Sergen Yalçın: Botoks yok, ameliyat oldum
Teknik direktör Sergen Yalçın, Beşiktaş'ta yaşadığı şampiyonluk ve hakkında çıkan haberlerle ilgili açıklamalarda bulundu.
TV100'e konuşan Sergen Yalçın, "Hiçbir görüşme ve anlaşma olmamıştır. Yeni bir hoca geldi. Başarılı bir hoca geldi. Benim adımın bu tür şeylerin içinde olmasını istemiyorum. Beşiktaş çok büyük camia. 100. yılda şampiyonluk golünü attığım camia. Ağzımdan duymadığınız sürece inanmayın." dedi.
Candaş Tolga Işık'ın, Beşiktaş'ı çalıştırdığı dönemde Barcelona'dan Miralem Pjanic'i transfer ettiğini hatırlatıp ardından "Dele Alli'yi de aynı şekilde alır mıydınız?" sorusuna Sergen Yalçın, "O dönem yönetime de söylemiştim, 'Premier Lig'den oyuncu alacaksınız bana sormanıza gerek yok. Premier Lig'den gelecek her oyuncuyu kabul ederim. Ama başka liglerden oyuncu alırken bana danışın" şeklinde yanıt verdi.
İşte Sergen Yalçın'ın açıklamalarından öne çıkanlar
Oyuncuların tesiste kalmasına karşıyım. Ersin ve Rıdvan, tesiste kalıyordu. Gidin evinizde kalın dedim. Burası iş yeriniz. Buraya iş yapmaya gelin. Göreve gelince yasakları kaldırdım. İşte kola yasakmış, serbest. Yemeğe eşofmanla gelmek zorundalar, Serbest. Tesisler, oyuncuların yaşam alanı değil. Burası iş yeriniz. İş yapmaya gelin. Bunu söyledim oyunculara. Ersin ve Rıdvan'a hatta birlikte eve çıkın dedim. Kız arkadaşınız olsun, gezin, eğlenin, dolaşın. Buraya da iş yapmaya gelin. Bu kadar.
Botoks yaptırmadım, ameliyat var. Enerjimiz yerine geldi, kafamız rahat. Önümüze proje gelirse, konuşuruz. Biz daha çok şampiyonluk ve kupa kazanırız, bunu da yazın.
Ben daha çok kupa kazanırım. Ben, bizim ekibimiz daha çok kupa kazanırız.
Yazın bunu bir yere. Gördüğüm en yetenekli yerli futbolcu Arda Güler. Hocası her gün onunla beraber, bizden daha iyi bilir. Bizim yorum yapmamız doğru olmaz. Antrenmanını, maçını, yemeğini, fizik gücünü görüyor. Arda Güler, inşallah beni geçer, geçsin. Çok daha büyük bir futbolcu olsun. İzlemenin zevkini yaşayalım.
Sivas'a maça gittik. Aboubakar sakattı, buna baskı yaptılar 'oyna' diye. O da 'tamam oynayacağım, kendimi riske atacağım' dedi. Neyse maç başladı, zaten hiçbir şey yapmıyor, koşmuyor, depar atmıyor. Dakika 44'e geldi bi pozisyon oldu, bu 'ahhh' diye bıraktı kendini, ayağını filan tutuyor göreceksin. Dedim 'Ne oldu ya, tribünden filan ateş mi ettiler, vuruldu mu bu?'. Benim çapraz bağlarım koptu maçta, böyle bir acı hissetme modeli yok, olamaz. Devrenin bitmesine 1 dakika var zaten, içeri girersin 'hocam beni değiştir' dersin değiştiririz. Öyle bir hareketler yaptı ki sahada, ben güleceğim kendimi zor tutuyorum. Kameralar çekiyor bir de rezil olacağız. O kadar abartmaya da gerek yok yani. Adele sakatlığı bu, hissedebileceği acı da belli. O kadar büyük 'oynamaya' gerek yok. Zaten bir şey oynamıyorsun, 1 dakika kalmış, 45'te çıkarsın yani.
Milli Takım için teklif almadım, sosyal medyada yanlış şeyler çıktı. Oranın bir teknik direktörü var. Bu haberler sağlıklı değil. Oradaki insanların emeğine saygısızlık etmeyelim. Beşiktaş'tan ayrıldıktan sonra büyük takımlardan da teklif almadım.