Akif Hamzaçebi: "Dolmabahçe'de İç Güvenlik Paketi de görüşülmüş"
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, "Öyle anlaşılıyor ki Dolmabahçe'deki Çalışma Ofisi'nde İç Güvenlik Paketi de görüşülmüş. İzleyeceğiz bakalım, bizim CHP olarak ortaya koyduğumuz ya da MHP'nin ortaya koyduğu görüşler demek ki hükümet tarafından kabul görmüyor ama İmralı tarafından ortaya konur ise kabul görüyor" dedi.
Hamzaçebi, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı ve Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'a yönelik açıklamalar yaptığını ifade eden Hamzaçebi, Erdoğan'ın Merkez Bankası üzerinde sistemli bir baskı uyguladığını savundu. Hamzaçebi, şöyle devam etti:
"Ben burada Erdoğan'ın tutumunun ne kadar yanlış olduğunu söyledim ve söylediği cümlelerin vahametini göstermek açısından bir tek vatan haini demediği kaldı demiştim. Bunu söylediğimde Cuma günü saat 11.00'di. Hemen Erdoğan bu eksiğini de tamamladı ve Merkez Bankası Başkanı'nı vatan hainliğiyle suçladı. Şimdi iş nereye doğru gidecek diye izlerken, Suudi Arabistan'a gitmeden önce verdiği demeçte bu hain kervanına Sayın Ali Babacan'ı da katkı. Bugüne kadar işini düzgün bir şekilde yapmaya çalışan ekonomiden sorumlu Sayın Babacan'ı vatan hainliğiyle suçluyor. Bunları seyreden bir Davutoğlu var. Davutoğlu, bir başbakan mı değil mi ben merak ediyorum. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı ve Merkez Bankası Başkanı vatana ihanetle suçlanıyor ve Davutoğlu da susuyor. Sayın Davutoğlu; susarak bunu geçiştiremezsin. Tavır almak zorundasın. Ya Cumhurbaşkanı doğru söylüyor ya da yanlış söylüyor. İkisinden birini söylemek zorundasın. Eğer Cumhurbaşkanı doğru söylüyor ise derhal Başbakan Yardımcısı ile Merkez Bankası Başkanı'nı görevden alacaksın. Yok, yanlış söylüyor ise Başbakan Yardımcın ile Merkez Bankası Başkanı'na sahip çıkacaksın. Eğer görevden almıyorsan bu insanlar vatana ihanet suçunu işlemeye devam edecek demektir. Sayın Davutoğlu buna nasıl göz yumarsın. İşini düzgün yapıyorsa, vatana ihanet değilse, çık konuş."
Erdoğan, Ali Babacan'ı hedef aldı: "Artık biraz kendilerine çeki düzen vermeliler"
"Suç işliyorlarsa DDK'yı görevlendir"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisine çizilmiş bir çember içinde başbakanlık rolü oynamaya çalıştığını, görev alanında sadece muhalefet liderleriyle polemik yapmak olduğunu ileri süren Hamzaçebi, "Erdoğan'a da buradan bir çağrı yapıyorum, eğer Ali Babacan ve Merkez Bankası Başkanı vatana ihanet suçunu işliyorsa senin emrinde Devlet Denetleme Kurulu var. Görevlendir, gitsin, bu ihanet suçunu tespit etsinler" dedi.
Cumhurbaşkanlığı makamından devletin en önemli bürokratının vatana ihanetle suçlandığını, ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısının da bu kapsama sokulduğunu ancak savcıların harekete geçmediğini ileri süren Hamzaçebi, "Savcılar derhal harekete geçmeli. Vatana ihanet suçu varsa gereğini yapsınlar. Yoksa dönüp Cumhurbaşkanı hakkında gereğini yapsınlar, gerekli açıklamayı yapsınlar. Cumhurbaşkanını bu tutumunu kabul etmek mümkün değildir. Bunu ekonominin selameti açısından gerekli görüyorum" diye konuştu.
Merkez Bankası Başkanı'nın AK Parti'nin 12 yıllık iktidarında izleyemediği politikaların yarattığı eksiklikleri telafi etmeye çalıştığını savunan Hamzaçebi, "Merkez Bankası Başkanı'nın faiz lobisine hizmet ettiği düşüncesine kesinlikle katılmıyorum. Ortada bir lobiye hizmet eden birisi var, o da her konuşmasıyla doları yükselten kişidir. O da dolar lobisine hizmet ediyor" değerlendirmesinde bulundu.
HDP'den silah bırakma çağrısı açıklaması
Silah bırakma çağrısı
Hamzaçebi, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, HDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken, HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'nde bir araya gelmeleri ve sonrasında yapılan ortak açıklamaya da değindi.
"Elbette PKK'nın silah bırakması, toplum olarak hepimizin arzu ettiği bir şeydir" diyen Hamzaçebi, şöyle devam etti:
"Ancak biraz dikkatlice incelendiğini ortada bir silah bırakma çağrısının bugün için henüz yapılmış olmadığı, sadece PKK'nın silah bırakması için bahar aylarında PKK'nın kongre yapması yönünde bir çağrının olduğu anlaşılacaktır. Henüz daha böyle bir şey yok. PKK bahar aylarında kongre yapacak, silah bırakıp bırakmamaya orada karar verecektir. Orada silahların bırakılması kararı alınır ise bundan biz mutlu oluruz. Ancak henüz bu içerik kamuoyuyla paylaşılmış değil."
Selahattin Demirtaş: "Hükümet maalesef umut vermiyor"
Çözüm sürecine ilişkin yasanın hükümete kamuoyunu bilgilendirme görevi verdiğini hatırlatan Hamzaçebi, ancak hükümetin bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ortak açıklamanın da HDP sözcülerince yapıldığına dikkati çekti.
Hamzaçebi, hangi konularda anlaşmaya varıldığına dair hükümetin kamuoyuna açıklama yapması ve sürecin saydam bir şekilde yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Kürt sorunun çözümüne ilişkin CHP olarak tavırlarının başından bu yana net olduğunun altını çizen Hamzaçebi, çözümün parlamento çatısı altında olması gerektiğine inandıklarını ve bu görüş doğrultusunda yaptıkları girişimleri hatırlattı.
"Biz görüşümüz neyse İç Güvenlik Paketi ile ilgili o noktadayız"
Görüşmenin ardından HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan'ın TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri süren İç Güvenlik Paketi'nde değişikliğe gidileceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine Hamzaçebi, şunları kaydetti:
"Öyle anlaşılıyor ki Dolmabahçe'deki Çalışma Ofisi'nde İç Güvenlik Paketi de görüşülmüş. İzleyeceğiz bakalım, bizim CHP olarak ortaya koyduğumuz ya da MHP'nin ortaya koyduğu görüşler demek ki hükümet tarafından kabul görmüyor ama İmralı tarafından ortaya konur ise kabul görüyor. Türkiye'nin demokratikleşmesini de İmralı'ya bağlayan bir anlayış var."
Muhalefetin haftalardır paketin yanlış olduğunu anlattığını ancak iktidarın uyarıları dikkate almadığını belirten Hamzaçebi, "Kamuoyuna yapılacak açıklama herhalde 'dört siyasi parti oturacağız, burada bir ortak nokta, mutabakat arayacağız' olacak ama gerçek o değil. Hangi saikle hareket ettikleri gayet net, belli. Ama tabii ki biz görüşümüz neyse İç Güvenlik Paketi ile ilgili o noktadayız. Polise gözaltı yetkisi olmaz. Bu gözaltı yetkisini tasarıdan çıkaracak tekriri müzakereyi elbette biz de istiyoruz" diye konuştu.
HDP'li Demirtaş: "İç güvenlik yasası gözden geçirilmeli"
"48 saat olmasın da 12 saat gözaltı olsun gibi bir uzlaşma zemini aramıyoruz"
Tasarı görüşülürken tekriri müzakere yapmanın doğru bir yaklaşım olmadığını da kaydeden Hamzaçebi, görüşmelere ara verilebileceğini söyledi. Kabul edilen maddelere ilişkin usul hataları olduğunu, buna ilişkin TBMM Başkanlığı'na başvuruları bulunduğunu da hatırlatan Hamzaçebi, "Doğru olan yasanın görüşmelerine ara vermek ve bu anayasa aykırı düzenlemeleri çıkarmaktır. Bunların adam olacak bir yanı yoktur. 48 saat olmasın da 12 saat gözaltı olsun gibi bir uzlaşma zemini aramıyoruz, onu söyleyeyim. Gözaltı yetkisi kesinlikle çıkmalı" değerlendirmesinde bulundu.
Hamzaçebi bir başka soruyu yanıtlarken de açıklanan 10 maddenin içinde yeni anayasa yapımının da bulunduğuna işaret ederek, "Öyle anlaşılıyor ki yeni anayasa konusunda AKP ile HDP bir uzlaşma sağlamış durumda. Yeni anayasayı AKP-HDP ittifakı gerçekleştirecek" dedi.
Erdoğan ve Davutoğlu'nun İç Güvenlik Paketi'nin mutlaka çıkacağına ilişkin açıklamaları olduğunun hatırlatılması üzerine de Hamzaçebi, "Büyük lokma ye, büyük konuşma demişler. Büyük konuşmayacaksın, bir gün geri adım atarsın" ifadelerini kullandı.
Pervin Buldan: ''O maddeler değişecek''
DSP Genel Başkanı Masum Türker'in solda ittifaka ilişkin açıklamalarının da sorulduğun Hamzaçebi, Türker'in açıklamalarını gülümseyerek karşıladığını ve espri yaptığını düşündüğünü söyledi.
Hamzaçebi, CHP'nin hedefinde iktidar olduğunu ve kararlı adımlarla ilerlediğini kaydederek, demokrasiye, özgürlüğü, eşitliğe, laikliğe, adalete inanan herkesi partilerinin çatısı altına davet ettiklerini vurguladı. Gelmek için şart öne sürme zamanı olmadığını da belirten Hamzaçebi, Türkiye'nin tarihi bir seçim yapacağına işaret etti.