Far Cry 5: Yıllar sonra Far Cry serisine dönüş yapmamızı sağlayan oyun!
İlk Far Cry benim için müthiş bir oyundu. Doom 3 ve Half-Life 2 kapışmasının yaşandığı yıllarda Chronicles of Riddick ile beraber büyük sürpriz yapan isimlerdendi. Açık dünya yapısı, aksiyonu ve tabii ki müthiş grafikleriyle tüm zamanların en iyilerinden biri olmayı çoktan hak etmişti. Devamı da gelir diye düşünmüştük, geldi de, ama beklediğimizden biraz daha farklı olarak…
Crytek ile Ubisoft arasında yaşanan anlaşmazlıklar neticesinde markanın kullanım hakkı Ubisoft’ta kalmış ve böylelikle CryTek de ortaya Crysis’i çıkarmıştı. Biz Far Cry hakkında konuşmaya devam edecek olursak, Far Cry 2, ilk oyuna kıyasla çok farklı bir oyundu. Üçüncü oyunun gelmesiyle sanki Far Cry 1 ve 2’nin en iyi unsurları bir araya getirilmişti. Derken buzul çağlarına kadar uzanan hamleler geldi, ama açıkçası Far Cry 3’ün ardından seriye ara verme ihtiyacı hissettim. Şimdi ise Far Cry 5 oynuyorum, ama bunun sebebi oyunun kalitesi değil, sadece “Acaba bu defa ne yaptılar?” diye merak edişim.
Bu kez maneviyat
Far Cry 5, serinin tıpkı diğer üyeleri gibi açık dünya tasarıma sahip bir oyun. Ubisoft Montreal önderliğinde geliştirilen yeni oyun, Dunia ismi verilen oyun motorunun modifiye edilmiş bir sürümünü kullanıyor. Bir yanda vahşi doğa faktörü, bir yanda ise silahlı düşman faktörü… Ve evet, şimdi bir de tarikat faktörü var…
Oyunda, Hope County adı verilen kurgusal bir yerdeyiz. Burada yaşayan insanların dış dünya ile bağı neredeyse tamamen kopmuş diyebiliriz. Zira bir tarikat var ve bu arkadaşlar dünyevi zevklerin artık geride kaldığını, kıyametin yakın olduğunu bildiriyor. Bir de baş kötümüz olmalı tabii. O da tarikatın başındaki isim, yani “The Father” lakaplı Joseph Seed.
Bu kadar kolay olmasını beklemiyordun(k), değil mi?
Oyun, oldukça başarılı sinematiklerle oyuncuyu selamlıyor. Ardından bir yakalama görevi için ekibimizle harekete geçiyoruz. Etrafta silahlı insanlar, saldırmak için ufak bir işaret bekliyorlar adeta. Detay vermiyorum tabii, ama haliyle oynadığınızda siz de göreceksiniz ve “E zaten bu kadar kolay olmayacağını ben de biliyordum” diyeceksiniz.
Kısa süre sonra vahşi doğada ayağa kalkıyor ve hem hayatta kalmaya hem de yanlış giden şeyleri düzeltmeye çalışıyoruz. Tek başımıza değil tabii. Bu tarikati ortadan kaldırmak, tutsak insanları kurtarmak ve dış dünya ile bağlantıyı kurabilmek için yardıma ihtiyacımız var. Neyse ki bu topluluğa karşı başlatılan bir direniş var ve biz de bu direnişteki “key people”, yani anahtar isim diyebileceğimiz karakterlerle iş birliği yaparak operasyonumuzun boyutunu daha kapsamlı hale getirebiliyoruz.
Güneş doğar doğmaz grafikler şov yapmaya başlıyor
Far Cry 5’te dikkat çekici ilk detayların başında grafikler geliyor. Oyunun başında yaşadığınız kısa süreli aksiyonun ardından grafik kalitesine yoğunlaşabiliyorsunuz. Özellikle de gündüz vakitleri hemen her şey çok iyi görünüyor. Ağaçlar, dallar arasından sızan güneş ışığı, toprak yollar, göller, kasaba tasarımları ve daha birçok şey çok iyi. Hele iyi bir de ses sisteminiz varsa, adeta bir süreliğine bulunduğunuz şehir yaşamından soyutlanarak Hope Country’nin sınırları içinde bulabilirsiniz kendinizi.
Ama bu aynı değil mi?
Gelelim oynanış sistemine. FPS oyunlarında genellikle birçok unsur standarttır ve her seferinde büyük değişikliklerin yapılması beklenmez. Yine de her oyunda birkaç temel özellik ile fark yaratılabilir diye düşünüyorum. Far Cry 5’te durmak bilmeyen bir aksiyon söz konusu. Çatışmalar hiç bitmiyor. Kasabalardan ayrıldığınızda da bu kez vahşi doğada peşinizi bırakmıyorlar. Kimi zaman bir ceylan, kimi zaman da bir ayıyla karşılaşabilirsiniz. Tabii özellikle ayı gibi hayvanları öldürmek pek kolay değil. Unutmadan, bazı hayvanların da gerçekten “manyak” olduğunu düşünüyorum. Örneğin, ufacık bir hindi birkaç kez saldırarak sizi öldürebiliyor. O ne acı kuvvet öyle yiğidim(!)
Tarikat üyeleri tarafından ele geçirilmiş birçok bölge mevcut. Siz bu bölgelere gidiyor ve temizlik yaparak bölge kontrolünü ele almaya çalışıyorsunuz. Bu esnada kurtardığınız tutsakları yanınıza alarak ufak çaplı ekipler kurabiliyor ve bir nevi ateş gücünüzü artırabiliyorsunuz. Oyun deneyiminiz arttıkça kullandığınız silahlardan arabalara, helikoptelere kadar seçenekleriniz de artıyor. Bir perk sistemi ve yan görevler de mevcut. Ancak az evvel de dediğim gibi:
“Bir bölgeyi gözüne kestir, oraya operasyon yap ve ele geçir. Sonra diğer bölgeleri temizle. Yolda düşman görürsen öldür, tutsak görürsen kurtar ve benzeri şeyler…”
Bunlar zaten önceki Far Cry oyunlarında da yaptığımız şeyler ve 5 numaralı oyunda da sıklıkla tekrar edilince bir süre sonra sıkabiliyor. Ha aksiyondan haz alıyorsanız hiç sorun yok tabii. Bu arada yapay zekanın zaman zaman ciddi anlamda saçmaladığını söylemeliyim.
Grafikler iyi demiştik zaten…
Güncellenmiş Dunia motoru kullanan oyunun görsel kalitesi çok başarılı. Yine de bazı objelerin özensiz tasarımları zaman zaman göz tırmalıyor. Bir de, karakter tasarımları fazla plastik yahu. Artık daha gerçekçi görünüşe ve animasyonlara sahip karakterler görmek istiyorum açıkçası. Örneğin L.A. Noire’daki karakterlerin yüz animasyon sistemlerini hatırlayın. Sanırım bu tip detayların yaygınlaşabilmesi için birkaç yıla daha ihtiyacımız var.
İşitsel tarafa gelecek olursak; ortam sesleri, silah sesleri ve müzikler gayet güzel. Lakin genellikle koro ağırlıklı müzikler bir süre sonra kulak tırmalıyor diyebilirim. Radyoda ara ara gitar müziklerine de fırsat vermelisiniz. Özellikle de bir arabayla gezintiye çıktığınızda.
Co-op ve Arcade Mode iyi düşünülmüş!
Oyunun en güçlü taraflarından bir tanesini de Co-op oynanış unsuru oluşturuyor. İsterseniz tüm görevleri bir arkadaşınızla birlikte yardımlaşarak, bir yandan da sohbet ederek gerçekleştirebiliyorsunuz. Baktığımızda, tarikatı ortadan kaldırmak için zaten desteğe ihtiyacınız var ve bu desteği NPC’lerden değil de gerçek arkadaşlarınızdan gördüğünüzde işler daha eğlenceli bir hal alıyor, emin olabilirsiniz. Biriniz kamyonetle karadan saldırıya geçerken biriniz de mesela bir planör ile havadan saldırıya geçerek bölgedeki düşman unsurunu şaşkına çevirebilir. Gerçi isterseniz bir göl kenarında beraber balık da tutabilirsiniz.
Arcade Mode ise, adından da anlaşılacağı üzere saf aksiyona dayalı bir sistem. İsterseniz kendiniz bir harita tasarlayın, isterseniz de tasarlanan haritalardan yola çıkarak aksiyona adım atın. Tek kişilik oynayabilir ya da yine arkadaşlarınızla bu maceraya dahil olabilirsiniz. Bazen bir bölge temizliği, bazen bir bölgeden gizlice kaçış… Oyuncuların da yeni tasarımlarıyla Arcade Mode’un ömrünün uzun olacağını düşünüyorum.
Son sözlere gelecek olursak…
Far Cry 5, seriye aşina olanlar için yine bilinen birçok detayı sizlere sunuyor. Çok güzel grafiklere sahip ve durmak bitmeyen bir aksiyonu var. Hikaye detaylarını takip etmeseniz dahi kendinize aksiyon oluşturacak birçok imkan bulabilirsiniz. Mesela balık tutarken bir ayı tarafından saldırıya uğrayabilir, sonrasında bir hayatta kalma mücadelesi başlatabilirsiniz. Bunların yanında, co-op detayı ve Arcade oyun modu da güzel düşünülmüş özellikler.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Bunları Bilmeden iPhone Kullanıyorum Demeyin! İşte Gizli Kalmış 7 Şaşırtıcı Özellik!
SON DAKİKA... BTK'dan açıklama: 13 Yaş Altına Sosyal Medya Yasağı Geliyor!
Türkiye’nin İlk Kuantum Bilgisayarı Özellikleri Neler? Kuantum Bilgisayar Kullanım Alanları!
WHATSAPP'A 5 YENİ ÖZELLİK! 2,33 milyarın üzerinde aktif kullanıcısı var! Meğer Instagram’daki o fonksiyonlar…
SON DAKİKA TEKNOLOJİ HABERİ || PlayStation 5 Pro Türkiye’de ön satışa çıktı! (FİYAT & ÖZELLİKLER)