Adana’ya bir de buradan bakın! Pamuk tarlasının altından çıkan yüz binlerce yıllık tarih: Anavarza
Gastronomi zenginliği ile Türkiye’nin ilk akla gelen şehirlerinden biri olan Adana, benzersiz tarihi geçmişi ile de anılmaya başladı. Adana'nın Kozan ilçesinde yer alan Dilekkaya Köyünde bulunan Anavarza Antik Kenti, eşsiz mimarisi ve pek çok önemli yapı ve eserleriyle ziyaretçilerini bekliyor.
Yemekleri, sokakları, pamuk tarlaları, narenciye bahçeleri ve renkli insanları ile Türkiye’nin zengin mozaiğini oluşturan Adana, keşfedilmeyi bekleyen büyüleyici tarihi ile de artık akıllara gelmeye başlayacak. Ramazanoğlu Konağı, Yağ Camii, Ulu Camii gibi tarihe ışık tutan ünlü yapılarıyla birlikte henüz birçok kişi tarafından keşfedilmemiş Anavarza Antik Kenti, şehre bambaşka bir açıdan bakmayı mümkün kılıyor.
ÇAĞININ EN ÖNEMLİ METROPOLLERİNDEN BİRİ
Anavarza Antik Kenti Adana'nın Kozan ilçesinde yer alan Dilekkaya Köyünde bulunuyor. MÖ 17. yüzyılında Roma hâkimiyetine girdikten sonra altın çağını yaşayan Anavarza, çağında Anadolu’nun en önemli metropollerinden biri hâline gelmiştir. Anavarza; sütunlu cadde, hamam, kilise, tiyatro, stadyum, kaya mezarları, nekropol, deniz tanrıçası Thetis’a ait havuz mozaiği ve Orta Çağ Kalesi gibi pek çok önemli yapı ve eser barındırıyor. Kalenin yer aldığı tepe kentin akropolisi niteliğini taşıyor. Dünyanın günümüze kadar gelebilmiş en eski tıp-eczacılık kitabının yazarı olan hekim Dioscurides, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ndeki Anavarza Antik Kenti’nde yaşamıştır.
100 HEKTAR ARAZİ ÜZERİNE KURULU
Antik çağda Doğu Akdeniz karayolu ağının merkezinde yer alan kent, doğuda Karatepe, Kastabala, Flaviapolis ile batıda Karaisalı, Pozantı ve Toroslara, güney de ise Misis ve Adana’yla kuzey de Kommana, Kayseri ve Kapadokya'ya bağlanıyor. Kent doğu kenarda bulunan 220 metre yükseklikteki kayalık kütlenin eteklerinde yaklaşık 100 hektar arazi üzerine kurulu. Antik kentin 1 derece 1145 dönüm, 2 ve 3 derecelerle birlikte toplam arkeolojik sit alanı 2300 dönüm civarında. Kaya kütlesinin ortasından açılan bir geçit ile de Flaviapolis antik kentine ulaşım sağlanmış.
ANAVARZA’NIN GÜN YÜZÜNE ÇIKARILMASI
Anavarza'yı 1830’lu yıllarda kenti ilk ziyaret eden araştırmacı Charles Texier oldu. Daha sonra William Barker ve 1852 yılında da Victor Langlois, 1857 de E.J. Davis, 1905 de Gertrude Bell, Birinci dünya savaşı başlarında Prof. A. Wilhelm ve Prof. J. Keil, sonrasında Michael Gough kenti tanıttı. Adana Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından kentte 1972-73-74 yıllarında çeşitli kurtarma kazıları yapıldı. Süreki ve sistemli Anavarza kazıları, T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü denetiminde, Adana Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü başkanlığında, Çukurova Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Arkeolojik Araştırmalar Merkezi Müdürlüğü bilimsel danışmanlığında 2013 yılında başladı. 2013-2020 yılları arasında Adana Müze Müdürlüğü ve Dr. Öğretim Üyesi F. Fatih Gülşen'in bilimsel danışmanlığında ilerleyen çalışmalar 2020-2023 yılları arasında yine F. Fatih Gülşen'in kazı başkanlığında devam etti. Son zamanlarda ise bölgede tekrar müze müdürlüğü bünyesinde kazı çalışmaları yapılıyor.
Kazı çalışmaları Zafer Takı, sütunlu ana cadde, Kuzey Hamamı palaestrası ve Yeni Kilise olarak adlandırılan yapılarda sürdürülmüş ayrıca amphityatro, peristilli yapı ve sütunlu ana cadde üzerindeki ikinci kent kapısı gibi alanlarda küçük çaplı çalışmalar yapılmıştır. Bu süreçte Adana Valiliği YİKOP öncülüğünde Zafer Takı olarak bilinen anıtsal kent kapısının, sütunlu ana caddenin ilk 300 metrelik kısmının ve Batı Kapısı olarak bilinen alanda restorasyon ve konservasyon çalışmaları yapılmıştır.
ADANA’YA TARİHTEN BİR BAKIŞ
Şehrin yeni cazibe merkezi olma adayı Anavarza’nın yanı sıra 1495 yılında yapılmış Adana'nın en eski konut yapısı Ramazanoğlu Konağı, Saint Jacque adına yaptırılmış bir Haçlı Kilisesi iken 1501 yılında camiye çevrilen Yağ Camii ve Külliyesi ile büyüklüğü ve tarihî açısından Adana'nın önemli eserleri arasında gösterilen Ulu Camii de tarihe tanıklık etmek isteyenlerin gezi rotasında bulunması gereken noktalardan.
Bünyesinde aynı anda Arkeoloji ile birlikte Kent, Tarım, Sanayi, Etnografya, Çocuk ve Mozaik bölümlerini de barındıran Türkiye’nin en büyük müze kompleksi olarak tasarlanan Yeni Adana Müzesi de görülmeye ve keşfedilmeye değer.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Ege Denizi'ndeki depremler başka bölgeleri tetikler mi? Prof. Dr. Naci Görür yanıtladı
Son dakika: Dikkat! Tarih belli oldu: Sıcak havalar geri dönüyor
Sen Nasıl Bir Babasın? Kızını boğarak öldürdü: intihar izlenimi vermek için bileklerini kesti!
Kuzey Marmara Otoyolu'nda Kar ve Sis
Komşuları Şoke Oldu... 3 yıldır kendisinden haber alınamıyordu: Evde kemikleri bulundu!