''14 Aralık Operasyonu'' hakkında kim ne yazdı?
A. Turan Alkan - Zaman / Köy yanar, kim taranır? / Zaman Gazetesinin bir terör odağı olarak lanse edilmesi fevkalade isabetli bir düşüncedir. Nitekim yarından itibaren Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca gibi iki ünlü terör liderinin gözaltına alınmasıyla kamu düzeni ihlallerinde büyük bir gerileme yaşanacağı muhakkaktır. Operasyon başarılıdır ve çok etkili olmuştur. Aziz milletimiz böylece olağan şüpheli kanunu diye bilinen düzenleme ile başına ne tür bir çorap örüldüğünün farkına varmayacağı gibi, barış sürecinde birkısım 'özsavunma güçleri'ne devlet bütçesinden nasıl ve ne kadar kaynak aktarılacağı gibi lüzumsuz ayrıntılarla da ilgilenmeyecektir. Bunca nimetin kadrini bilmeyene ne denilse azdır.
Haberin Devamı
/

Mustafa Balbay - Cumhuriyet / Ülke Bu Kavgaya Mahkûm Değil! /
/

İktidarın parti kanadı ile cemaat kanadı birbirini çok ağır bir dille suçlayarak, Türkiye'nin üzerinde tepiniyor. Parti kanadının kökeni 1970'lerde, "Biz iktidara din dahil her türlü değeri kullanarak sandık yoluyla geleceğiz" diye yola çıktı. Cemaat kanadı ise aynı zaman diliminde, "Biz sandıkla uğraşmayacağız, yeni nesiller yetiştirip devlet kurumlarını ele geçirerek iktidar sahibi olacağız" diye yola çıktı.
Haberin Devamı
/

Son 40 yıllık süreçte yaşanan darbeler, siyasal hastalıklar, uluslararası planlar AKP koalisyon iktidarını Türkiye'ye dayattı. Parti cemaate diyor ki: "Sen hukuk dışı yöntemler kullanarak devleti ele geçirmeye çalıştın." Cemaat AKP'ye diyor ki: "Sen hırsızsın." Biz diyoruz ki; ikiniz de haklısınız... Bu ülke size mahkûm değil.
Ahmet Hakan – Hürriyet Vahimdir, tehlikelidir, hukuksuzdur, yanlıştır -
/

VAHİMDİR: Gazete ve televizyonlar basılarak... Gazeteciler ve televizyoncular gözaltına alınarak, derdest edilerek... Demokrasiye ve ifade özgürlüğüne büyük darbe vurulmuş olur. Ekrem Dumanlı ve arkadaşlarının gözaltına alınması bu açıdan vahimdir. -TEHLİKELİDİR: "Hükümet/Cemaat çatışması", söz söyleme ve ifade etme özgürlüğüne kurban edilemez. Bu çatışmaya yaslanarak gazetelere ve gazetecilere vurulan darbe, aslında tüm toplumun özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir. Ekrem Dumanlı ve arkadaşlarının gözaltına alınması bu açıdan tehlikelidir.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Ahmet Hakan – Hürriyet Vahimdir, tehlikelidir, hukuksuzdur, yanlıştır
/

-HUKUKSUZDUR: "Devletin egemenliğini ele geçirmek" şeklinde somut hiçbir suçlamayı ihtiva etmeyen, soyutun soyutu bir suçlamayla gazeteler basılamaz, gazeteciler suçlanamaz. Ekrem Dumanlı ve arkadaşlarının gözaltına alınması bu açıdan hukuksuzdur.-YANLIŞTIR: Yargı, karşıtlara karşı kullanılacak bir silah olarak kullanılamaz. Yargı, hükümet karşıtlarını köşeye sıkıştırma aracı haline getirilemez. Yargı, muhaliflere operasyon çekme aracı yapılamaz. Ekrem Dumanlı ve arkadaşlarının gözaltına alınması bu açıdan yanlıştır.
Ali Bulaç - Zaman / Bu operasyon neyi örtüyor?
/

Türkiye giderek otoriter bir rejime doğru yol alıyor. Ortadoğu ölçeğinde otoriter rejim "otokrasi"dir. Monarşilerde kuvvetler bir elde toplanmıştır ve yönetim babadan oğula intikal eder. Otokraside yönetim babadan oğula geçmez ama kuvvetler bir elde toplanır. Otokrat rejimler öncesinde bu işe niyetlenenler, kendilerine karşı bir darbe teşebbüsünde bulunulduğunu öne sürerler; olmayan darbe teşebbüsü bastırılırken otoriter-otokrat rejimi kurmanın önündeki engeller bir bir kaldırılmış olur.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
/

Nasır otokrasisini İhvan'ın kendisine karşı darbe planladığı iddialarını öne sürerek sağlamış oldu. Ogün bugün Mısır otoriter yönetimlerden kurtulabilmiş değil. Bir rejim otoriter ve otokrat nitelik kazandığında sadece ilk elde kendine rakip veya muhalif çevreleri sindirmekle kalmaz, muhalefetin her türünü denetim altına alır, ifade özgürlüğünü ortadan kaldırır ve icraatlarının hiçbiri için kimseye hesap vermez. Türkiye, bu istikamete yönelmiş bulunuyor. Dolayısıyla bir gruba karşı yürütülen operasyonlar karşısında "Bana dokunmaz" diyen, bir iki aşama sonra kendisini başka operasyonların hedefinde görecektir.
Ali H. Aslan - Zaman / Vatan borcu /
/

Dünkü operasyon, Türkiye'nin ulusal çıkarlarına ve güvenliğine en büyük tehdidin kimlerden geldiğini bir kez daha ortaya koydu: Gazeteciler, televizyoncular, dizi senaristleri, devlet memurları değil; birbiriyle alakasız bu meslek gruplarının temsilcilerine terör örgütü süsü vererek özgürlüklerini elinden alacak derecede hırçınlaşmış AKP rejimi. Neden mi? Çünkü kadim bir devlet geleneği ve hatırı sayılır demokrasi tecrübesi olan Türkiye'yi dünyada muz cumhuriyeti derekesine indirmeyi en nihayet başardılar! Dostlarının yüzünü böylesine kara çıkaran, düşmanlarını sevindiren ve ülkesini dünyada yalnız bırakan idareler, ulusal güvenlik ve çıkarların altını oyar.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Aydın Engin – Cumhuriyet Fuat Avni'den Al(ma) Haberi...
/

Şimdi Zaman'la dayanışma zamanıdır. "Oh olsun Fetoculara... Yesinler birbirlerini... Ama onlar da Balyoz, Ergenekon gibi davalarda hukukun değil intikamcılığın sesi olmamışlar mıydı" deyip yurttaşın demokrasiyi "amasız, fakatsız, lakinsiz" savunma ödevinden yan çizmeye, kaytarmaya hakkımız yok. Çoğunuzun bildiğini biliyorum.
/

Ama rahip Martin Niemöller'in 75 yıl önce bizlere seslendiği o unutulmaz cümleleri bir kez daha aktarma günü olduğuna inanıyorum: Alman rahip Martin Niemöller konuşuyor: "Naziler komünistler için geldiğinde sesimi çıkarmadım; çünkü komünist değildim. Sosyal demokratları içeri tıktıklarında sesimi çıkarmadım; çünkü sosyal demokrat değildim. Sonra sendikacılar için geldiler, bir şey söylemedim; çünkü sendikacı değildim. Benim için geldiklerinde, sesini çıkaracak kimse kalmamıştı."
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Çiğdem Toker – Cumhuriyet Hukuku ve Gazeteciliği Savunuyoruz /
/

Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın, vaktiyle "Onlar gazeteci oldukları için tutuklanmadı" diyerek meslektaşlarımız Ahmet Şık ile Nedim Şener'in tutuklanmasına verdiği iç acıtıcı destek, bugün kendisine yönelik uygulamanın hukuksuz olduğunu söylememize engel değil. Eğer tercihimizi, her koşulda ve herkes için hukuk, adalet ve basın özgürlüğünden yana kullanmazsak, asıl o zaman iktidarın hukuku araçsallaştıran anlayışına ve "rövanşizm" tuzağına yenik düşmüş oluruz.
/

Zaman, geçmiş öfkeler üzerinden "ama" deme zamanı değil. Hem, bırakalım George Orwell'in yaşasaydı ne yapacağına dair faraziyeyi de, yaşarken söylediği şu söze bakalım: "Gazetecilik, birilerinin basılmasını istemediği şeyi yayımlayabilmektir. Geri kalan her şey, halkla ilişkiler faaliyetidir."
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Fatih Çekirge – Hürriyet / Hukuk /
/

5 yıldır her gözaltı dalgasında 'hukuk' dedim. Şimdi yine 'hukuk' diyorum... Dün sabahtan itibaren bir soruşturma başladı. Bazı gazetecilere gözaltı kararları çıktı... Ne demeliyiz? Savcının, yani adaletin terazisine güveneceğiz. Sonuçta ben yine aynı şeyi söylüyorum. Kim demokrasi ve hukukun dışında bir yasadışı işin içinde olmuşsa adaletin pençesinden kurtulmasın. Çünkü demokrasinin olmazsa olmazı adalet duygusunun kamu vicdanındaki halidir. O yüzden yargıca, savcıya, savunmaya, yani adalete güveneceğiz. Hukukun üstünlüğünün ötesinde bir başka senaryoyu konuşmak hukuka olan inanca saygısızlıktır. Duygusallıklar geçicidir. Kalıcı olan demokrasi ve hukuktur. Vesselam.
İbrahim Karagül – Yeni Şafak / Ekrem Dumanlı sadece gazeteci mi? /
/

Ekrem Dumanlı, gazetesinde meydan okuyabilir, hatta şov yapabilir, gazetecilik örtüsü altında bir dokunulmazlık arayabilir. Hiçbir gazeteci, gazete yöneticisi, yazarı, çizeri, mesleğinin kendisine verdiği gücü ve imkanı başka şeyler için bir örtü olarak kullanmamalı. Gazeteciliği silaha dönüştürürsek, bir güç/iktidar savaşının uzantısı haline getirirsek o zaman gazetecilik dışında cümlelerle konuşmak zorunda kalırız. Dumanlı'nın gazetecilik tarafını sonuna kadar savunacağız. Bunda tereddüt etmeyeceğiz. Ama gazetecilik dışındaki rolü konusunda yanında olmayacağız. Tam tersine karşısında olmaya devam edeceğiz. Bu ayrımı belirleyecek olan da biz değiliz. Göreceğiz.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Mehveş Evin – Milliyet / Herkes aynı gemide /
/

Gülen cemaatine bağlı basın mensuplarından bir kısmı, dün gözaltına alındı. Şüpheliler 'Türkiye Cumhuriyeti devleti egemenliğini ele geçirmek amacıyla baskı, yıldırma ve tehdit yöntemlerini kullanıp, örgütsel yapı oluşturarak, bu yapılanma altında iftira, kişi hürriyetinden yoksun kılma ve belgede sahtecilik"le suçlanıyor. Cemaat mensubu gazetecilerin, daha evvel başka gerekçelerle suçlanıp hapse atılan gazetecileri sahiplenmediği, hatta yargılanmadan suçlu gösterdiği bir gerçek. Ancak bu gerçek "oh olsun" demeyi haklı çıkarmıyor.
/

Aksine, bugün en keskin kutuplara savrulmuş gazetecilerin bile artık şu yalın gerçeği görmesi gerek: İster misyon gazeteciliği olsun, ister merkez medya... İster sosyal medya kullanıcısı olsun, ister Kürt medyası... Beğenin beğenmeyin, herkes aynı gemide. Evet, gazetecilik adına yapılan korkunç hataları, yalan haberleri ve manipülasyonları unutmayalım... Hatta yeri geldiğinde teşhir edelim! Fakat ifade ve basın özgürlüğünü savunacaksak, bunu ancak evrensel standartlar üzerinden yapabiliriz.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Murat Yetkin – Radikal Zaman'a operasyon
/

AK Parti'nin dönüm noktası olacak Bütün bunların üzerine, şimdi de AK Parti'ye başından itibaren büyük hizmetler sunmuş, destek olmuş Gülen Cemaatinin açık tasfiyesi gelmiş oldu.Bu aslında AK Parti içinde kendi kimliklerini sürdürmeye çalışan başka cemaatlere, gruplara da açık bir uyarı: Yanlarına salavatla yaklaşılan Gülencilerin başına bunlar geldiyse, başkalarının başına neler gelir kimbilir. Yani AK Parti'nin 2015 seçimi sonrasındaki Meclis grubuna girebilme ölçüsünün davaya bağlılık olmaktan, lidere, yani Erdoğan'a bağlılık olacağını gösteriyor; öyle bir dönüm noktası sayılabilir.
Oral Çalışlar – Radikal / 'Gazetecilik kimliği dışında bir şey yaptıysam' /
/

Umuyorum ve bekliyorum ki; bu süreç, yeni tutuklama dalgalarıyla, 'şok operasyonlar'la devam etmesin. Elbette soruşturma yapılsın, iddialar araştırılsın ve hukuk sınırları içinde, insani değerler zemininde bir yol aransın. Şu açık: Herkes, 'karşıt'ını; operasyonla, gözaltıyla, hapishaneyle veya medya gücüyle susturmak istiyor. Muhaliflerimizle birlikte; demokrasiye sahip çıkmak ve özgürlükleri korumak temelinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Hepimizin özeleştiriye ihtiyacı var.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Özgür Mumcu – Cumhuriyet / İktidarın Av Mevsimi /
/

Bu bir sürek avıdır. Avcı kendini rahat hissedene kadar da devam edecek. Avcıda cephane bol, avların kaçacak alanı dar. Avcı, avı bırakırsa kendinin avlanacağından korkuyor. Bu yüzden bırakın avdan vazgeçmeyi gerekirse içinde avlandığı ormanı bile yakmayı aklına koymuş. Vakti gelince şimdilik azat ettiği eski avlarına tekrar tuzak kurmayacağının da garantisi yok. Şimdi, "hele bir iddianameye bakalım" denecek. Bakalım elbette.
/

Zamanında beraber iş tuttuklarıyla birlikte yapıp ettiklerini iddianamelere koyamayacakları ortada. Artık nesine bakacaksak bakalım. Cemaatle ortaklık bozulunca ara verilen sürek avı, avcının kendini toparlamasıyla yeniden başladı. Son avı savunmak için değil, avcıya direnmek için bu av mevsimine karşı çıkmak gerek. İntikam değil adalet. İnsan haklarına dayanan bir hukuk devleti hedefi... Bu temel ilkelerden kavganın taraflarının kirli geçmişleri nedeniyle feragat edilemez. Bu av mevsimi sona ermeli.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Salih Tuna – Yeni Şafak / Bu elemanları kim yetiştirdi?
/

Bir lider (üstelik etrafında uhrevi efsaneler üretilen bir lider) bağlılarına, "mahpusa girmek dışarda kalmaktan yeğdir, siz de girin içeri" falan demez. Şayet bağlılarını konsolide etmek istiyorsa fedakarlığı bizzat kendisi yapar. Hele o liderin yaşı 80'e dayanmışsa! Mesela şöyle der bağlılarına, "Biz gördük gördüğümüz, yaşadık yaşayacağımız kadar.
/

Siz çoluk çocuğunuzdan, sabilerinizden ayrı kalmayın. Zaten bezdim bu gavur yadellerde yaşamaktan. Siz yanmayın, ben yanarım sizin yerinize de!.." Yetkililere de der ki, "Onların suçu yok bana inanmaktan başka. Alacaksanız beni alın. Geliyorum teslim olmaya..." Bir lider işte bunları demiyor, diyemiyorsa bunun iki nedeni vardır. Ya öz benliği bunları söylemeye müsait değildir, ya da etrafı kuşatılmış yani esir düşmüştür.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Selçuk Gültaşlı - Zaman / Ekrem abi /
/

Yanlış adamlara çattınız. Bir Hüseyin Gülerce çıkınca belki ümitlendiniz, daha çok Hüseyin Gülerce'ler buluruz diye planlar yapmaya başladınız. Planlarınız beyhude. Gülerce yerine karşınızda Ekrem Dumanlı'ları, Hidayet Karaca'ları bulacaksınız. Yanlış adamlara çattınız! Dumanlı'ların sayısı tahayyül edemeyeceğiniz kadar artacak. Ekrem abi bir mümin olarak aldatmadı ama aldandı. Darbecilerden çok çekmiş Erdoğan'ın darbecilerden daha darbeci çıkacağını nereden bilebilirdi. Şiir okuduğu için hapse düştüğünü, hapse düştüğü için siyaseten var olduğunu unutan Erdoğan, hapsin ve haklı olmanın gücünü yakında tekrar keşfedecek.
Şükrü Küçükşahin – Hürriyet / Hukuk Yoksa Vesayet Çoktur /
/

'Onlar dün, hukuk ve yargıyı katlettiler' diyerek bugün, 'paralel yapı' iddiasıyla başlatılan medya operasyonunu sorgulamamak hukuka inananları bozar. Her şeyden önce; ülkede, 'vatan haini' denecek düzeyde bir 'paralel yapı' oluşmuşsa 12 yılın hükümetleri, buna ya bilinçli olarak yol verdi ('Ne istediler de vermedik' denmişti) ya da hiç göremediler. İki halde de ilk sorumlu hükümetlerin kendileridir.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Taha Akyol – Hürriyet / Vahim /
/

Fuat Avni'nin yazdıkları için bu ülkenin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Doğruysa vahim" demişti. Pazar sabahı anlaşıldı ki doğruymuş ve elbette vahimdir! Fuat Avni'nin haberine bakılırsa, sırada başkaları da var... Bunlar kim ya da daha kimler? Belirsiz... İşte bu belirsizlik Türkiye'de hukukun ne hale gelmekte olduğunun işaretlerinden biridir. Çünkü hukuk devletinde belirsizlik olmaz! İnsanlar geleceği belirsiz görüp endişe yaşıyorsa orada hukuk ağır hasar almış demektir.
Mehmet Tezkan - Milliyet / Sürpriz olmadı /
/

İçinde bulunduğumuz durumu anlatan en iyi ifade bu galiba.. Mağdurun kimliği sorulmaz.. Polis gazetelere baskın yapıyorsa, gazeteciler gözaltına alınıyorsa bizi meselenin bu boyutu ilgilendirmeli.. O gazetenin.. O gazetecilerin dün yaptıklarına bakarsak.. Basın özgürlüğü, demokrasi yeni mi aklınıza geldi diye sorarsak, oh olsun tavrı içine girersek doğru olmaz.. Mesele Zaman gazetesi değil.. Mesele Samanyolu TV'nin yayınları değil... Mesele medya.. * Şunu da belirteyim.. Bugün olanların dün yaşananlardan, yaşatılanlardan farkı yok.. Fark; dünün mağrurlarının Mağdur hale gelmesidir.. Fark; dün gazeteciler gözaltına alınırken 'onlar gazetecilik faaliyetinden gözaltına alınmadı' diyen gazetecilerin bugün 'medyaya darbe' diye bağırmasıdır.. Fark; dün savcının polisin hoyratça tavrını savunanların bugün ekranlara çıkıp polis ve savcıları hoyratça davranmakla suçlamasıdır...
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Turgay Güler - Akşam / Sahi kimsin sen Ekrem? /
/

Dün "Yargıya saygı duymak gerekir!" diyenler, "Bekleyelim, görelim!" diyenler, "Suçunuz yoksa niçin korkuyorsunuz?" diyenler bugün bas bas bağırıyor. Hatırlayın! Zaman Gazetesi Oda TV operasyonunu "Bu mu gazetecilik?" manşetiyle duyurmuştu. "Gözaltıların gazetecilikle ilgisi yok, açıklanamayacak deliller var" manşetleri atıyordu. İlhan Selçuk sabaha karşı 4'te gözaltına alındığında, "Bu bir terör operasyonu, bundan daha doğal ne var?" diyorlardı.
/

Dün öyle olmadı. Haklarında gözaltı kararı verilenler, emniyete davet edildi. Bu davete uyanlar, emniyet girişinde habercilere açıklama bile yapabildi. Buna rağmen Ekrem Dumanlı ne yaptı? "Polis gelip beni alsın, buradayım" dedi. Fethullah Gülen'in "Teslim olmayın!" çağrısına uydu. Niçin peki? Şüphesiz, polisin kollarında sözüm ona "zorla" emniyete götürülürken ortaya çıkacak fotoğrafı kullanmak için. Ve son bir not. Sahi kimsin sen Ekrem? Gerçekte nesin?
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Utku Çakırözer – Cumhuriyet / 'Yeni Türkiye' Baskını /
/

Ancak AKP hükümetlerinin 'hukuk devleti' konusunda bugüne kadarki sicili hiç parlak değil. 17 Aralık sonrasında "İktidar tekerime çomak sokanı en ağır şekilde cezalandırırım" mantığıyla, önce yolsuzluk operasyonlarını yürüten yargı ve emniyet mensuplarını hedef aldılar. Savcılar ve polisler görevlerinden alındı, ihraç edildi, cezaevlerine kondu.
/

Dün ise hedefte yolsuzluk operasyonu üzerine yazan cemaat medyası vardı. Gazete yöneticileri, yazarlar ve hatta dizi yönetmenleri ve oyuncuları terörist oldukları savıyla gözaltına alındılar. Operasyonla iktidarın o hep övündüğü 'yeni Türkiye'nin resmi de bir defa daha ortaya çıktı. AKP, icraatlarını eleştiren medya düzenine hiçbir şekilde tahammül edemediğini bir kez daha gösterdi.
Haberin Devamı
Haberin Devamı
Yasin Aktay – Yeni Şafak / Paralel yapının şifresi /
/

Gülen hareketinde, ortada neredeyse Müslümanların büyük çoğunluğuna karşı cephe almayı, hatta savaş açmayı, Müslümanların sevindiğine üzülmeye, üzüldüğüne sevinmeye sevk eden bir liderin ne yaptığını sorgulamaksızın körü körüne itaat örneğini görüyoruz. Bu itaat insanları Müslümanların genel gidişatından uzağa düşürüyor, duygularını mazlumların ve halis müminlerin duygularından koparıyor. Başka hiç bir gösterge olmasa, sadece bu durum bile insanı uyandırmalı değil mi?
Yiğit Bulut – Star / Türkiye Cumhuriyeti'ne saldıran YERLEŞİK DÜZEN ve TAŞERONLARI... /
/

Sevgili dostlar, SALDIRI artık sadece Hükümet, TSK veya başka kurumlara değil! Saldırının şiddeti Türkiye adına çok ciddi bir noktaya geldi ve bence en önemlisi konu artık SİYASİ değil! Saldırı ekonomiden-siyasete her alanda DEVLET'i tehdit eden bir şekil aldı ve her geçen gün yeni bir "kol açarak" ilerlemeye çalışıyor...Bu konuda en önemli tespiti Sayın Cumhurbaşkanımız yaptı ve şöyle dedi; SALDIRI BANA DEĞİL, SALDIRI TÜRKİYE'ye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne...
Haberin Devamı
Haberin Devamı