Adli Tıp yalanladı
Adli Tıp, kurumda yaşanan bir hırsızlık olayına ilişkin bir gazetede yer alan, Silivri Cezaevi'nde 12 Kasım'da ölen "Odatv davası" sanığı "Kaşif Kozinoğlu'nun ölüm nedenini belirleyecek materyallere müdahale edilmiş olabileceği iddiasını yalanladı.
Kurum Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, bugün bir gazetede "Adli Tıp'ta Skandal: MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'nun şüpheli ölümünü aydınlatacak örneklerin incelendiği Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi soyuldu" başlıklı bir haber yayımlandığı kaydedildi.
Söz konusu dairede 2 personele ait cüzdanların çalındığı, konuyla ilgili emniyet birimlerince yürütülen çalışmalar ve kamera kayıtlarının incelenmesi üzerine şüphelinin eşkalinin belirlendiği anlatılan açıklamada, bu konudaki çalışmaların titizlikle devam ettiği belirtildi.
Haberde "Kozinoğlu'nun kan, doku ve saç teli örneklerinin bulunduğu dosyanın başka örnek dosyasıyla değiştirilmiş olabileceği ihtimaller arasında" şeklinde bir değerlendirme yapıldığı kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:
"İstanbul Adli Tıp Kurumu, uluslararası akredite bir kurumdur. Akredite, bir laboratuvarda delil güvenliği çok ciddi tedbirlerle sağlanmaktadır. Söz konusu materyaller, hırsızlık olayının gerçekleştiği ofis bölümünden ayrı, kart kontrollü, bağımsız ve başka bir kapı ile ayrılmış bulunan laboratuvar kısmında bulunmaktadır. Bu bölüme, yetkisi ve kartı olmayan hiçbir kimsenin girmesi mümkün değildir. Materyallerin muhafaza edildiği soğuk odanın 2 anahtarı bulunmakta ve bu odaya sadece başkan ve ilgili uzman girebilmektedir. Tüm bu önlemlere ilave olarak, Morg İhtisas Dairesinde her olgu için ayrıca 'şahit numune' alınmakta ve şifreli dolaplarda muhafaza edilmektedir. Örneklerin muhafaza altına alındığı laboratuvarlar ve Morg İhtisas Dairesinin tümü kameralarla izlenmektedir. Kamera kayıtları incelenmiş ve buralara yetkisiz herhangi bir kişinin girmediği de tespit edilmiştir."
Söz konusu olayın basit bir hırsızlık görünümünde bulunduğu belirtilen açıklamada, "Kaşif Kozinoğlu'nun ölüm nedenini belirleyecek materyallere müdahale edilmiş olabileceğine ilişkin değerlendirmelerin kesinlikle doğru olmadığı" kaydedildi.