Aile hekimlerinden “Evde 14 gün” karantina takibi
Yurt dışından henüz dönmüş vatandaşların evde karantina takipleri Aile Hekimlikleri tarafından yapılıyor. Telefonla ulaşamadıkları vakaları kayıtlı akrabaları ya da ev adresleri üzerinden bulup bilgilendiren aile hekimleri, hepsini her gün tek tek arayarak durumlarında bir değişiklik var mı izliyor. Bazı aile hekimleri ise her gün arayıp rahatsız etmemek için, çareyi whatsapp grupları kurmakta buldu.
Grubu kurmadan önce hepsinin tek tek onayını da alarak “Evde 14 gün” grubunu kurduklarını anlatan Maltepe 7 No’lu Aile Sağlığı Merkezi Hekimlerinden Dr. Tuba Eşit Biçer, “WhatsApp grubu aslında bizim istediğimizden çok daha güzel oldu. Çünkü interaktif bir ortam. Herkes aklına takılan her şeyi sorabiliyor. Böylece diğerleri de aynı konu hakkında bilgilenmiş oluyor. Durumu iyi olanlar her gün bana “tamam” emojisi yazıyor. Bir sıkıntı yok, anlamına geliyor bu. Sorunu olan da yazıyor ve biz de gerekli yönlendirmelerini yapıyoruz. Tüm hastalarımda şahsi telefonum da var. Bu olağanüstü günlerde bana 24 saat ulaşıp ne sıkıntıları olduysa onları anlatabileceklerini söyledim” dedi.
TELEFONU OLMAYANLARA AKRABALARI ÜZERİNDEN ULAŞTIK
“Yaklaşık 10 gün önce, sistemimize veri işlemlerinden yurtdışından giriş yapanların yurtdışı gidiş tarihleri, TC kimlik numaraları ve adresleri ekranlarımıza yansıdı. Bakanlık, bu kişilerin 14 gün boyunca takip edilmesini istedi. " diyen Dr. Biçer, şunları söyledi:
'Genel durumları nasıl, öksürükleri, ateşleri var mı, herhangi eşlik eden bir başka sağlık problemi var mı, vb ' diye değerlendirmemiz istendi ve bu liste uzadıkça uzadı. Çünkü uçuşlar vs. kapanmadan önce pekçok vatandaşımızın acil giriş yapması gerekti ve büyük bir nüfus ülkeye dönmek zorunda kaldı. Biz de bu listelerdeki vatandaşları tek tek aradık. Telefonu olmayanların evlerine gidip ulaştık ya da akrabaları üzerinden bulduk hepsini. Ulaşamadığımız hiç kimse kalmadı. Ama 14 gün boyunca onları her gün tek tek aramak, hem rahatsız edici olabiliyor hem de kaygı düzeylerini artırabiliyor. Başka birkaç meslektaşım daha böyle bir çözüm düşünmüşler, biz de vakalarımızdan kişisel izinlerini alarak, çünkü birbirlerinin numaralarını görebilirler o gruplarda, Evde 14 gün WhatsApp gruplarımızı kurduk ve bu şekilde düzenli olarak izleyebiliyoruz.”
HASTALARIMIZI MAĞDUR ETMEYİZ YETER Kİ ONLAR EVDEN ÇIKMASIN
Aile Hekimi Biçer, bu olağanüstü günlerde vatandaşların yapması ve yapmaması gerekenler konusunda da bilgi vererek şu uyarılarda bulundu:
“Bütün vatandaşlarımızın acil bir durum olmadığı sürece evde kalmasını istiyoruz. Ama semptomları hissettiklerinde ya da şüpheli durumlarda ne yapacaklar? Öncelikle ya bizi arasınlar ya da 184 danışma hattına ulaşsınlar. Kronik hastalıkları olan, şüpheli semptom hisseden ve ne yapacağını bilemeyen vatandaşlarımızı bu şekilde yönlendirebiliyoruz. Eğer gerçekten bir şüphe olduğunu düşünürsek, kronik hastalıklarını, kullandıkları ilaçları, genel durumları ve şikayetlerini de değerlendirerek buraya davet edip değerlendirmek istiyoruz. Burada da muayenesi ve öyküsünü aldıktan sonra gerçekten şüpheli görürsek o zaman hastanelere yönlendiriyoruz. Böylece hastanelerimizde de gereksiz bir yük oluşmasının önüne geçmeye çalışıyoruz.”
KORONAVİRÜS ANNE SÜTÜNDEN GEÇMEZ, EMZİRMEYİ BIRAKMAYIN
Hamileler ve yeni doğum yapacaklar için de önemli uyarılarda bulunan Dr. Tuba Eşit Biçer, şöyle konuştu:
“Maalesef hamileler için en keyifli dönem olması gerekirken birazcık sıkıntılı ve panik hali hakim bu günlerde. Hamilelere ve lohusalar ile bağışıklık sistemi düşük olan hastaların özellikle bol bol taze sebze meyve yemesini öneriyoruz. Sadece gebelikte verdiğimiz vitaminler, kan ilaçları ve taze sebze meyve yemek, iyi dinlenmeye çalışmak; yapması gerekenler bunlar. Lohusalarımızın takiplerini de aksatmamaya çalışıyoruz. Aile hekimliklerimizde belli bir steril oda oluşturduk. Sürekli havalandırdığımız, dezenfekte ettiğimiz ve ısıttığımız odalar var. Belli bir saat dilimi uyguluyoruz, o saat diliminde hızlıca alıp, işlem önceliği de göstererek takiplerini yapıp gönderiyoruz. Yenidoğan ve bebeklerin aşılarında da herhangi bir aksaklık yok. Bebekte ateş, öksürük, ailede herhangi bir koronavirüs teması yoksa, mutlaka aşısını yapıyoruz. Böyle bir şüphe varsa pediatri doktoruna başvurulması gerekiyor. Anne karnından bebeğe virüs bulaşmıyor ancak bebek doğduktan sonra Covid açısından risk olabilir. Çünkü yeni doğanların bağışıklık sistemi sadece anne sütüyle aldığı vitaminlerle oluşmaya başlıyor. O nedenle yeni doğan bebeğin evine kesinlikle ziyarete gidilmemeli. Anne de öksürük vb şikayetleri varsa mutlaka doktora başvuracak ama emzirmeye ara vermesini kesinlikle tavsiye etmiyoruz, el hijyenine daha fazla dikkat ederek maske takıp emzirmesini tavsiye ediyoruz. Çünkü bebeğe sütle geçen bir şey değil koronavirüs.”
BENİM BEBEĞİM DE VAR VE ODASINI AYIRMAK ZORUNDA KALDIK
Kendisinin de 9 aylık bir bebeği olduğunu ve kızının hala anne sütü almaya devam ettiğini anlatan Dr. Biçer, gün içinde onlarca hastaya bakıp eve gittiğinde bebeğini kucağına alamadığını ve hemen kıyafetlerini değiştirerek duşa girdiğini söyleyerek “Bizler bu dönemde vatandaşlarımızın sağlığı için kendi ailelerimizden feragat ediyoruz. Ben artık bebeğimi maskesiz emziremiyorum. Yakın temas kuramıyorum mümkün olduğunca, oysa bana en çok ihtiyaç duyduğu dönem. Odasını ayırdık örneğin artık benimle aynı odada yatmıyor ve bu da hem psikolojisini, hem uyku düzenini etkiledi. Ama hepimiz fedakarlıklar yaparak bu günleri aşacağız. Vatandaşlarımız da evden çıkmayarak bize yardımcı olsunlar” dedi.
BİR BUÇUK METRELİK MESAFEDEN HASTALARLA GÖRÜŞÜYORUZ
Şüpheli durumlarda, ateş öksürük nefes darlığı gibi belirtiler yaşayan ancak ayaktan muayeneye gidebilecek hastaların aile hekimlikleri ya da hastanelere giderken mümkün olduğunca kimseyle yakın temas kurmadan, maske takarak ve imkan varsa toplu taşıma aracı kullanmadan buralara ulaşması gerektiğinin altını çizen Dr. Biçer, şöyle devam etti:
“Biz de burada hastalarla aramızda bir buçuk metrelik bir mesafe bırakarak önce şikayetlerini dinliyoruz. Çünkü her gün onlarca hasta buraya başvuru yapıyor, birinin getirdiği mikrobu diğerine taşımak istemiyoruz. O yüzden muayene etmediğimiz, sadece ilaç yazdırmak isteyen hastalarımızı bir buçuk metrelik kapı mesafesinde tutuyoruz. Eğer kişi kendini şüpheli görüyorsa, ateş ve öksürüğü varsa ve evde de çocuk ya da yaşlı birey varsa hastaneye başvurana kadar evde dahi mutlaka 5 gün boyunca maske takması gerekiyor. Bizim haftada bir ya da iki gün 65 yaş ve üstü grup için yaptığımız ev ziyaretleri vardı. Artık onları yapamıyoruz. Çünkü bu dönemde tehlikeli grup onlar ve evlerine giderek onları da riske atmak istemiyoruz. Ama bu bölgede çok güzel bir sistem geliştirdik, sıkıntısı olan bizi rahatlıkla arayabiliyor ve şikayetlerini, varsa ilaç vb gibi ihtiyaçları, gerekli yönlendirmelerini yapıyoruz. Sıkıntısı olana mutlaka ulaşıyoruz” diye konuştu.