Agos gazetesinin müdahil olma talebi kabul edildi
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Kadir Sağdıç ile eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü'nün de aralarında bulunduğu 33 sanığın yargılandığı "Kafes eylem planı"na ilişkin davada Agos Gazetesi avukatlarının müdahil olma taleplerini kabul etti.
33 sanık hakkında "Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak Kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüttükleri" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması bugün yapılıyor.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Agos gazetesi ve gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Aris Nalcı adına katılan avukatlardan Fethiye Çetin, davaya müdahil olma yönündeki taleplerini dile getirdi.
Tutuksuz sanıklardan Metin Samancı da davanın askeri mahkemede görülmesi gerektiğini savunarak, bu yönde karar verilmesini talep etti.
Duruşmaya ara vererek talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, Agos gazetesi avukatlarının davaya müdahil olarak kabul edilmelerine karar verdi.
Mahkeme heyetinin bu kararına üye hakim Oktay Kuban'ın karşı oy kullandığı açıklandı.
Mahkeme heyeti, sanıklardan Samancı'nın talebini ise reddetti.
Bu arada, davanın tutuklu sanıkları Albay Mücahit Erakyol, Albay Levent Gülmen ve Yarbay Halil Özsaraç, Hasdal Askeri Cezaevi'nden Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne girerken binanın önünde bekleyen bazı yakınları alkışlayarak "Kahramanlar" diye bağırdı. Bu sırada sanıklardan biri, yakınlarına selam verdi.
Duruşma nedeniyle geniş güvenlik önlemi alınan adliye binasına bazı tutuksuz sanıklar da Merkez Komutanlığına bağlı bir araçla hakim ve savcıların giriş yaptığı Çırağan Caddesi'ndeki kapıdan alındı.
Tutuklu yakınlarının adliye önündeki bekleyişi sürüyor. Polis ekipleri de adliye çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı.
DURUŞMA
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde 33 sanığın kimlik tespiti yapıldı.
Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Ahmet Nuri Saraç tarafından iddianamenin yaklaşık yarım saatte özetlenerek okunmasının ardından sanıkların savunmalarının alınmasına geçildi.
İfadesinde bir Türk deniz piyadesi olduğunu belirten Mücahit Erakyol, öncelikle birliği olan Foça'daki Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanlığını tanıttı.
Meslek hayatının 26 yılının yarısının bu birlikte geçtiğini anlatan Erakyol, üsteğmenlik rütbesindeyken de Anıtkabir'de çalıştığını söyledi. Birliği ve sınıfıyla gurur duyduğunu ifade eden Erakyol, iddianamede yer alan iddialara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Rahmi Koç Müzesi'ndeki denizaltıda 14 Kasım 2008'de patlayıcı bulunduğunu, "Kafes Eylem Planı"nın ise 30 Mart 2009 tarihinde oluşturulduğunun iddia edildiğini vurgulayan Erakyol, buna göre askerlerin planlarını geriye dönük yaptığını ifade ederek, bu tarihlerde tutarsızlık bulunduğunu savundu.
Bu patlayıcıları denizaltıda gören kimsenin olmadığını, askerlerin patlayıcıya dokunmayacağını, ancak bulan Hasan Oğuz İşleyenel'in patlayıcıları müze müdürüne getirdiğini dile getiren Erakyol, patlayıcıların oradaki denizaltıda bulunmadığını ileri sürdü.
Erakyol, patlayıcıların denizaltıda herkesin görebileceği bir yere konulamayacağını da belirterek, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının envanterinde de bu tür özellikte bir patlayıcının yer almadığının belirtildiğini kaydetti.
Erakyol, "Biz askerler, harpte de rastgele adam öldürmeye karşıyız. Harbin de bir hukuku vardır. Dolayısıyla gayrı kanuni işi kabullenmeyiz. Böyle bir planı yapmayız. Bırakın subaylar ve astsubaylar, normal vatandaşlar bile yapmaz" dedi.
Ermenilerin tehdit edildiği iddiası
Ermeni vatandaşların tehdit edildiği iddialarına da değinen Erakyol, gönderilen ihbar mektubunun yeni olmadığını, iddia edilen "Kafes Eylem Planı"nda da Ermeni okullarına yönelik bir adres, faaliyet bulunmadığını söyledi.
Erakyol, savcıların suçları somut ve inandırıcı delillerle ortaya koyamadıklarını, bu nedenle yuvarlak ifadeler kullandıklarını ileri sürerek, iddia edilen mektupları kendilerinin gönderdiklerine dair de hiçbir hukuki delilin olmadığını savundu.
Asılsız soykırım iddialarında bu yıl yeni bir süreç yaşandığını ifade eden Erakyol, "Soykırım, Cumhuriyet ve Atatürk ile devam etti, Kafes Eylem Planı ile de Türk subayları bunu devam ettirdi" denilmeye çalışıldığını belirtti.
"Türk subaylarının da Ermeni vatandaşlara saygısı, sevgisi vardır" diyen Erakyol, projeksiyon yöntemi kullanarak yaptığı savunmasında, emrinde askerlik yapan Aleks Ülgen tarafından kendisine hediye olarak yapılan bir resmi gösterdi. Bu resimde Türk subayının atın üstünde bir şövalye olarak göründüğünü dile getiren Erakyol, bu hediyenin kendisi için çok değerli olduğunu anlattı.
Erakyol, Beykoz'daki ormanlık alanda bulunan mühimmata da değinerek, bu patlayıcıların köylülerin görebileceği şekilde gömülerek, kolay bir şekilde bulunmasının sağlanmaya çalışıldığını ileri sürdü.
"Kafes Eylem Planı"nda operasyon gücü görev komutanı olarak yer aldığının iddia edildiğini dile getiren Erakyol, bu planın yer aldığı DVD'nin bulunduğu belirtilen Levent Bektaş'ı ise hiç tanımadığını ve görmediğini söyledi.
Duruşmaya 17 ve 18 Haziran'da devam edilecek.
İddianameden...
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'!nde görülecek davanın 65 sayfalık iddianamesinde, zanlılar emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü, Koramiral Kadir Sağdıç, Tuğamiral Mehmet Fatih İlgar'ın "Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmede 'danışma kurulu' adı altında emir ve komuta yetkisini haiz örgüt mensubu oldukları" belirtiliyor.
İddianamede, Mücahit Erakyol, Deniz Erki, Tanju Veli Aydın, Emre Sezenler, Hüseyin Doğancı, İsmail Bak, Metin Samancı, Levent Gülmen, Aydın Ayhan Saraçoğlu, Bülent Aydın, Bora Coşkun, Süleyman Erharat, Murat Aslan, Emre Tepeli, İbrahim Öztürk, Halil Özsaraç, Gürol Yurdunal, Ümit Özbek, Bülent Karaoğlu, Daylan Muslu, Hüseyin Erol, Mehmet İnce, Alpay Belleyici, İsmail Zühtü Tümer, Levent Olcaner, Özgür Erken, Metin Fidan, Türker Doğanca, Mesut Adanur ve Metin Keskin'in eylemlerinin de "Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmenin üyesi olma" suçunu oluşturduğu kaydediliyor.
Tüm sanıkların TCK'nin 314. maddesinin 2. fıkrası ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca 7,5 ile 15'er yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin, savcılığın Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmatla ilgili dava ile bu davanın birleştirilmesi yönündeki talebini duruşmada karara bağlaması bekleniyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Karabük'te kartpostallık görüntü! Sarıçiçek Yaylası beyaza büründü
Ankara'da korkunç kaza! Önüne gelene çarptı
KABİNE TOPLANTISI GÜNDEM MADDELERİ | Kabine Toplantısı ne zaman, YARIN MI? Asgari ücret, Suriye’deki gelişmeler...
Kayak Merkezlerinde Yılbaşı Yoğunluğu
100 Binde 1 Görülüyor: Doktorlara Ameliyatta 'Mide' Şoku!