65. Hükümet 315 oyla güvenoyu aldı
TBMM Genel Kurulunda, AK Parti Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım başkanlığında kurulan 65. Hükümet ile ilgili güven oylaması yapıldı. 65. Hükümet Meclis'ten 315 oyla güvenoyu aldı.
AK Parti Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'ın başkanlığında kurulan 65'inci Hükümet TBMM'den 315 oyla güvenoyu aldı. TBMM Genel Kurulu, yeni hükümet adına yapılacak güven oylaması için Meclis Başkanı İsmail Kahraman başkanlığında toplandı. Başbakan Binali Yıldırım tarafından kurulan Bakanlar Kurulu hakkında Anayasanın 110'uncu maddesi gereğince güven oylaması yapıldı. 65'inci Hükümet, 138 ret oyuna karşılık 315 oyla güvenoyu aldı. TBMM Genel Kurulu'nda, elektronik cihazla yapılan açık oylamaya 453 milletvekili katıldı.
Oylamanın ardından Başbakan Yıldırım, teşekkür konuşması yapmak üzere Meclis kürsüsüne geldi. 65'inci Hükümet'e güvenoyu veren milletvekillerine teşekkür eden Yıldırım, 64'üncü Hükümet'in Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve dönemin Bakanlar Kurulu üyelerine de hizmetlerinden dolayı teşekkür etti. Demokrasinin daha ileri taşınacağını belirten Yıldırım, 79 milyonun hükümeti olduklarını vurgulayarak, "Yüce Meclis'imizin hükümetimize gösterdiği güven için hepinize teşekkür ediyorum. Şükranlarımı sunuyorum. 65'inci Cumhuriyet Hükümeti'miz hayırlı olsun. Bu vesileyle görevi devraldığım 64'üncü Hükümet'in Başbakanı ve Bakanlar Kurulu üyelerine de Sayın Davutoğlu ve arkadaşlarına yaptıkları hizmetlerden dolayı çok teşekkür ediyorum. Eleştiriler, uyarılar, öneriler bizim için yol göstericidir. Daha güzel kararlar, daha doğru işler yapmamız için mutlaka yardımcı olacaktır. AK Parti hükümetleri olarak bizim bir özelliğimiz var. Seçimlerde ne kadar oy alırsak alalım bu çatı altında güvenoyu aldıktan sonra artık herkesin, 79 milyonun hükümetiyiz. Güzel ülkemiz Türkiye'miz 65'inci hükümet döneminde çok daha güzel hizmetleri, geçmiş dönemde yapılan hizmetlere ilave ederek, Mustafa Kemal Atatürk'ün 2023 hedeflerine doğru emin adımlarla yürüyecektir. Demokrasimizi daha da ileri düzeye taşıyacağız. İnsan hak ve hürriyetlerini çok daha geliştireceğiz. Milletimizin birliği, beraberliği kardeşliğinin daim olması için gece gündüz demeden çalışacağız. Milletimizin barışı, huzuru için hayatını seve seve veren şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Demirtaş ve Yüksekdağ Genel Kurul'a katılmadı
Başbakan Yıldırım teşekkür konuşmasının ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve muhalefet sıralarında bulunan grup başkanvekillerinin elini tek tek sıktı. TBMM Genel Kurulu'nda 65'inci Hükümet için yapılan güvenoylamasına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Almanya gezisi dolayısıyla katılmazken, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ da Genel Kurul'daki oylamada yer almadı.
Meclis'te 'Gezi' tartışması
Genel Kurul'daki güvenoylaması öncesinde, Gezi olaylarının yıl dönümü nedeniyle, CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ve AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı arasında Meclis'te kısa süreli tartışma yaşandı. TBMM Başkanı Kahraman, İstanbul'un fethinin 563'üncü yıl dönümü dolayısıyla görüşlerini dile getirdikten sonra grup başkanvekillerine söz verdi. CHP Grup Başkanvekili Gök, İstanbul'un fethini andığı konuşmasında Gezi olaylarının 3'üncü yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, "İstanbul, bundan 3 yıl önce tabiatı korumak için binlerce insanın hem İstanbul'da İstanbul halkının öncülüğünde ağaçlara sahip çıktığı bir kenttir. Ağaçlara sahip çıkarken demokrasiyi, hoşgörüyü unutan ve acımasızca çevre hakkı, ağaç hakkı adına toplanan binlerce insanın üzerine TOMA'larla, biber gazlarıyla saldıran bu iktidarı Türkiye halkı unutmadı. Gezi olayları İstanbul'un öncülüğünde despotizme ve çevre hakkının korunması önünde önemli bir direniştir. Gezi olaylarında çevre hakkını savunan ve despotizme karşı dik duran bütün Türkiye halkına selam olsun" ifadelerini kullandı.
AK Partili Bostancı: Gezi'de toplananların teşekkür mitingi yapması gerekirdi
CHP'li Gök'ün Gezi olaylarıyla ilgili sözlerine yanıt veren AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı, 3 yıl önce yaşanan olayları eleştirerek, "Gezi olayı, modern dünyada demokratik iktidarlara karşı protest hareketlerle toplum mühendisliğinin birleştiği örnek olaylardan birisidir. Sahada, seçim sandığında alt edilemeyen iktidarlara karşı muhalif enerjiyi çeşitli vesilelerle toparlayıp sokaklarda kaos çıkartarak, demokratik iktidarları zor durumda bırakma girişimlerinin çeşitli küresel örneklerinden birisi olarak yaşanmıştır. Meselenin ağaç olmadığını bizzat Gezi'ye katılanlar söylüyor. Gerçekten de iddia ağaç ve çevre meselesi olsaydı 14 yıllık iktidarı boyunca 3 milyar ağaç dikmiş olan Türkiye'nin ormanlarını büyüten bu iktidara karşı Gezi'de toplananların teşekkür mitingi yapması gerekirdi. Bu işin ağaçla ilgisinin olmadığı çok açık. Bu tür girişimler yeni de değildir. 17-25 Aralık, geçmişteki darbe girişimlerinin zincirinin bir parçasıdır. Birileri böyle maceraperest işlere girebilir ama meşru zeminlerde siyaset yapanların sokağa ilgi göstermesi, doğrudan iktidara yönelik suikast anlamını taşıyan olaylara ilgi göstermesi, hiçbir biçimde kabul edilemez" dedi.
CHP'li Gök: Önümüzdeki hafta Gezi olayları bütün yönleriyle tartışılacak
AK Partili Bostancı'nın sözlerine CHP'li Gök, şu sözlerle karşılık verdi:
"Gezi olaylarında polisin orantısız güç kullandığı, iktidarın haksız uygulamalarda bulunduğu, bizzat iktidar tarafından belirlenen kamu denetçisi raporu ve insan hakları grubu raporlarına dahi girmiştir. Kendi halkına karşı TOMA'larla, basınçlı sularla, biber gazlarıyla saldıran bir iktidarın bu şekilde savunmasının Meclis'te yapılması da çok haksızdır. Bilinmelidir ki önümüzdeki hafta CHP grubu olarak bu Meclis'te Gezi olaylarının bütün yönleriyle tartışılacağının bilinmesini istiyoruz."
Baluken: Olayların müsebbibi AKP ve talimatlandırdığı güvenlik güçleri
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de Genel Kurul'da söz alarak, Bostancı ve Gök arasında yaşanan 'Gezi' tartışmasına şu sözlerle katıldı:
"AKP Grup Başkanvekili Sayın Bostancı'nın Gezi direnişiyle ilgili ortaya koymuş olduğu çerçeveyi kabul etmek mümkün değildir. Gezi'de tabi ki mesele birkaç ağaç meselesi değildi. Gezi direnişi daha fazla demokrasi, yerinden yönetim anlayışının hayata geçmesi, halkın yerelde karar alma süreçlerine katılması ve özgürlüklerin genişletilmesini de içeren bir bütün olarak Türkiye'nin yaşadığı bütün sorunlara dikkat çeken son derece önemli bir halk uyarısıdır. Halkın ortaya koyduğu bu demokratik duruşa rağmen Gezi Parkı'na saldırmak, oradaki gençleri yaralamak suretiyle orada olayların müsebbibi olan AKP hükümetinin kendisi ve talimatlandırdığı güvenlik güçleridir."
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İngiltere'de Türk profesör ölü bulundu! Eşinden açıklama
HABER || Kahire'de tarihi zirve: Peş peşe önemli görüşmeler! Erdoğan'dan 'terörsüz Suriye' mesajı
Türkiye'nin kanı donmuştu! Caninin ailesinden dilekçe: Bu soyadını taşıyamayız
Terör örgütü panikledi! PKK-YPG silah bırakacak mı? Abdulkadir Selvi yazdı
SON DAKİKA... Beykoz'da trafik tartışmasında polisin silahla vurduğu mimar hayatını kaybetti