Kişisel bilgisayarlar neydi, ne oldu?
Yeni nesil kişisel bilgisayarlar ilk PC’lerden ne kadar farklı hale geldi? Kullanıcı ihtiyaçları PC’leri nasıl değiştirdi.
Kişisel bilgisayarlar ya da kısa adıyla PC'ler artık neredeyse tüm iş yerlerinde ve birçok evde bulunuyorlar. Bilgisayarların sadece üniversitelerde ya da ordularda kullanılan, ulaşılması güç cihazlardan herkesin çok daha kolay bir şekilde alabileceği hale gelmesi, insanlık tarihine bakıldığında çok da uzun sürmedi.
Teknolojinin hızlı gelişimi PC'ler üzerinde de çok büyük etkiler yarattı. Çok daha fazla sayıda insanın ulaşabildiği ve bu nedenle ticari olarak başarılı olan ilk PC örnekleriyle bugün evimizde ya da ofisimizde kullandığımız bilgisayarlar arasında çok büyük farklar var.
Bu farklara daha detaylı bakıldığında elbette ilk olarak işlem gücünün inanılmaz artışı göze çarpıyor. Bu da aslında doğal olarak beklenen bir sonuç. Intel'in kurucularından Gordon Moore'un "Her iki yılda mikroişlemciler içindeki transistör sayısı iki katına çıkacaktır." sözüyle tanımladığı "Moore Yasası" bugüne kadar çok büyük bir aksama olmadan gerçekleşti. Bunun da bilgisayarların işlem gücüne etkisi çok büyük oldu. Öyle ki artık cebimizde taşıdığımız akıllı telefonlar, zamanında Ay'a gitmek için kullanılan bilgisayarlardan daha güçlü.
Ancak yeni nesil PC'lerde, işlem gücünün yanı sıra üzerinde durulması gereken diğer konular ise tasarım ve kullanıcı arayüzleri. Zaman içinde PC'lerin kullanım şekli, kullanıcıyla etkileşimi ve tasarımları da çok büyük ve önemli değişimler geçirdi.
İlk PC'ler
Tam anlamıyla ilk kişisel bilgisayarın hangisi olduğu konusunda çeşitli iddialar olsa da tüm tartışmalar gelip eninde sonunda Apple II ve IBM PC'de birleşiyor. 1977 yılında piyasaya çıkan Apple II kendine ait kasası, güç kaynağı, klavyesi ve renkli televizyonlara bağlanabilmesiyle günümüzde bir PC'den beklenen birçok özelliğe sahipti.
Apple II'nin açtığı yolda bir sonraki adım ise "PC" adını bizlerle tanıştıran IBM Personal Computer oldu. Bugüne göre bile modern bir cihaz olarak kabul edilebilen IBM PC sahip olduğu MS-DOS işletim sistemiyle özellikle iş dünyasında bi devrim yarattı.
Apple II ve IBM PC gibi modeller bir bakıma kişisel bilgisayarların genel tasarım hatlarını ve kullanım şekillerini belirledi. Kasa, montör ve klavye/fare grubundan oluşan set PC denilince akla ilk gelen görüntüyü oluşturdu. Ta ki dizüstü bilgisayarlar çıkana kadar.
Dizüstü bilgisayarlar ya da başka bir deyişle taşınabilir bilgisayarlar PC dünyasında önemli bir kırılım yaşattı. Eskiden odaları kaplayan, tonlarca ağırlıktaki bilgisayarlar artık her gün yanımızda taşıyabileceğimiz bir şekle gelmişti. Elbette bunun avantajları olduğu kadar dezavantajları da vardı. Taşınabilir bilgisayarlar fiziksel kısıtlamalar nedeniyle artık "masaüstü" olarak adlandırılan PC türünün performans olarak gerisinde kalıyordu. Ancak insanlar artık kendi ihtiyaçlarına göre seçenek yapabiliyordu.
Farklı Etkileşim Yöntemleri
Günümüzde ise kişisel bilgisayarlar denildiğinde artık akla birçok farklı tür geliyor. Tasarımlar ve kullanım zaman içinde kullanıcı ihtiyaçlarına göre bir çok farklı şekil aldı. Taşınabilir PC'ler ve masaüstü PC'ler ayrımı hala olsa da bunlar çeşitli alt gruplara ayrıldı.
Yeni nesil taşınabilir PC'ler artık alışageldiğimiz standart dizüstü bilgisayar tasarımında değiller. 2'si 1 arada adı verilen modeller tablet rahatlığıyla dizüstü bilgisayar işlevselliğini bir araya getiriyorlar. Bu modellerin yakın gelecekte çok daha popüler olacağını ve belki de standart dizüstü bilgisayarların yerini de tamamen alacağını söyleyebiliriz.
2'si 1 arada bilgisayarlara değinmişken artık kullanıcıların yeni nesil bilgisayarlarda aradığı bir etkileşim yöntemi olan dokunmadan da bahsetmek gerekli. Önceleri PC'ler ve kullanıcılar arsındaki tek iletişim yöntemi klavyeydi. Windows gibi grafik arayüze sahip işletim sistemlerinin çıkmasıyla ikinci bir etkileşim yöntemi olan fare hayatımıza girdi. Yeni nesil PC'lerde ise dokunmatik ekranlar olmazsa olmaz özellikler arasında yer alıyor. İnsanlar artık klavye ve farenin yanında ekranlara dokunarak da bilgisayarlarıyla etkileşime giriyorlar.
Bunun bir adım ötesi ise "stylus" olarak da adlandırabileceğimiz özel kalemler. Grafik tasarım gibi profesyonel alanlardan, günlük not almak için olanlarına kadar geniş bir yelpazede dokunmatik kalem kullanımı bulunuyor. Bilgisayarlar kağıdın yerini tamamen alacak potansiyele sahip hale geldiler.
Gözünüzle Açın Sesinizle Kontrol Edin
Masaüstü PC'ler söz konusu olduğunda ise yine kişisel taleplere ve ihtiyaçlara göre bir evrim süreci yaşandı. Çok yüksek performansa ihtiyaç duyan oyuncular, grafik tasarımcılar klasik kasa, monitör, klavye/fare setine bağlı kaldılar. Bunun nedeni bu tasarımın fiziksel olarak performansı engellememesi. Büyük kasalarda büyük ekran kartları, güç kaynakları ve gelişmiş soğutma sistemleri kullanmak mümkün. Yeni nesil masaüstü PC'ler mevcut en yüksek performansı sunabilmek için her türlü sınırı zorlamaya hazır bir hale geldi.
Masaüstü PC'lerde bir diğer yönelim ise all-in-one adı verilen cihazlara doğru oldu. Bu bilgisayarlar kasayı ortadan kaldırarak yerden tasarruf ederken, şık bir görünüm ve çok geniş ekran kullanma imkanını sunuyorlar.
Eski nesil PC'lere göre yeni nesil PC'lerin kullanıcıya sunduğu seçenekler çok daha fazla, aynı zamanda etkileşim yolları da genişliyor. Sadece klavye, fare veya dokunmayla değil, Windows 10'daki "Hello" özelliğinde olduğu gibi gözlerinizle bilgisayarınızda oturum açabilir ya da Cortana ve benzeri özelliklerle ses aracılığıyla da bilgisayarınızı yönetebilirsiniz.
Eski nesiller ile yeni nesil kişisel bilgisayarlar arasındaki işlem gücü farkı bir yana özellikle tasarım ve etkileşim alanındaki farkların bu denli büyük ve etkileyici olması gelecekte karşımıza çıkabilecekler konusunda hepimizin daha da heyecanlanmasına neden oluyor.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
SON DAKİKA TEKNOLOJİ HABERİ || PlayStation 5 Pro Türkiye’de ön satışa çıktı! (FİYAT & ÖZELLİKLER)
WhatsApp'ın gizli kalan kullanışlı özelliği! 2 adımda gerçekleştiriliyor, çoğu kişinin haberi bile yok!
Parmaklarınızın ucundaki gizemli rotalar! Hangi kısayol tuşu nasıl ortaya çıktı? Kısayol krallığı o tuşa ait...
GÖKBEY Helikopteri Nedir? T625 GÖKBEY Özellikleri ve Kullanım Alanları
2,33 milyarın üzerinde kullanıcısı olan WhatsApp’a yeni emoji! Gören aynı şeyi söyledi: 'ÇOK TATLI!'