek olalım", yok, öyle bir şey yapamayız. Türkiye'nin her yerinde aynı standartlarda istasyonlar aynı ekipmanlar var, aynı eğitim var ve aynı tip personel var. Bütün standartlar Türkiye'nin her yerinde aynı uygulanıyor" diye konuştu.

Yeni ortakları olan İngilizlerin ekim ayında geldiğini anımsatan Başerdem, yeni ortaklarının bir yatırım şirketi olduğunu, yönetime ve operasyona karışmadıklarını söyledi.

Başerdem, yeni ortaklarının zaten başarılı buldukları ve para kazanılacağına inandıkları için yatırım yaptıklarını anlatarak, İngiliz ortaklarının yönetimden de, ekip performansından da, işin gidişinden de memnun ve gayet pozitif olduklarını vurguladı. Bu arada 20 tane istasyonda Avrupa ülkelerine yük taşımacılığı yapan kamyon, çekici ve römork gibi araçların bu ülkelerde seyri için zorunlu olan "Yola Elverişlilik Belgesi" düzenleyebileceklerini bildiren Naci Başerdem, bunun yanında 130-140'a yakın istasyonlarında da egzoz emisyon denetiminin yapılabileceğini ifade etti.

Başerdem, Şimdiye kadar araç muayene istasyonlarında 6 tane kafeterya açabildikleri, bu sayıyı bu yıl 30'a çıkartacaklarını belirterek, bu yıl da hizmet kalitesini artıracak çalışmalarda bulunacaklarını ifade etti. 2010 yılının, 2009 yılına göre daha iyi bir yıl olacağını düşündüğünü ifade eden Başerdem, çok tedbirli senaryolarla bütçeler yaptıklarını ve 2009 yılına göre yüzde 10 daha fazla gelir bütçelediklerini kaydetti. Naci Başerdem, otomotiv sektöründe bu yıl ilave destekler olmazsa satışların 2009 yılının altında kalacağını belirterek, bu durumda sigorta sektöründe de sıkıntıların olabileceğini belirtti. Başerdem, bu yılın, ekonomide yaraların sarılacağı bir yıl olacağını dile getirerek, ekonomide "Asıl kalkışın" 2011 yılında ve sonrasında görülebileceğini sözlerine ekledi.