Z kuşağı moda dünyasında değişimin katalizörü oldu
Z kuşağının, yüzde 50’sinden fazlası sadece sürdürülebilirlikle ilgilenen markalardan alışveriş yapıyor ve bu konuda duyarsız olanları terk ediyor. Her neslin tanımlayıcı bir anı vardır. Sessiz Nesil’de II. Dünya Savaşı vardı. Baby Boomers Ay’a inişi yaşadı. Y Kuşağı küresel finansal krizi yaşadı. Ancak Z Kuşağı’nın (Gen Z) tanımlayıcı anı ısınan bir gezegen yani iklim değişikliği oldu. 1997 ile 2012 yılları arasında doğanlar, internet üzerinde büyüdüler, burada içerik ve bilgilere serbestçe erişip sosyal platformlarda paylaştılar.
Ancak daha da önemlisi, sürdürülebilirlik konusuna derin bir ilgi duydular. Her gün Empire State kadar kıyafet çöp oluyor
Tüm markalar Z kuşağı ile bağlantı kurmak isterken özellikle moda dünyası bunu isteyenlerin başında geliyor. Hızlı moda, satışları artırmak için tasarlanmış sınırlı koleksiyonlarla, sosyal medyaya, trendlere ve aciliyete dayalı bir endüstri olarak çalışıyor. Ancak bu, aşırı üretim ve aşırı tüketim bir kısır döngüye yol açtı. Aslında, moda en fazla kirlilik yaratan endüstrilerden biri haline geldi.
Bir günde Empire State Binası içine sığamayacak kadar fazla giyim atığının üretilmesine neden oldu. Ucuz giysiler alırken para tasarruf ederken bu bedel gezegen tarafından ödeniyor. Moda markaları, bu nedenle dünyanın en büyük nesliyle bağlantı kuramıyorlar.
Z kuşağının, yüzde 50’sinden fazlası sadece sürdürülebilirlikle ilgilenen markalardan alışveriş yapıyor ve bu konuda duyarsız olanları ‘iptal ediyor’.
Dönüşümü Z kuşağı ateşliyor
Z kuşağı, çevre bilincine sahip değerlerini ve inançlarını giyimlerine uygulayabilecek yaş ve gelir seviyelerine ulaştıkça, ucuz artık şık olmuyor. Hızlı moda markalarına pozitif bakanların oranı sadece yüzde 34. Diğer maliyetlerin farkında olan, özellikle de dijital yerliler, büyüdükleri araçları kullanarak teknolojiyi kullanarak fikirlerini dile getiriyor ve diğerlerini sürdürülebilirlik konusunda aynı şekilde hissetmeye teşvik ediyor.
Z kuşağı, sosyal ve çevresel haksızlıklara karşı konuşarak, sosyal medya aracılığıyla daha sürdürülebilir bir moda endüstrisi için baskı yapıyor. Z kuşağı güçlü bir katalizör olarak hizmet ederken, teknoloji bu dönüşümü ateşleyen kıvılcım görevi görüyor.
İkinci el giyim modası
Teknoloji, özellikle sosyal medya, vintage giyim ve ikinci el alışverişin yeniden canlanmasına yardımcı oldu. Bu moda, genç nesiller tarafından benimseniyor ve ThredUp, Vinted ve Depop gibi ikinci el giyim satış uygulamalarının doğmasına yol açıyor.
Ancak bu değişiklik ikinci el giyim satış uygulamalarıyla sınırlı değil. Zara gibi moda markaları, geri dönüşmüş CO2 ve geri dönüşümle yapılmış giyim koleksiyonlarını oluşturmak için karbon geri dönüşüm teknolojisi kullanıyor. Aslında, teknoloji, su kullanımını, atık ve enerji tüketimini en aza indirebilen baskı alternatifleri oluşturmak gibi yenilikçi yollarla kullanılıyor.
Epson’un öncü kuru fiber teknolojisi atığı orijinal halinde yeniden kullanmak yerine yeni malzemeler oluşturuyor. Teknoloji zaten kağıdı geri dönüştürmek için ticari olarak kullanılırken, kullanılmış ve atılmış giysilerden yeni dokusuz fiber malzemeler üretmek için adapte edildi.
Moda, kuru fiber teknolojisi ve dijital tekstil baskısını birleştirerek, moda endüstrisini etkileyen çevresel etkiyi ve aşırı üretim sorunlarını azaltmaya yardımcı oluyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Türkiye’nin İlk Kuantum Bilgisayarı Özellikleri Neler? Kuantum Bilgisayar Kullanım Alanları!
WHATSAPP'A 5 YENİ ÖZELLİK! 2,33 milyarın üzerinde aktif kullanıcısı var! Meğer Instagram’daki o fonksiyonlar…
SON DAKİKA TEKNOLOJİ HABERİ || PlayStation 5 Pro Türkiye’de ön satışa çıktı! (FİYAT & ÖZELLİKLER)
WhatsApp'ın gizli kalan kullanışlı özelliği! 2 adımda gerçekleştiriliyor, çoğu kişinin haberi bile yok!
Parmaklarınızın ucundaki gizemli rotalar! Hangi kısayol tuşu nasıl ortaya çıktı? Kısayol krallığı o tuşa ait...