AKP, CHP'yi beklemeden raporu bastırdı

Hakim ve savcı adaylarının Adalet Bakanlığı'nın yapacağı mülakatla işe alınmasını öngören yasa teklifiyle ilgili tartışmalar büyüyor. AKP, muhalefet şerhini beklemeden komisyon raporunu bastırıp dağıttı. CHP, raporun yok sayılması için Meclis Başkanlığı'na başvurdu.

Haberin Devamı

TBMM Adalet Komisyonu, dün 9 saatlik görüşmelerin ardından söz konusu kanun teklifini kabul etti.

Meclis matbaası da dün gece çalışarak Adalet Komisyonu'nda kabul edilen kanun teklifinin komisyon raporunu bastı.

Muhalefet şerhi beklenmeden basılan rapor, milletvekillerine dağıtıldı.

CHP, Meclis Başkanlığı'na başvurarak raporun "yok" sayılmasını istedi, bu düzenlemeyi ve gelişmeleri "sivil darbe" olarak niteledi.

CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "Olay, hakim ve savcıları, AKP iktidarının sıradan memuru haline getirmek. Bu, 1957'ye ülkeyi geri döndürmektir" dedi.

CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu da, korsan yasa çıkarıldığını öne sürdü ve "Eşkıya dün gece hukukçu kimliğiyle parlemantoya inmiştir. AKP'nin her dediğinin geçtiği, dayatmacı mantığının kabul edildiği, demokrasinin askıya alındığı, muhalefetin, muhalefet gerekçesini dahi yazmasına olanak verilmediği yeni bir farklı, AKP demokrasisi anlayışıyla karşı karşıyayız" dedi" açıklamasını yaptı.

Teklife karşı çıkan CHP, yargı bağımsızlığının korunması için sınavın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından yapılmasını istiyor. CHP, AKP'nin bu şekilde

Olayın gelişimi

Meclis'te basın toplantısı düzenleyen CHP Grup başkanvekilleri Kemal Anadol, Kemal Kılıçdaroğlu ve Hakkı Suha Okay ile Adalet Komisyonu'nun CHP'li üyeleri, kanun teklifini eleştirdi.

Kemal Anadol, yasa teklifi olarak gündeme getirilen düzenlemenin "gizli tasarı" olduğunu savundu.

Anadol, sınavı kazanan hakim ve savcı adaylarının başarısının eğer AK Parti'li değillerse, mülakat marifetiyle ortadan kaldırılacağını, partizanca atamalar yapılacağını söyledi.

Kemal Anadol, "Olay, hakim ve savcıları, AKP iktidarının sıradan memuru haline getirmek. Bu, 1957'ye ülkeyi geri döndürmektir" dedi.

Yargıç güvencesi yoksa, demokrasi ve hukukun üstünlüğünden söz edilemeyeceğini vurgulayan Kemal Anadol, sivil anayasa tartışmalarında, AK Parti'nin "demokrasiden yana, çoğulcu, katılımcı", CHP'nin ise "statükocu" gösterildiğini ifade etti.

"İşte test burada" diyen Anadol, sıradan yurttaşın, sokakta, kahvehanede, maçta, mitingde başı derde girdiği zaman, "Hakimin karşısına çıkarım, hakkımı orada ispat ederim" diye bir güvenceye sahip değilse, o ülkede demokrasinin olmayacağını kaydetti.

"Eşkıyanın ne yapacağı belli olmaz..."

Kemal Anadol, Danıştay'ın hakim ve savcı adaylarının atanmasına ilişkin yönetmeliğinin yürütmesini durmasından sonra 400'ün üzerinde kişinin işe başlatıldığını belirtti.

Anadol, bu nedenle bütçeden önce yasa teklifinin Genel Kurul'dan geçirilmek istendiğini, yoksa söz konusu hakim adaylarına maaş verilemeyeceğini belirtti.

Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın, dün CHP'li üyelere muhalefet şerhlerini yazmaları için 2 saat süre verdiğini de ileri sürerek eleştiren Anadol, CHP'li üyelerin bütün gece çalışıp hazırladığı 162 sayfalık raporu, saat 13.00'de komisyona sunacaklarını söyledi.

CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "Bu, saat 13.00'ü beklemeden, geceyarısı Meclis'i basan o günkü İçişleri Bakanı Faruk Sükan için İsmet Paşa, "Eşkıyanın ne yapacağı belli olmaz' demişti. Aynen onu hatırlatırcasına CHP'li üyelerin muhalefet şerhi beklemeden rapor basıldı" dedi.

"Meclis tarihinde ilk"

Parlamento tarihinde bunun ilk kez olduğunu söyleyen Anadol, "İşledikleri suçu, yasal kılıfa büründürmek için bu kanunsuzluğu yapmayı göze alabiliyorlar. İşte hukuku paspas yerine koyan, İçtüzüğü, Anayasa'yı paspas gibi çiğneyen bir iktidar" diye konuştu.

Anadol, muhalefet şerhini içine alan bir komisyon raporu çıkmazsa, yasa teklifi iptal edilmez ve içtüzüğün amir hükmüne uygun bir komisyon raporu çıkmazsa, CHP olarak Anayasa'dan, İçtüzük'ten doğan haklarına kullanacaklarını belirtti.

"Eşkıya parlamentoya indi"

CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu da "Eşkıya dün gece hukukçu kimliğiyle parlamentoya inmiştir" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Eğer eşkıya hukukçu kimliğiyle parlamentoya inmişse, parlamentoda demokrasi yok demektir. AKP'nin her dediğinin geçtiği, dayatmacı mantığının kabul edildiği, demokrasinin askıya alındığı, muhalefetin, muhalefet gerekçesini dahi yazmasına olanak verilmediği yeni bir farklı, AKP demokrasisi anlayışıyla karşı karşıyayız" dedi.

"Korsan yasa..."

İçtüzüğe göre, milletvekillerinin karşı görüş yazmasının bir hak olduğunu ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Yazacağız. 'Siz yazmayın, vermeyin. Biz, bunu basacağız. Parlamentoya getireceğiz ve çıkaracağız' Bunun adı, korsan yasa çıkarmaktır" diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Okay da Danıştay'ın kararından sonra yapılan hakim ve savcı atanmalarını eleştirdi.

Düzenlemeyi, "Yapılan hukuksuzluğa kılıf bulma, parlamentoyu buna alet etme girişimi" olarak niteleyen Okay, AK Parti'nin yargıyı ele geçirmek istediğini, düzenlemenin rejimle ilgili olduğunu iddia etti.

CHP'li Okay, seçildiğinde "tarafsız" davranacağı konusunda söz veren TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın, bir sınavla karşı karşıya olduğunu bildirdi.

CHP'den muhalefet şerhi

CHP, bu gelişmelerin ardından kanun teklifine muhalefet şerhi koydu.

CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol ve Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın odasına gelen CHP milletvekilleri, Başkan İyimaya'nın yerinde olmadığını öğrenince muhalefet şerhini içeren raporu görevlilere teslim etti.

CHP milletvekilleri, görevlilerden, "29 Kasım 2007 tarihinde saat 13.00'da CHP milletvekillerinin muhalefet şerhi alındı" yazılı bir belge aldı.