hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Akdeniz Üniversitesi saldırganına tahliye

    Akdeniz Üniversitesi saldırganına tahliye
    expand

    Akdeniz Üniversitesi'nde geçen yılın nisan ayında yaşanan olaylarda, öğrencilere tabancayla ateş açarken görüntülenen tutuklu sanık Ömer Ulusoy, 5 yıl 9 ay hapis, 752 TL para cezasına çarptırıldı. Ancak Ulusoy, hapis yattığı süre göz önüne alınarak serbest bırakıldı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşması yapıldı.

    Mahkeme, tutuklu sanık Ömer Ulusoy'u, oy çokluğuyla, "İnsan öldürmeye teşebbüs" suçundan 4 yıl 6 ay, tabanca taşıması nedeniyle de, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun kapsamında 1 yıl 3 ay hapis ve 720 TL para cezasına çarptırdı.

    Mahkeme sanığın, "suç işlemeye tahrik" suçundan beraatine karar verdi.

    Mahkeme, sanık Ömer Ulusoy'un, cezaevinde kaldığı günler ve çarptırıldığı hapis cezasını göz önüne alarak, tahliye edilmesini de kararlaştırdı.

    "Eylemi tahrik altında gerçekleştirdi"


    Duruşmada, Ömer Ulusoy'un "silahlı tehdit" suçundan beraatine karar veren mahkeme heyeti, sanığı bu kez mütalaanın aksine, "insan öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla önce müebbet, eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle de 9 yıl hapis cezasına çarptırdı.

    Mahkeme Başkanı Süleyman Teke, kararda, sanık Ömer Ulusoy'un silahının etkili silah, ateş edilen grupla arasındaki mesafenin 30 metre kadar ve karşı grubun 200-300 kişilik olması nedenleriyle, Ulusoy'un, "isteseydi vurabilecek durumda olmasına göre, eyleminin insan öldürmeye teşebbüs" suçunu oluşturmadığı kanaatini bildirerek, karşı oy kullandı. Mahkeme, Teke'nin karşı oyu nedeniyle, bu suçlamayla ilgili kararı oy çokluğu ile aldı.

    Öte yandan, mahkemenin bir üye hakimi de, Ulusoy'un üniversite öğrencisi olmadığı halde pazar günü üniversiteye silahla girdiğini belirterek, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti ile hükmolunan cezaya göre, Ulusoy hakkında verilen tahliye kararına katılmadığı görüşünü bildirdi.

    Ulusoy'un tahliye kararı da, bu karşı oy nedeniyle oy çokluğuyla alındı. Öte yandan, sanık Ulusoy'un geçmişteki haline, suç işlemesi hususundaki eğilimlerine ve dosya kapsamına göre, takdiren hapis cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyeceği yolunda mahkemenin vicdani kanaatinin oluşmadığı bildirilen kararda, hapis cezasının bu nedenle ertelenmediği bildirildi.

    Diğer sanıklar hakkındaki hükümler

    Öte yandan, mahkeme heyeti kararında, diğer sanıklar hakkında verilen hükümleri de açıkladı. Kararda, sanık öğrenciler Ahmet Bekmez, Münir Aktan, Muzaffer Çelebi, Çağrı Biber, Erkan Yerlikaya, "kamu malına zarar vermek" suçundan 10'ar ay, öğrenci olmayan sanıklardan Ayhan Sezgin "suç işlemeye tahrik" suçundan 5 ay, İsmail Ahmet Turgut da gaz tabancası taşıdığı gerekçesiyle 25 gün hapis cezasına çarptırıldı.

    Mahkeme, sanıklardan Alican Yavuz'a bin 500 TL, Mustafa Gümüş'e 740 TL, Mesut Göçük'e 740 TL, Çağrı Bulut'a 740 TL, Ayhan Sezgin'e 740 TL, Tahir Kara'ya da gaz tabancasıyla gürültü yaptığı gerekçesiyle 50 TL para cezası verdi.

    Mahkeme, bu kararın ertelenmesi ve hükmünün geri bırakılmasını da kararlaştırdı. Mahkeme, diğer sanıkların ise haklarındaki tüm suçlamalardan beratına karar verdi.

    Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan Ömer Ulusoy'un avukatı Ayhan Atasayar, "insan öldürmeye teşebbüs" suçuyla verilen hapis cezası nedeniyle, karara itiraz ederek temyize gideceklerini söyledi. Atasayar, tahliye kararını da beklediklerini anlattı.

    Geçen yıl nisan ayında Akdeniz Üniversitesi kampüsünde karşıt görüşlü öğrenciler arasında kavga çıkmış, dışarıdan kampüse gelen Ömer Ulusoy silahla ateş açmıştı. Ulusoy, olaydan günler sonra yakalanarak tutuklanmıştı.

    "Ateş etmeseydim ülkede kaos çıkardı"


    Cumhuriyet Savcısı Ramazan İnan'ın geçen duruşma verdiği mütalaaya ilişkin sanık ve avukatların görüşlerinin dinlendiği duruşmada, Ömer Ulusoy ve diğer sanıklar son savunmalarını yaptı.

    Sanık Ömer Ulusoy, olaylara isminin karıştığı için pişmanlık duyduğunu belirterek, bütün olayların başlangıcının kendisiymiş gösterildiğini, olayların çıkmasına neden olan kişilerin ise masummuş gibi dışarıda gezdiklerini söyledi.

    Öldürme, yaralama tahrik kastının olmadığını iddia eden Ulusoy, karşı gruptaki demirli, sopalı, zincirli grubun saldırısına maruz kalan 15 kişinin linç edilmesini ve olayların büyümesini önlemek amacıyla tabancasıyla havaya ateş ettiğini öne sürdü.

    Yerleşkedeki olaylar sırasında ateş etmeseydi ölen ve yaralananların olacağını iddia eden Ulusoy, "Aksi taktirde ölümle ve yaralanmayla sonuçlanabilecek olaylar olabilir, ülke kaos ve çatışma ortamına sürüklenirdi" diye konuştu.

    29 Mart Yerel Seçimleri öncesinde AK Parti ve DTP'li gruplar arasında, Ankara'da da esnaf ve öğrenciler arasında olaylar olduğunu, olayların önlenmesi için ateş de açıldığını, buna rağmen bu olaylarda hiç tutuklanan olmadığını öne süren Ömer Ulusoy, kendisinin de bu iki olaya benzer şekilde, yerleşkedeki grupları dağıtma ve uzaklaştırma düşüncesiyle havaya ateş açtığını iddia etti. Ulusoy, "Yoksa neden ben, herkes Konyaaltı sahilinde denize girerken ve eğlenirken böyle bir olaya karışayım?" diye konuştu.

    Yerleşkede karşılarındaki saldırgan grubun, tabancasının etki alanında olduğunu, istemesi halinde bu gruptakileri vurup, yaralayabileceğini ifade eden Ömer Ulusoy, ateş açmaktaki amacının, iki grubun karşı karşıya gelip çatışmasını ve daha büyük olayların meydana gelmesini engellemek olduğunu iddia etti.

    "Sonuç düşündüğüm gibi oldu"

    Olayların sonucunun düşündüğü gibi gerçekleştiğini ve ateş etmesiyle olayların sona erdiğini iddia eden sanık Ömer Ulusoy, "Olaylara neden olanlar dışarıda geziyor. Onlar sebebiyet vermeseydi bu olaylar yaşanmayacaktı. Saldırgan biz değiliz. Bu, her türlü görüntü kayıtlarında ve fotoğraflarda açıkça görülmektedir. Saldırgan grup 100-300 kişilik, saldırılan grup ise 10-15 kişilikti. Bize çiçeklerle gelmiyorlardı. Demir çubuk ve sopalarla dörtlü yürüyüş kolu halinde olaylara daha önceden hazırlanmış şekilde geliyorlardı. Her şeye rağmen ismim bu olaylara karıştığı için pişmanım" dedi.

    Davanın tek tutuklu sanığı olduğunu hatırlatan Ulusoy, mağdur olduğunu belirterek, tahliye talebinde bulundu. Ömer Ulusoy'un avukatı Ayhan Atasayar da Akdeniz Üniversitesinde yaşanan olayların geçen yıl bir süre devam ettiğini, 6 Nisanda ise Ömer Ulusoy'un hakkı olmadığı halde yerleşkeye girmesi ve ateş açmasının ardından olayların sona erdiğini savundu.

    "Hırsızın hiç mi kabahati yok"


    Avukat Atasayar, "İki grup arasında yaşanan yoğun şiddet ve olaylar Ömer Ulusoy'un karışmasıyla bitti. Polisin ortada olmadığı, üniversite güvenlik görevlilerinin yetersiz kaldığı bu olaylarda Ömer'in kalabalığı dağıtması daha vahim olayları önledi. Ömer Ulusoy'un yerleşkeye girmesi, ateş açması doğru değil. Kahraman yaratma arzumuz yok, 'kimse de ölmedi' kolaycılığına gitmiyorum, ama Ömer Ulusoy havaya ateş açarak, kolluk gücünün yapmadığını yaptı. Hırsızın hiç mi kabahati yok. Ömer Ulusoy, elini taşın altına uzatmıştır. Milli hassasiyetleriyle hareket etmiştir" dedi.

    Ayhan Atasayar, Ömer Ulusoy'un kamuoyuna açıklandığı gibi yakalanmadığını, 4 gün sazlıklarda saklandıktan sonra polis merkezine giderek kendisinin teslim olduğunu, teslim olmasının da suçu bilinçli ve kasıtlı işlemediğinin kanıtı olduğunu savunarak, bu nedenle mütalaada yer alan, "suç işlemeye tahrik" suçlamasını kabul etmediklerini söyledi.

    Diğer sanıklar...


    Duruşmaya katılan sanıklar Tahir Kara ile Mesut Göçük de milli duygularıyla hareket ederek öğrenci olmadıkları halde yerleşkeye girdiklerini ve olaylara karıştıklarını belirterek, mahkemeden ve kamuoyundan özür dilediler ve pişman olduklarını ifade ettiler.

    Tutuksuz diğer sanıkların avukatları da mütalaada yer alan lehte hükümlere katıldıklarını, ancak aleyhteki suçlamaları kabul etmediklerini belirtirken, avukatlardan Nizamettin Sağır, "Huzur kenti Antalya'da istemeyerek de olsa böyle bir olaya karıştıkları için müvekkillerim adına yüce mahkemeden ve Türkiye kamuoyundan özür diliyorum" dedi.




    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow