301 teklifi komisyona sevkedildi

Türk Ceza Kanunu'nun 301'inci maddesiyle ilgili değişiklik teklifi TBMM Adalet Komisyonu'na sevkedildi. Komisyon, yasa teklifini 18 Nisan Cuma günü görüşecek.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Komisyon, TCK'nın 301 ve 305'inci maddesinde değişiklik öngören teklifi için gündem yaptı.
 
Komisyon, teklifi 18 Nisan Cuma gönü görüşmeye başlayacak ve görüşmelerin tamamlanmaması halinde 19 Nisan Cumartesi günü de işin bitimine kadar çalışmaya devam edecek.
 
Teklifin, tali komisyon olan TBMM AB Uyum Komisyonu'nda ise 16 Nisan Çarşamba günü görüşülmesi bekleniyor.
 
Meclis Başkanvekili CHP'li Güldal Mumcu'nun beklettiği teklifin Meclis sürecini, Meclis Başkanı Köksal Toptan başlattı.
 
TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Toptan, TCK'nın 301'inci maddesinde değişiklik öngören kanun teklifini, kanun yapma tekniğine aykırı olmadığını düşünerek, bu sabah TBMM Adalet Komisyonu'na havale ettiğini söyledi.
 
Söz konusu kanun teklifi, geçen hafta TBMM Başkanlığı'na sunulmuştu.
 
Toptan, "Bildiğiniz gibi TBMM Başkanlığı'na sunulan kanun tasarı ya da teklifleri önce TBMM Kanunlar Dairesi Başkanlığı tarafından teknik bir incelemeye tabi tutulmakta ve yasa yapma tekniğine aykırı bir husus tespit edilmediyse Sayın Başkan aracılığıyla, bu teklif ya da tasarı, ilgili komisyon ya da komisyonlara havale edilmektedir" dedi.
 
Köksal Toptan, "Söz konusu kanun teklifi de bu süreçten geçmiş ve kanunlar dairemiz teknik bir inceleme yaparak bazı noktalarda, düşüncelerini rapor haline getirmek suretiyle Sayın Başkanvekili Güldal Mumcu'ya sunmuştur. Sayın Mumcu, bilinen nedenlerle ve tamamen kendi takdirine taallül eden bir düşünceyle, benim gelip bu kararı vermemi istemiş ve o nedenle kanun teklifini ilgili komisyona havale etmemiştir" diye konuştu.
 
Meclis Başkanı, "Bundan sonraki süreçte Adalet Komisyonu, konuyla ilgili çalışma yapacak ve herkesi dinledikten sonra, bütün tartışmaları gerçekleştirdikten sonra hazırladığı raporu TBMM Genel Kurulu'na verecek, Genel Kurul da son kararı vermek suretiyle, TCK'nın uzun zamandan beri tartışılan bu maddesiyle ilgili görüşünü tespit etmiş olacaktır" ifadelerini kullandı.
 
"Yetki cumhurbaşkanını zor durumda bırakır"
 
Toptan, TCK'nın 301'inci maddesi ile ilgili kovuşturma açmada, Adalet Bakanlığı'nın iznini aramanın en doğru yaklaşım olduğunu ifade ederek, "Böyle bir organla donatılmamış cumhurbaşkanlığı makamı, kovuşturma aşamasında böyle bir yetkilendirmeyle donatılması, cumhurbaşkanlığı makamını çok zor durumda bırakabilir" dedi.
 
Toptan, teklife göre iznin, kovuşturma açıldıktan sonra söz konusu olduğunu söyledi.
 
TBMM Başkanı Toptan, kovuşturma açıldıktan sonra dosyayla ilgili karar verebilmenin, çok ciddi bir cezai incelemeyi gerektirdiğine işaret ederek, "O nedenle, bana göre, eskiden olduğu gibi Adalet Bakanlığı'nın iznini aramak, en doğru yaklaşımdır. Çünkü Adalet Bakanlığı'nın elinde, konuyla ilgili çok sayıda uzman, bakanı bilgilendirecek çok sayıda imkan vardır" diye konuştu.
 
Teklife göre, savcılar 301'inci madde kapsamında suç işlediklerini düşündükleri herkesi soruşturabilecek, iddianame hazırlayabilecek.
 
Dosya, izin makamının önüne - Cumhurbaşkanı'na - ancak mahkeme aşamasında gidecek. İzin yetkisi, soruşturma değil, kovuşturma aşamasında yani mahkeme iddianameyi kabul ettikten sonra devreye girecek.
 
Bazı hukukçular, "İzin yetkisi daha erken yani soruşturma aşamasında devreye girmeli, izin makamı da Cumhurbaşkanı değil, Adalet Bakanı olmalı" diyor.
 
Hükümet de, izin makamına ilişkin değişikliğe açık. Ancak bunun için önerinin muhalefetten gelmesini bekliyor.
 
Sosyal Güvenlik tasarısı da görüşülecek
 
Görüşmelerine üç hafta önce başlanan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası'nda değişiklik yapan yasa tasarısına da, TBMM'de devam edilecek.
 
Tasarının bu hafta yasalaşması planlanıyor. AK Parti Grubu, milletvekillerini Ankara'dan ayrılmamaları konusunda uyarırken, tasarının yasalaşması amacıyla yoğun bir çalışma programı uygulanacağını bildirdi.
 
Tasarıyla, personel mevzuatına göre almış oldukları disiplin cezası sonucu 23 Nisan 1999 ile 14 Şubat 2005 tarihleri arasında memuriyetleri sona eren ancak 22 Haziran 2006 tarihinde çıkan afla yeniden memuriyete dönen kişiler, geçmişe dönük borçlanabilecek.
 
Banka, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların teşkil ettikleri birliklerin personeli için kurulmuş bulunan sandıkların iştirakçileri ile aylık veya gelir bağlanmış olanlar ile bunların hak sahipleri, herhangi bir işleme gerek kalmaksızın kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 yıl içinde Sosyal Güvenlik Kurumu'na devredilecek ve bu sandıklardan yararlanan kişiler kanun kapsamına alınacak.
 
Tasarıda, kayıt dışı istihdamı önlemek için de düzenleme yapılıyor. İşletmenin büyüklüğü, işçi sayısı gibi kriterler dikkate alınarak işveren, işçinin ücret, prim, ikramiye gibi tüm ödemelerini özel olarak banka hesabına yatıracak.
 
Banka aracılığıyla ödenmeyen ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakları gider olarak indirilemeyecek.Yabancı ülkelerde Türk kültürüne hizmet eden Türk asıllı ve yabancı uyruklu öğretmen veya din görevlilerine; asgari 15 yıl hizmeti bulunma şartıyla sosyal yardımda bulunulacak.